WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/07/2014 NUMARASI : 2013/646-2014/484 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının indirilmesi ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda davacı-karşı davalının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi ile iştirak nafakasının indirilmesi talebinin kabulüne, davalı-karşı davacının davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-k.davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı vekili, dava dilekçesinde, davalının boşanma davasından sonra, SSK'lı işe başladığını, gelir elde ettiğini, kendisinin ise işten çıktığını hiç bir gelirinin olmadığını belirterek, aylık 500 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, aylık 250 TL olan iştirak nafakasının düşürülmesini talep etmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2021/551 ESAS - 2021/699 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Eskişehir 3. Aile Mahkemesinin 2008/913 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, müvekkili lehine hükmolunan yoksulluk nafakasının en son Eskişehir 4. Aile mahkemesinin 2018/835 esas sayılı dosyası ile 500 TL'ye çıkartıldığını, aradan geçen süre, günümüz ekonomik şartları ve pandemi süreci ile birlikte nafakanın yetersiz kaldığını belirterek, nafakanın aylık 1.500 TL ye çıkartılmasına ve her yıl ÜFE oranında artış uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Aile Mahkemesinin 2011/806 esas 2013/146 Karar ve 12/02/2013 tarihli kararı ile tarafların müşterek çocuğu ZEYNEP ELİF (eski ismi ile KERİMAN SULTAN) için hüküm altına alınan aylık 1.500,00 TL’lik iştirak nafakasının dava tarihi olan 15/10/2021 tarihinden itibaren taktiren 2.000,00 TL artırılarak aylık 3.500,00 TL’ye YÜKSELTİLMESİNE, hükmedilen nafakanın gelecek yıllarda ÜFE oranında ARTTIRILMASINA, 2- Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE, "karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; müşterek çocuk lehine hükmolunan iştirak nafakasının talepleri doğrultusunda arttırılması gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek vekili hükmün; aleyhine hükmolunan nafakanın kaldırılması gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış iştirak nafakasının arttırılması istemine ilişkindir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2020 NUMARASI : 2019/624 ESAS-2020/828 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Antalya 7. Aile Mahkemesinin 2015/1080 Esas 2016/390 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine "eğitimi devam ettiği sürece geçerli olmak üzere aylık 350,00 TL yardım nafakasına" hükmedildiğini, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini, davalının Haziran ayı itibariyle öğreniminin son bulduğunu beyanla davalı lehine hükmedilen yardım nafakasının kaldırılmasına, aksi kanaatte ise azaltılmasına karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle;haksız ve yersiz açılan davanın reddini talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava ile davalı Mehmet aleyhine açılan yardım nafakasının kaldırılması davası İlk Derece Mahkemesince işbu davadan tefrik edilmiş olup, asıl davaya davacı-davalı Şenol tarafından açılan yoksulluk nafakasının kaldırılması davası olarak, birleşen davaya ise davalı-davacı Ayşe tarafından açılan yoksulluk nafakasının artırılması davası olarak devam edilmiştir. Tüm dosya kapsamından tarafların Konya 4. Aile Mahkemesinin 2016/1006 Esas- 2017/420 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, davalı lehine 500 TL yoksulluk nafakası belirlendiği anlaşılmaktadır. TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

    Yargılama sırasında davacı tarafından davalının başka bir erkekle birlikteliği olduğu belirtilerek nafakanın kaldırılması talebi için yeni bir iddiada bulunulduğu, ancak, HMK'nın 141 maddesi uyarınca, bu beyanın iddianın genişletilmesi niteliğinde olduğu, davalının bu iddiaya ve delillere muvafakat etmediği, bu nedenle bu konudaki iddia ve delillerin eldeki davada inceleme konusu yapılamayacağı anlaşılmış olup, buna göre, yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da azaltılması koşulları oluşmadığından yerel mahkemece kararda yazılı nedenlerle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Bu durumda, ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Dosyanın incelenmesinde; tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmalarına göre; davacının emekli olduğu, 1.300,00 TL maaş aldığı, 300,00 TL kira ödediği, davalının ise ev hanımı olduğu 650,00 TL yetim aylığı bulunduğu görülmektedir. O halde, davalının yetim aylığı nedeniyle yoksulluğunun ortadan kalkmayacağı, bu durumun sadece nafaka miktarının belirlenmesinde rol oynayacağı görülmekle TMK'nın 4. maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesi nazara alınmak suretiyle nafakanın az da olsa indirilmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde yoksulluk nafakasının tümü ile kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

      Aile Mahkemesinin ........2012 tarihli 2012/141 E. 2012/466 K. ve ....03.2015 tarihli 2014/531 E. 2015/97 K. sayılı ilamları ile nafakanın arttırılmasına karar verildiği, bu ilamların kesinleştiği, davacının asgari ücret ile çalıştığı hususu yukarıda belirtilen ilamlarda değerlendirilmiş ve artırım yapılmış olması, nafakanın arttırılmasına ilişkin son kararın ....03.2015 tarihinde verilmiş olması bu artırım davasının açılma ve sonuçlanma tarihinden itibaren yoksulluk nafakasının kaldırılması bu davanın açılma tarihine kadar ki aradan geçen süre içinde Yerleşik ... İçtihatlarına göre davalının TMK176/... md. uyarınca yoksulluğun ortadan kalkması şartlarının oluştuğu kabul edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davalı kızı lehine 325 TL yardım nafakasına hükmedildiğini, davalının...en mezun olduğunu, çalışabilecek ve yaşamını idame ettirecek durumda olduğunu, bu nedenle nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini ve 20.05.2013 tarihinden sonra haksız olarak ödenen yardım nafakasının istirdadını talep ve dava etmiştir. Bozmadan sonra davacı vekili, geçmişe yönelik nafakanın tahsili yönündeki talebini atiye terk etmiştir....

          Mahkemece anılan ilkeler gözetilerek; “çoğun içinde az da bulunur” kuralı gereğince, yardım nafakasının tamamen kaldırılması yerine, davacı ve davalının ekonomik durumları gözetilerek, davalı ile birlikte yaşadıkları anlaşılan anne ve kardeşin de ekonomik durumları ayrıntılı olarak araştırılarak, yardım nafakasının indirilmesi şeklinde de bir karar verilebileceği düşünülmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş; kararın bozulması gerekmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu