Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu madde gereğince protokol hükümlerinin yerine getirilmemesi halinde takibe devam edileceği açıkça belirtilmiştir. Protokol hükümlerinin yerine getirilmediği taraflar arasında ihtilafsızdır. Protokol; icra dosya borcu ödemelerinin yeniden yapılandırılmasına ilişin olarak düzenlenmiş olup, TBK'nun 133. maddesine göre açık yenileme iradesi içermediğinden borç yenileme sözleşmesi sayılamaz. Bu durumda mahkemece; 19.11.2015 tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümünün ikinci bendinde takipte kesinleşen miktar esas alınarak yapılan hesaba itibar edilmek suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken, protokolde esas alınan miktar üzerinden yapılan hesap nazara alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı; davalı ile... 1.Aile Mahkemesinin 2007/624 esas, 2008/1187 sayılı kararı ile boşandıklarını, kendisi için aylık 150,00.TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, kararın verildiği tarihten bu yana hem ekonomik hem de sosyal şartlardaki değişiklik nedeniyle nafakanın yetersiz kaldığını belirterek 1.000.TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir.Davalı; özel bir şirkette çalıştığını ancak bu işin geçici olduğunu, talep edilen nafakanın fahiş olduğunu, kendisini mağdur etmeyecek şekilde enflasyon oranında bir attırımı kabul ettiğini, duruşmada nafakanın aylık 150.TL arttırılmasını kabul ettiklerini beyan etmiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık nafakanın 400,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.TMK'nun 176/4. maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya...

      Daha sonra imzalanan Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin ...Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2012 ve 2016 tarihli protokollerin her ikisinin 6.10. maddesinde ise “Bu Protokolün yürürlük tarihinden önceki dönemlerde geçerli olan protokol hükümlerine göre Kuruma fatura edilen ve kontrolleri kurum tarafından bu protokol yürürlük tarihinden sonra yapılan reçeteler için ya da reçete kontrolleri yapılmış olmakla birlikte fesih ile ilgili işlemleri henüz tamamlanmadığı durumlarda tespit edilen fiil/fiiller için Kurumca ilgili protokol hükümleri uygulanır.Ancak eczacı tarafından Kurumdan yazılı olarak talep edilmesi halinde, bu protokol hükümleri uygulanır." düzenlemesi getirilmiştir....

        Somut olayda, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının belirlenmesi için yazılan yazılara istinaden tutulan tutanaklara göre, davacının ekonomik ve sosyal durumunda olağanüstü değişim olmadığı, edimin aynen ifasının davacı yönünden katlanılmaz hal almadığı, yoksulluk nafakasının anlaşmalı boşanma davasında belirlendiği, davalının çalışmasının ve gelir miktarının yoksulluk nafakası ihtiyacını ortadan kaldırmadığı, kaldı ki anlaşmalı boşanma davası görülürken kadının çalıştığının erkek tarafından bilindiği, kadına devredilen taşınmazın da protokol kapsamında bilinerek devredildiği anlaşıldığından, nafaka karar tarihinden itibaren bir yıl sonra başlayan ÜFE artışları kapsamında eldeki dava tarihine kadar nafakanın ulaştığı miktar dikkate alındığında, TMK.nun 175 ve 176.maddelerinde öngörülen yükümlülük ve koşullar gözetilerek nafakanın azaltılması yönünden de talep yerinde görülmediğinden, mahkemece davanın tümden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacının istinaf...

        Davalı, iştirak nafakasının protokol ile belirlendiğini, nafakayı düzenli olarak ödediğini, nafaka dışında da okul ücretini davacıya verdiğini, maddi durumunun bir değişim olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, iştirak nafakası artışının davalı tarafça düzenli olarak yapıldığı, davalı tarafın müşterek çocuk için ayrıca maddi katkıda da bulunduğu, tarafların sosyal ekonomik durumlarında fazla bir değişikliğin olmadığı, paranın satın alma gücü ve enflasyon oranının nafaka artış miktarının altında olduğu, nafakanın protokolde ve mahkeme ilamında hüküm altına alınan orandan fazla miktarda arttırılmasını gerektirir bir durum olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur....

          Dosya Kapsamından, davacının Eylül 2006 ve Eylül 2007 ayları arasındaki döneme ilişkin ödenmesi gereken nafakanın eksik ödendiği ve yine 2007 Eylül – 2008 Eylül dönemine ait nafaka bedeli için kararlaştırdıkları protokol gereğince yapılan anlaşmaya davalının uymaması nedeniyle ödenmeyen nafaka alacaklarının tahsilini istediği anlaşılmaktadır. Somut olayda uyuşmazlığın dayanağı nafaka olup, TMK’nun 2. kitabında yeraldığı anlaşılmakla, 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usüllerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca davanın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. Bu durumda uyuşmazlığın Bursa 2. Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Bursa 2. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Cari nafakanın belirlendiği davada kararın kesinleştiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 9 yıl dahi geçmemiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değişmediği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da artmamıştır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Dava, nafakanın kaldırılması talebine ilişkindir....

            giderlerinin olduğunu, müvekkilinin kişisel ilişki günlerinde müşterek çocukları sosyal etkinliklere götürdüğünü, nafakanın belirlendiği tarihte davalının doğum izninde olduğunu, 2 yıl süreyle ücretsiz izinden yararlan dığını, davalının çalışmaya başladığını, davalının da müvekkili kadar kazanç elde ettiğini, müvekkilinin maaşının alım gücünün giderek azaldığını, döner sermaye ek ödemelerinin azalması ve Ocak 2022 de tamamen sıfırlanacağını belirterek nafakanın azaltılmasını talep ve dava etmiştir....

            giderlerinin olduğunu, müvekkilinin kişisel ilişki günlerinde müşterek çocukları sosyal etkinliklere götürdüğünü, nafakanın belirlendiği tarihte davalının doğum izninde olduğunu, 2 yıl süreyle ücretsiz izinden yararlan dığını, davalının çalışmaya başladığını, davalının da müvekkili kadar kazanç elde ettiğini, müvekkilinin maaşının alım gücünün giderek azaldığını, döner sermaye ek ödemelerinin azalması ve Ocak 2022 de tamamen sıfırlanacağını belirterek nafakanın azaltılmasını talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu