Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Araç satışlarının Karayolları Trafik Kanununun 20. maddesi ve 1512 Sayılı Noterlik Kanununun 60/2. maddesi gereğince, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmelerinin ise B.K’nun 213 ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60/3. maddesi gereğince noterlerce yapılması geçerlilik şartı olarak zorunludur. 1512 sayılı Noterlik Kanununun; (1). maddesi gereğince “Noterlik bir kamu hizmetidir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.11.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı savunmada bulunmamıştır. Mahkemece davanın reddinde karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.07.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı savunma yapmamıştır. Mahkemece davanın reddinde karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tazminat isteminin kabulüne dair verilen 31.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede ise tazminat istemiştir. Mahkemece, ikinci kademedeki tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.09.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir....

            Hükmü, davacılar vekili, davalı ... ve ... temyiz etmiştir. 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 14. maddesi uyarınca 18.01.1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 71. maddesinden sonra gelmek üzere "Diğer İşlemler" başlığı ile üçüncü bölüm olarak eklenen "İtiraz" kenar başlıklı 71/C maddesinde "noterlerin verdikleri mirasçılık belgesi hakkında, menfaati ihlal edilenler tarafından sulh hukuk mahkemesine itirazda bulunulabilir. Sulh hukuk mahkemesi, itiraz üzerinde verdiği kararın bir örneğini ilgili notere ve Türkiye Noterler Birliğine bildirir" hükmü yer almaktadır. Davacının mirasçılık belgesinin iptali istemi çekişmeli yargıya ilişkin bir husus olmayıp, daha önce noter tarafından verilen mirasçılık belgesine itiraz niteliğindedir....

              Noterlerin yaptıkları hizmet dolayısıyla sorumlulukları, hâlen yürürlükte bulunan 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 162. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Buna göre: ''Stajyer, katip ve katip adayları tarafından yapılmış olsa bile noterler, bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludurlar. Noter, birinci fıkra gereğince ödediği miktar için, işin yapılmaması, hatalı yahut eksik yapılmasına sebep olan stajyer veya noterlik personeline rücu edebilir.'' Noterlik Kanunu’nun 162. maddesinde kusurdan söz edilmemiştir. Bu sebeple noterlerin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır....

                Gereği görüşüldü; 1512 sayılı Noterlik Yasası'nın 160. maddesinde "Noterlik dairesinde çalışan katiplerin ve katip adaylarının görevlerinden dolayı işledikleri suçlara iştiraki bulunmayan hallerde noter, bu kimseler üzerindeki gözetim ve denetim görevini yerine getirmediği sabit olduğu takdirde, Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre cezalandırılır" hükmü yer almaktadır. Adalet Bakanlığı'nın şüpheli hakkında verdiği kovuşturma izni kararı ve 28.08.2009 tarihli iddianamede, şüpheli noterin, imzaya yetkili başkatibi üzerindeki gözetim ve denetim görevini gereği gibi yerine getirmediği ileri sürülmektedir. Suç tarihinde, A... 43. Noterliği'nde başkatip olarak görevli Asef hakkında A......

                  Noterin bir kamu hizmeti ifa ettiği de dikkate alınarak, sorumluluğun belirlenmesinde normal bir insanın göstereceği özenli davranış değil, aynı işi üstlenen noterlik mesleğinde çalışan bir kişinin göstermesi gereken objektif davranış esas alınacaktır. Buradaki tazminat yükümlülüğü; sorumlu kişinin somut olaydaki bireysel davranışından ziyade daha çok onun toplum ve ekonomi içindeki durumu ile kanunun ona yüklediği ihtimam ve özen görevine bağlanmaktadır. Noterlik işleminin gereği gibi yani özen yükümlülüğüne uygun şekilde yerine getirilmiş olması halinde zarar oluşmayacaktı denilebiliyorsa, noter sorumlu olacaktır....

                    ın davalı şirketin kurucusu olup murisin davacının izni ya da icazetini almak sureti ile tasarruflarda bulunmasının söz konusu olmadığını, devir senedinin resmi yetkili Noter başkatibi huzurunda düzenlendiğini, devir işlemlerinin üzerinden yaklaşık 15 ay geçtikten sonra ...'ın vefat ettiğini, davacının kardeşleri muris ...'ın oğulları olan ... ve ...'ın sözkonusu devirlerden haberdar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar, dava konusu işlemin 1512 sayılı Noterlik Kanunun ve Noterlik Kanunun Yönetmeliği Hükümlerine ve Adalet Bakanlığı ile Türkiye Noterler Birliği genelgelerine uygun olarak yapıldığını savunarak ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir....

                      UYAP Entegrasyonu