Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, Noterlerin, Noterlik Yasasının 162.maddesi uyarınca, sorumlu tutulmaları için kusurlu olmaları aranmamaktadır. Diğer bir anlatımla, noterin sorumluluğu kusursuz sorumluluğa dayanmaktadır. Zarar gören, zararla eylem arasında uygun illiyet bağı bulunduğunu kanıtladığı takdirde, noter ortaya çıkan zarardan sorumludur. Kusursuz sorumluluğun tüm hallerinde, uygun illiyet bağının zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusuru ile ve beklenmeyen bir halin (mücbir sebebin) varlığı halinde kesileceği, gerek teoride ve gerekse yargısal kararlarda kabul edilmiş bulunmaktadır. 1512 sayılı Noterlik Kanununun; (...). maddesi gereğince “Noterlik bir kamu hizmetidir....

    Köyü, ....Mevkiinde kain 6099 parsel sayılı arsa şeklindeki taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline," ibaresinin çıkarılarak yerine "Adana ili, İmamoğlu ilçesi, İmamoğlu Köyü, Taşlıgeçit Mevkiinde kain 6099 parsel sayılı arsa şeklindeki taşınmazın ... adına kayıtlı 200/210 payının tapusunun iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline" sözcüklerinin yazılması suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, karşı dava ise mülkiyet hakkına dayanılarak açılan elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanunu'nun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunu'nun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706 ve Noterlik Kanunu'nun 89. madde hükümleri uyarınca noter önünde resen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Medeni Kanunun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptal ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

        Davalı noter T7 vekili cevap dilekçesinde özetle :davaya konu vekaletname düzenlenmesi sırasında noterlik dışında bulunduğunu,belirtilen vekâletnamenin yeminli imzaya yetkili Noterlik başkâtibi Özkan HASKILIÇ tarafından yapıldığını, noterlik başkâtibi Özkan HASKILIÇ'ın vekâletname işlemini hazırladığı sırada, işlem için gelen Caner CEBECİ isimli şahsın bizzat hazır bulunarak kimlik olarak da AC No: 697314 seri nolu sürücü belgesini ibraz ettiğini, ehliyet olarak bilinen sürücü belgesi resmi bir belge olup, Noterlik Kanunu Yönetmeliği’nin 90....

        Asıl dava, TMK'nın 1007. maddesi gereğince tazminat istemine, birleşen dava ise 1512 sayılı Noterlik Kanununun 162. maddesine dayalı noterin sorumluluğuna ilişkin maddi tazminat davasıdır....

          Vekili 26/01/2018 havale tarihli cevap dilekçesi ile özetle; açılan davanın haksız ve mesnetsiz olup reddi gerektiğini, Nazilli 4.Noterliği' nin 8087 yevmiye 03/11/2017 tarihli ihtarı ile Noterden itirazlarının bildirdiklerini, Noterlik Kanunu' nun 162.maddesi uyarınca Noterlerin bir işin yapılmamasından hatalı ya da eksik yapılmasından dolayı meydana gelecek zararlardan bizzat sorumlu olduklarını, Noterin birinci fıkra gereğince ödediği miktar için işin yapılmaması, hatalı yahut eksik yapılmasına sebep olan stajyer ve noterlik personeline rücu edilebileceği hükmüne rağmen icra takibi yapıldığını ve dava açıldığını, yapılan hatalı işlemde davalının hiçbir hatalı ve hileli bir işlemi ya da beyanının söz konusu olmadığını, Noterlik Kanunu 38.madde uyarınca "Noterlerin yaptıkları hatalı ve eksik işlem nedeniyle meydana gelen zarar için teminatın sigorta da oluşturulmasına bu zararların buradan karşılanması gerektiğinin düzenlendiğini, Türkiye Noterler Birliği Hukuki Sorumluluk Fonu Yönetmeliği...

          Bu sözleşmeye dayanarak tapu iptali ve tescil talebi ile dava açılmıştır. Taraflar arasındaki satış sözleşmesine konu taşınmazların tapulu olduğu yönünde bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tapulu taşınmazın satışına dair sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir (T.M.K. 705, B.K. 213, Tapu K. 26 ve Noterlik K.60 maddeleri). davacı kendisine düşen edimi yerine getirdiğini ispat edemediği gibi, resmi biçimde yapılmayan geçersiz sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil talep edilmesi de mümkün olmadığından, davacının tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davasının reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. Ancak; davalılardan ..., 16.06.2014 tarihli dilekçe ile davayı kabul ettiğini beyan etmiştir. Her ne kadar sonradan hükmü temyiz etmiş ise de, kabul mahkeme huzurunda ve usulüne uygun olduğundan hukuki sonuçlarını doğuracaktır....

            nin talebi ile düzenlediğini beyan ettiği anlaşılmakla sanığın diğer sanıklarla birlikte suç kastı ile suça konu belgeleri düzenlediği yönünde mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığından beraati yerine kuruluş işlemlerinin sanığa ait muhasebe bürosunda takip edilmesi şeklindeki yetersiz gerekçe ile sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi, 2)Kabule göre de; a)Şanlıurfa .......

              Bu nitelikte gerçekleşen işlem olmasa ne gerçek ruhsat sahibi ne de notere güvenerek satın alan kişi zarara uğrayacaktır. 1512 Sayılı Noterlik Kanunun 162. maddesinde düzenlenen noterlerin hukuki sorumluluğunun kusursuz olduğu genel ilke ve prensip olarak benimsenmiştir. Ancak bu sorumluluktan mutlak kusursuz sorumluluk olarak benimsendiği sonucu da çıkarılmamalıdır. Noterin hukuki sorumluluğunun olabilmesi için; noterin veya çalışanının bir eyleminin bulunması, bu eylemden dolayı bir zararın doğması, bu zararla birlikte eylem ile zarar arasında illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Noter kusurunun bulunmadığını veya çalışanına gereken özeni gösterdiğini ispatlayarak sorumluluktan kurtulamaz. Ancak noterin noterlik faaliyeti ile doğan zarar arasında nedensellik bağının bulunmadığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulması mümkündür. Nedensellik bağını kesen sebepler sadece kusur sorumluluğunda değil, kusursuz sorumluluk hallerinde de uygulama alanı bulur....

              Davalı T5 vekili cevap dilekçesinde özetle; noterlerin tayin olmaları durumunda noterlik dairesinde bulunan eşyaları (bazıları hariç) noterlik dairesinde bırakma zorunluluğu bulunmadığını, bırakılması zorunlu olan eşyaların devri için ise "Boşalan Noterliklere Ait Daire ve Eşyaların Devri Kurallarını Tespit Eden Yönetmelik" in "Eşya ve malzemenin yeni notere devri" başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında öngörüldüğü üzere yeni atanan noterin eski noteri görüşmeye davet etmesi gerektiği yönünde düzenleme getirilmiş olduğunu, yapılan davet üzerine eski ve yeni noterin devre konu eşya bedelinde anlaşmalarını sağlamak üzere Noter Odası tarafından bedel tespiti yapılacağı hususunun ise maddenin son 3. fıkrasında düzenlenmiş olduğunu, yönetmelik hükümleri ile boşalan noterlik dairesinin yeni notere devri sırasında, noterlik faaliyetlerinin ve dairede bulunan belgelerin zarar görmemesinin amaçlanmış olduğunu, bu nedenle noterlik dairesinin ayrılmaz parçası niteliğindeki bir kısım eşya (soğuk damga...

              UYAP Entegrasyonu