Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında talebin kabulü yoluna gidilmelidir. Hal böyle olunca; 9/8/1973 tarihli kadastro tespiti, istinsah varakası, 11/02/1944 tarihli resmi senet içeriklerine göre kayıt m...ki ... ... kızı ...’nin var olduğunun, ... ... ve ...’dan olma ... ve ... ile ana baba bir, ... ile de baba bir kardeş olduğunun anlaşılması karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 20.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Hukuk Dairelerinin görevlerini düzenleyen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesinde "Nüfus kütüğü ve yaş kayıtlarının düzeltilmesi, öz ve soyadının değiştirilmesi" davalarının Yargıtay 18. Hukuk Dairesi görevi kapsamında bulunduğu hüküm altına alınmış, 04.02.2010 tarih ve 1 sayılı Yargıtay Başkanlar Kurulu kararına göre de nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin davaların 04.02.2010 tarihinden itibaren sadece 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile sınırlı olmak üzere temyiz incelemesinin 18. Hukuk Dairesince yapılması gerektiği belirtilmiştir. Davada, Meliha'nın gerçek babasının ... Gürses olduğu halde nüfus kütüğünde Halil olarak yazıldığından Halil olan baba adının ... Gürses olarak düzeltilmesi ve Emin Gürses ile kardeş olduklarının tespiti istenilmiştir....

      Davacının talebi, amcası Yusuf Dağ ve eşi Nuran Dağ'ın biyolojik çocukları olmadığını iddia ettiği davalı T3 Yusuf Dağ'ın çocuğu olmadığının tespiti ile nüfus kaydının iptali istemine ilişkindir. Davacının, amcası Yusuf Dağ'ın çocuksuz olarak vefatı halinde mirasçısı olacağı açıktır. Davacının iddiası içerisinde nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiği iddiası bulunmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1- a.maddesi gereğince "a) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları, T4 veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır..." Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde ilgilinin yerleşim yerinden söz edilmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 23.12.2009 tarihli duruşmada hazır olan sanığa sabıka kaydının okunmuş olması ve sanıkla mağdurun kardeş olduğunun uyap sistemi üzerinden alınan nüfus kayıt örneğinden anlaşılması karşısında tebliğnamenin bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün talebe aykırı olarak ONANMASINA, 09.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        un adını kullandığını bildirmiş olması ve dosyadaki nüfus kayıt örneğine göre baba ve anne adları aynı olup, kardeş bulunan 10.07.1983 doğumlu ... kaydının da mevcut olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın gerçek adının mahkemesince tespiti ile buna göre hüküm kurulması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu husustan ayrı olarak, davacının murisi ... kızı, ...’nın babası görünen ... köyü, cilt: 19, hane:2, BSN:3’de nüfusa kayıtlı “... oğlu, ...”’in kardeş ve tüm çocuklarını gösterir nüfus aile kaydı ile aynı yer BSN:8’de nüfusa kayıtlı davacı murisinin kardeşi “... oğlu, ... ...”ın, tüm kardeş ve çocuklarını gösterir nüfus aile kaydı getirtilmeden hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Eksik inceleme ve araştırma sonucu mülkiyet nakline sebep olacak şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Tapuda isim düzeltilmesi davalarında amaç tapudaki kayıtların, nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Somut olayda; mahkemece, ... Köyü 1734 parselde dayanak 13.02.1998 tarihli ve ... Köyü 283 parselde dayanak 21.01.1985 tarihli tapulama komisyon kararları ile ... Köyü 1734 ve 1732 parsel numaralı taşınmazların dayanak tapulama tutanaklarında belirtilen “... oğlu, ...” ve “... oğlu, ... ...”ün nüfus müdürlüğünden anne-baba ve çocukları ile tüm kardeş ve kardeş çocuklarını gösterir nüfus aile kayıtları ilgili yerlerden getirtilmeden ve dinlenen tanıklardan tapulama tutanaklarında belirtilen hadiseler sorulmadan hüküm tesisi doğru olmamıştır....

              'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Davacı, çekişme konusu 43 parsel sayılı taşınmazın paylı maliki olan mirasbırakanı büyükbabası İbrahim oğlu ...’nin isminin tapuda sehven ... şeklinde yazıldığını ileri sürerek tapu kaydının nüfus kaydına uygun şekilde düzeltilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece ,davanın kabulüne ilişkin verilen karar Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nce ‘...Dava konusu taşınmaz 1981 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında senetsizden ... ve ...adlarına tespit edilmiş, 23.3.1987 tarihil Kadastro komisyonu kararında da ... ile ...’nin kardeş oldukları yazılmıştır. Dosya içerisinde bulunan nüfus kayıt örneklerine göre ..., ... ve ... oğlu davacıların mirasbırakanı ... ise ; ... ve ...’dan olup ... ile davacıların mirasbırakanı ... kardeş değildir. Mahkemece bu çelişki giderilmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Soybağının Tespiti-Nüfus Kayıt Tashihi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, davalı ...'in halen nüfus sicilinde ana-baba olarak kayıtlı olan davacı ... ile ... çocuğu değil, ...'nın kız kardeş davalı ...'nın evlilik dışı ilişkisinden olma çocuğu olduğundan söz edilerek, nüfus kaydındaki yanlışlığın tespit edilerek düzeltilmesi ile ilgilidir. Tanıklar dinlenmiş, davalı ...'nın iddiayı doğrular nitelikteki beyanı alınmış ve DNA incelemesi yapılmıştır. Toplanan delillerden davalı ...'in, davalı ...'nın çocuğu olduğu, davacı ...'nin çocuğu olmadığı ve davacı ...'nin, ...'dan olma çocukları olan diğer davacıların da kardeşi olmadığı kanıtlanmıştır. ...'nın, kız kardeşi...'nın çocuğu olan davalı ...'i kendi çocuğu gibi nüfusa kayıt ettirdiği anlaşılmaktadır....

                  Bu tespitlerden sonra mahkemece yapılması gereken; davacının babası “...”’ın anne-baba, tüm kardeş ve kardeş çocuklarını gösterir nüfus aile kayıtları ile davacının annesi “...”’nin anne-baba ve tüm kardeşlerini gösterir nüfus aile kayıtları ilgili yerden istenmeli, taşınmazların bulunduğu “... köyünden” usulüne uygun şekilde yaptırılacak zabıta araştırması ile kayıt maliki ile aynı kimlik bilgilerini taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, keşif yapılarak tanıklar ve bilirkişiler de taşınmaz başında dinlenerek bir karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ve araştırma sonucu mülkiyet nakline sebep olacak şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 21.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu