WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın yapılan araştırmalarda ölü olduğunun tespit edildiği ancak nüfus kayıtlarında sağ gözüktüğü anlaşıldığından, durumun 1. derece yakınlarından yeniden araştırılarak ölü olduğunun saptanması halinde nüfusa ölü kaydının düşürülerek güncel nüfus kaydının dosya içerisine konulması, sağ olduğunun belirlenmesi halinde ise gerekçeli kararın kendisine tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu durumda yapılması gereken iş, ... oğlu ... isimli kişiler sağ ise kendilerinin, ölü ise mirasçılarının dinlenmesi sureti ile çekişme konusu taşınmazlarda hak iddia edip etmediklerinin sorulmasından ibarettir. Ne var ki, Mahkemece bu husus yerine getirilmemiştir. Hal böyle olunca, komşu taşınmaz tapu kayıtlarının getirilerek, dava konusu taşınmazları yön olarak kayıt maliki kim okuduğunu araştırılmasına, nüfus müdürlüğünden kayıtları gönderilen ... oğlu ... isimli kişiler sağ ise kendileri, ölü ise mirasçıları dinlenerek 256 ve 279 parsel sayılı taşınmazlarda mülkiyet iddialarının olup olmadığının sorulması, kadastro tutanağında bahsi geçen ... oğlu ...'...

      kızı ... ’ın mirasçısı ve oğlu olduğu belirtilen ... oğlu ... tarafından Av. ... ’a verilen 25.04.1961 tarihli vekaletname bulunduğu, ancak sonrasında 18.12.1986 tarihinde ... ’ın kendisine bozma öncesi 1971/91 Esas sayılı karar tebliği yapıldığı ve dosya içerisinde nüfus kaydının bulunmadığı anlaşılmakla; 25.04.1961 tarihli vekaletnamede yer alan ...’a ilişkin bilgiler de dikkate alınarak ... ’ın nüfus bilgilerinin etraflıca araştırılması, şayet sağ ise kendisine ölü ise tespit edilecek mirasçılarına kararın 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi; 3. Karar başlığında davalı ... oğlu ... ismiyle yer alan kişinin aslında Ali oğlu ......

        İ.. ile tapu malikleri arasındaki Hukuki ilişkiyi gösterir aile nüfus kayıt örnekleri ve veraset ilamları dosya arasına alındıktan, 4) Tapu maliki olarak görünen Penhan İrtürk'ün sağ ise aile nüfus kayıt örneği, ölü ise veraset ilamı dosya arasına alındıktan, 5) Tapu malikleri Nazan, Sümbül, Yakup ve Ahmet'in tapu kaydında soyadları yazılı olmadığından bu kişiler ile davalılar N.. Y.., S.. A.., Y.. İ.. ve A.. İ.. arasındaki bağlantıyı sağlayacak var ise tapuda isim tahsisine ilişkin mahkeme ilamı dosya arasına alındıktan, Sonra, birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          nun nüfus kaydı getirtilerek sağölüolduğunun tespiti yapıldıktan sonra sağ ise davalıya, ölü ise mirasçılarına gerekçeli kararın yöntemince tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355. maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, davacının anneannesi Fatma Adalet Kaçar'ın kayden görünen anne ve babasının gerçek anne, baba olmadığı, gerçek anne ve babasının İlya ve Sol olduğunun tespiti ile davacının Fatma Adalet Kaçar'ın soyundan geldiğinin tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi talebine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 282/1 madde ve fıkrasına göre; "Çocuk ile ana arasında soybağı, doğumla kurulur." Çocuk ile annesi arasındaki soybağının tesisi için, hükme gerek bulunmadığından, çocuğun annesi ile soybağı ilişkisinin kurulması değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti dava konusu edilebilir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının nüfus kaydında annesi olarak görünen ... ile ...'nün (...) aynı kişi olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, nüfus kaydında anne adının ... olarak geçtiği halde annesi ile arasında bağ kurulmadığını bildirerek, nüfus kayıtlarındaki hataların düzeltilmesi suretiyle, annesi olarak görünen ...'nin ... ve ... kızı ... olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, nüfus kaydının anne yönünden düzeltilmesi istemine ilişkindir....

              dosyada mevcut nüfus kaydında sağ görünüyor ise de ölü olduğundan bahisle hükmün kendisine tebliğ edilemediği dosya içeriğiyle anlaşılmaktadır. İlgiliye ait nüfus kaydı getirtilerek sağ mı, ölüolduğunun belirlenmesi, sağ ise aleyhindeki mahkeme hükmünün 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Nizamnamesi uyarınca yöntemine uygun şekilde tebliği, temyiz süresinin beklenilmesi, ölü ise tüm mirasçılarını gösterir nüfus aile kayıt tablosunun ilgili Nüfus Müdürlüğünden getirtilmesi; 2-Davalı... mirasçıları ..,....,....,....,....,...,....,....,’e aleyhlerindeki mahkeme hükmünün tebliğini içeren belgeler dosyada bulunmamaktadır....

                , ancak tapu maliki olan kişinin 1862 doğumlu olduğunun yalnızca davacının iddiasından ibaret olduğunu, tapuda kayıtlı olan Halil’in davacının iddialarının haricinde doğum tarihinin ne olduğuna yönelik herhangi bir bilgi ve belge olmadığını, malik olan kişinin kadastro tutanaklarına göre 1919 yılında, soyadı kanunu yokken vefat ettiğini, yani ismi Halil olup, 1862 yılı haricinde başka bir yılda doğan ve soyadı almadan önce vefat eden birçok kişi bulunabileceğini, Nüfus Müdürlüğü yazısında doğum tarihi yalnızca 1862 yılı olan kişilerde dahi, Hasan oğlu Halil isimli kimlik numaralı bir başka kişinin daha bulunduğunu, bu kişinin de yine soyadı kanunundan önce 1917 yılında vefat ettiğini, Devrek nüfusuna kayıtlı olan ve soyadı kanunundan önce vefat eden Hasan oğlu Halil isimli kişilere ait kayıtların tamamının doğum yılı belirtilmeden sorgulanması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                Dosya içerisinde bulunan belgeler incelendiğinde, nüfus müdürlüğünden ve zabıta marifetiyle yapılan araştırmada davacının murisi “...” dışında “...” isminde başka kimsenin olup olmadığı sorulmuştur. Oysa ki mahkemece yapılması gereken iş; nüfus müdürlüğünden ve zabıtadan tapuda malik görünen “...” isminde başka kimsenin bulunup bulunmadığını araştırmak olmalıdır. Ayrıca taşınmazın tapulama tutanağı incelendiğinde malik hanesindeki “... oğlu ...” isminin daha sonra “... oğlu ...” olarak değiştirildiği anlaşıldığından mahkemece “... oğlu ...” isminde bir kimsenin olup olmadığı da araştırılarak verilecek cevaba göre; sağ ise kendisini ölü ise mirasçıları dinlenerek mülkiyet iddiaları olup olmadığı sorulmalıdır. Değinilen husus gözardı edilerek eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu