Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

NÜFUS KANUNU (MÜLGA) [ Madde 33 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı A… …. Ö… …..'ün 20/1/2003 tarihli dava dilekçesiyle Nüfus Müdürlüğü aleyhine açtığı davada, 1/4/1982 tarihinde doğan 1985 yılı Kasım ayında vefat eden oğlu A… …. Ö… …..'ün nüfus kütüğündeki sağ kaydının ölü olarak düzeltilmesine karar verilmesini istediği, davaya ölen çocuğun annesi ve davacının eşi olan Selver Öztürk'ün de katılımının sağlandığı, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. Nüfus Kanununun 33. maddesi uyarınca ölen kişinin nüfus kütüğünden düşürülmesi işlemi idari bir işlemdir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının ... ve ... oğlu ... olduğunu, nüfus kayıtlarında ölü olarak göründüğünü, sağ olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesi istenmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Nüfus kaydında ölü olduğunun tespiti istemine ilişkin davada, ölenin adrese dayalı nüfus kayıt sistemi bilgilerine göre, adresinin bulunmadığı, müteveffaya ait ölüm kağıdına göre oturduğu yerin belirtildiği, bu durumda uyuşmazlığın, oturduğu yer mahkemesinde sonuçlandırılması gerektiği sonucuna varılacaktır. (Yargıtay 17. H.D. 23/10/2014 gün 2014/11408 E. 2014/14026 K.) TMK'nun 19. maddesine göre; yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir. Ölü olduğu iddia edilenin, nüfus kayıt bilgilerine göre yerleşim yeri adresi bulunmadığı, Zihni Esenoğulları isimli kişinin İzmir Bergama Tiyelti nüfusuna kayıtlı olduğu, talep edilen Ummuhan'ın bu nedenle aynı yer de olduğunun kabulü gerektiği, sonuç olarak ikametgahının Bergama olduğunun kabulü gerektiği, Bu durumda, açılan davada yetkili mahkemenin, Bergama Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, galleye ve tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın davacı yönünden açılmamış sayılmasına, müdahil davacının davasının kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Müdahil davacı ...'nin gidebildiği kadar üst soylarını gösterir açıklamalı nüfus kayıtlarının ilgili nüfus müdürlüğünden, 2-Dosya içindeki belgelerden ...'nin evlenerek Şanlıurfa merkez ilçesi ... Mahallesi 9.cilt 181 hane 13.sıraya gittiği anlaşılmaktadır. Buna göre ...'nin ölü veya sağ olup olmadığını gösterir açıklamalı nüfus kaydının ilgili nüfus müdürlüğünden, Getirtilip dosya içerisine konulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Nüfus kayıtlarının incelenmesinde davacı murisi T4 kadastro tutanaklarında yazıldığı üzere babasının adının Hasan Hüseyin olduğu, onun babasının adının Halil olduğu, tek kardeşi Hamit'in kadastro sırasında sağ olduğu, kadastro işlemlerinin 1972 yılında yapıldığı görülmüştür. Kolluk araştırmasında da davacı murisinin isminin köyde Zebük olarak bilindiği, resmi kayıtlarda Zeynep olduğu, taşınmazların bu kişiye ait olduğunun tüm köy halkı tarafından bilindiği, baba ismi Hayrullah olan bir Zeynep bulunmadığı, Hayrullah Koçak isimli kişinin üç oğlunun olduğu kızının olmadığı, bazı kayıtlarda Hayrullah kızı, bazı kayıtlarda Hasan kızı olarak geçen Zebük'ün davacı murisi Hasan Hüseyin kızı T4 olduğu tespit edilmiştir. Zaten Hayrullah kaydını içeren 293 ada 13 parselin kadastro tutanağının belirtme kısmında da Hasan Hüseyin kızı Zebük yazılıdır. Tapu kayıtlarına aktarımda yanlışlık yapıldığı anlaşılmaktadır....

