Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı bu dava ile annesi ..., babası ... olduğu halde, nüfus kaydında babası ..., annesi ise ... gibi tescil edildiğini bildirerek, adı geçenlerin nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olarak düzeltilmesini istediğinden, davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası vardır. İlki mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise gerçek anne ve baba üzerine kayıt istemidir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarihli 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/193 esas, 2020/125 karar sayılı dosyası yönünden; 1- Dava konusu İzmir ili, Konak ilçesi, Güzelyalı mahallesi, 862 ada, 38 parselden ifrazen oluşan 87 parselde 7 numaralı bağımsız bölüm sayılı taşınmaz maliki davacı adına kayıtlı el atılan 3.949 m2'lik kısmının; TAPU KAYDININ İPTALİ İLE iptal edilen hisseler üzerinde varsa şerhlerden ari olarak TMK'nın 999. maddesi uyarınca davalı adına tescili ile YOL OLARAK TERKİNİNE,2- Davacı adına kayıtlı el atılan 3.949 m2'lik kısmının; kamulaştırmasız el atma bedeli olan toplam 70.315,39 TL'ye dava tarihi olan 30/06/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı T5 verilmesine, 3- 492 Sayılı Harçlar Kanununa göre alınması gereken 4.803,24 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 54,40 TL peşin harç ile 1.032,00 TL ıslah harcı toplamı olan 1.086,40 TL harcın mahsubu ile kalan 3.716,84 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4- Davacı tarafça yapılan 54,40...

    nin tüm nüfus hareketlerini gösterir şekilde nüfus kaydı getirtilerek baba olduğu iddia edilen ... ile evlilik yapmış olup olmadığı tespit edilip, evlilik bulunmadığı takdirde davalı ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDININ DÜZELTİLMESİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, mükerrer kadastrodan kaynaklandığı anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 8. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 02/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        ın 15.04.2001 tarihinde öldüğünün nüfus kaydına işlendiği görülmüştür. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu gözetilerek, somut olayda mahkemece salt taraflar ve tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek, ... 'ın ... ve ölü ... çocuğu olduğunun belirlenmesi durumunda, mahkemece ... ile ...'ın aynı kişi olduğunun tespiti, ...'ın ölüm tarihinin iptali, ...'ın nüfus kaydı esas alınarak ...'in kaydının iptali, evlenme ve çocukları ile varsa diğer nüfusla ilgili vukuatların ... kaydına aktarılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir....

          Somut olayda davacı, nüfus kaydında çocuğu olarak görünen...adında bir çocuğu olmadığını, esasen böyle bir kişinin hayatta olmadığını, nüfus kayıtlarında nakil sırasında hata yapıldığını belirterek bu kişinin nüfus kaydının iptali ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Davacının talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmadığı, adı geçen Kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği anlaşıldığından, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu haliyle, davacı tarafından İstanbul Valiliği İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü'ne başvuruda bulunulmuş ise de, bu başvurunun, başvuruya yönelik işlem yapma yetkisi olan Ankara Valiliği İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü'ne gönderildiği ve Ankara Valiliği İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü'nce davacının başvurusunun cevap verilmemek suretiyle reddedildiği anlaşıldığından, iptali istenen, başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin Ankara Valiliği İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü'ne ait olduğu, bu sebeple anılan işlemin iptali istemiyle açılan davaya ilişkin uyuşmazlığın görüm ve çözümünde, 2577 sayılı Kanun'un 32. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, Ankara Valiliği İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü'nün bulunduğu yer idare mahkemesi olan Ankara İdare Mahkemesinin yetkili olduğu sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle, davanın görüm ve çözümünde Ankara İdare Mahkemesinin yetkili olduğuna, dosyanın Ankara 13. İdare Mahkemesine gönderilmesine, kararın İstanbul 12....

              nin ... olan baba adının iptali ile ... olduğunun tespitine, onun nüfusa kayıt ve tesciline, ... olan anne isminin de iptali ile anne adının ... olduğunun tespitine, nüfusa kayıt ve tesciline karar verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 35. maddesine göre "Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez kayıtların anlamı ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz" Aynı Yasanın 36. maddesinde ise; " Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır." hükmü yer almaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davanamede davalı ...'nin, ...'ın hanesindeki nüfus kaydının iptal edilmesinin istendiği, mahkemece davanın kabulüne, davalı ...'...

                Somut olayda davacı, nüfus cüzdanının kaybolması nedeniyle hatalı işlenen nüfus kaydının düzeltilmesini istediği davada, dava bu niteliğiyle evliliğin iptali yahut butlanı davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 145. maddesinde düzenlenen mutlak butlan ve evlenmenin iptali ile ilgisi bulunmayan uyşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27.02.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK'nin 11.02.1998. tarihli ve 2-87/77 E-K sayılı kararı) Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği söz konusudur. (HGK'nin 30.01.2008 gün 2008 tarihli ve 2-36-47 E-K sayılı kararı) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; davacı ... ile davalı ...'in 17.12.1992 tarihinde evlendikleri, 11.10.1999 tarihinde ise boşandıkları, nüfus kaydına göre 1993 doğumlu Kübra ile 1995 doğumlu Enis Fatih adında iki müşterek çocuk dışında kaydı iptali istenilen ......'in de müşterek çocuk olarak kayıtlı olduğu, ......'...

                    UYAP Entegrasyonu