        e davalı ... tarafından verilen vekaletnamenin veya onaylı suretinin, 2- Anataşınmazda tapuda 6 nolu bağımsız bölüm maliki olarak görünen ... ...'nun davaya dahil edilen mirasçıları dışında başkaca mirasçıları olup olmadığının denetlenmesi yönünden ... ...'na ait veraset ilamı veya nüfus aile kayıt tablosunun, 3- Tapuda 4 nolu bağımsız bölüm maliki görünen ... ...'in sağ olup olmadığı, ölü ise veraset ilamı veya nüfus kayıtlarının ve davalı olarak gösterilen ... ... ile bağlantısını gösteren belge ve kayıtların, 4- Anataşınmaza ait karar defterinin aslının veya onaylı örneğinin, Getirtilerek dosyaya konulmasından ve gelen belgelerin yeterliliğinin mahkemece denetlenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu tür davalarda mülkiyet nakline yol açmamak için tapuda malik görünen kişi ile ismi düzeltilen kişinin aynı şahıs olduğu şüpheye yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Dava konusu 162, 163, 166 ve 167 parsel sayılı taşınmazların tesciline dayanak tapulama tutanaklarında taşınmazların... kızı ... adına tespit edildiği anlaşılmaktadır. Gerçekten ... mahallesi 19 cilt, 52 hanede ... kızı ... adlı bir kişinin kaydının bulunduğu, bu kişinin... kızı ile aynı kişi olduğu ve mükerrer kayıt olduğundan bahisle baba adının ... olarak bırakılıp... kızı olanın kaydının kapatıldığı bildirildiğine göre ve Savcılığın 19.09.2005 tarihli araştırma sonucunda... kızı ... ile ... kızı ...’nin ayrı kişiler olduğu ve her ikisinin de ölü olduğunun tespit edildiğine göre kayıt maliki ile düzeltilmesi istenen kişinin aynı kişi olduğunun kabulü mümkün değildir....

            Ayrıca nüfus müdürlüğünden usulüne uygun bir araştırma da yapılmamıştır. Bu nedenle; 21 no'lu bağımsız bölümün tapu kaydında malik olarak görünen "... oğlu ..." ile aynı kimlik bilgilerine sahip başka kişiler olup olmadığı nüfus müdürlüğünden sorulmalı, yapılan araştırmalar sonunda aynı isimli başka kişiler olduğu bildirildiği takdirde bu kişiler sağ ise kendileri ölü ise mirasçıları duruşmaya çağrılarak kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenen taşınmazda herhangi bir hak iddiaları bulunup bulunmadığı konusunda beyanları alınmalıdır. Mülkiyet aktarımına neden olunmaması için mahkemece yukarıda değinilen hususlara ilişkin eksiklikler giderilmeli, tüm bu işlemler yerine getirildikten sonra hala tereddütler giderilememiş ise taşınmaz başında keşif yapılarak tanıklar ve tespit bilirkişileri dinlenmeli sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

              Kimlik numaralı ... olduğunun tespiti ile nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı ... tarafından... Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde ...'in annesinin ... olduğunun tespiti ile nüfus kaydının düzeltilmesi talebi ile dava açıldığı, mahkemece 24.02.2012 tarih 2011/105-2012/121 sayılı karar ile ...'in annesinin ... olduğunun tespiti ile anne kaydının bu şekilde nüfus kayıtlarında düzeltilmesine karar verildiği, mirasçılardan ... tarafından bu defa düzeltilen kayıtla ilgili olarak açılan davada... Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25.10.2013 tarih 2012/578-2013/625 sayılı kararı ile ... tarafından açılan dava sonucunda kararın tüm mirasçılar davaya dahil edilmeden verildiği bu şekli ile tespit hükmünün davacı ... bakımından kesin hüküm teşkil etmeyeceği ölü kişinin nüfus kaydının düzeltilemeyeceği belirtilerek... Anadolu 4....

                nın babasının adının ... oğlu ...olduğu, bu kişinin 1967 yılında yapılan kadastro tespiti tarihinden yaklaşık 35 yıl kadar önce öldüğü, ayrıca geriye ... dışında ..., ..., ...ve ...'i terk ettiği ve bu kişilerin ölüm tarihlerinin de 1933 ile 1943 arasında değişen tarihler olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Yine 1937 tarihli vergi kaydındaki bilgilerden ... oğlu ...evlatları ...ve ...'in bu tarihte ölü, kızlarının ise sağ olduğunun anlaşıldığı, her iki parselde hissedar olan ... ve ...mirasçılarının sırası ile 1998 ve 2005 yıllarında tapuda işlem yaptıklarının anlaşıldığı, davacının murisin ...'nın (1310) 1894 tarihinde ölmüş olduğu olgusunun dosyada bulunan 56 ve 57 numaralı parsel tutanaklarının içeriği ve vergi kaydındaki bilgi ve belgelerin içeriği ile örtüşmediği, ... ve ...'in nüfus kayıtları getirtilerek bu kişiler ile malik ...'...

                  UYAP Entegrasyonu