Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının velayetinin değiştirilmesi veya çocuğun ortak velayet altına alınması talebinin ayrı ayrı reddine, kişisel ilişkinin genişletilmesi talebinin kabulü ile, müşterek çocuk ile davacı baba arasında; her ayın 1. ve 3. hafta sonu cumartesi günü saat 11:00 ile pazar günü saat 17:00 arasında, dini bayramların 2.günü saat 11:00 ile 3. Günü saat 17:00 arasında kişisel ilişkinin tesisine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı vekili tarafından şahsi ilişkinin genişletilmesine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayet değişimi, olmadığı takdirde çocuğun ortak velayet altına alınması, bu talep de uygun görülmez ise şahsi ilişkinin genişletilmesi isteminden ibarettir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişkinin Kaldırılması - Nafaka Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli müzaharetden yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 11.01.2017 (Çrş.)...

    İlk Derece Mahkemesinde çocukla baba arasında yatılı şahsi ilişki kurulduğu, davalı baba hakkında şizofren teşhisi konulduğu, davalının bu hastalığı nedeni ile kısıtlandığı, her ne kadar İlk Derece Mahkemesince müşterek çocukla baba arasında vasinin gözetimi altında şahsi ilişki tesis edilmiş ise de, şahsi ilişkinin süresi nazara alındığında vasiden şahsi ilişkiye refakat etme ve gözetim görevini gereği gibi yerine getireceğinin beklenemeyeceği gibi şahsi ilişkinin çocuğun hayatı ve sağlığı bakımından tehlike oluşturup oluşturmayacağı hususunda da denetime elverişli bir rapor alınmadığı anlaşılmaktadır. Çocuğun üstün yararı gözetilerek davalı babanın hastalığının hangi aşamada olduğu, baba ile şahsi ilişkinin yatılı kurulmasında çocuğun sağlığı bakımından tehlike bulunup bulunmadığı hususunda rapor alınıp oluşacak sonuca göre şahsi ilişkinin belirlenmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin şahsi ilişki hakkında karar verilmesi hatalı bulunmuştur....

    İlk Derece Mahkemesinde çocukla baba arasında yatılı şahsi ilişki kurulduğu, davalı baba hakkında şizofren teşhisi konulduğu, davalının bu hastalığı nedeni ile kısıtlandığı, her ne kadar İlk Derece Mahkemesince müşterek çocukla baba arasında vasinin gözetimi altında şahsi ilişki tesis edilmiş ise de, şahsi ilişkinin süresi nazara alındığında vasiden şahsi ilişkiye refakat etme ve gözetim görevini gereği gibi yerine getireceğinin beklenemeyeceği gibi şahsi ilişkinin çocuğun hayatı ve sağlığı bakımından tehlike oluşturup oluşturmayacağı hususunda da denetime elverişli bir rapor alınmadığı anlaşılmaktadır. Çocuğun üstün yararı gözetilerek davalı babanın hastalığının hangi aşamada olduğu, baba ile şahsi ilişkinin yatılı kurulmasında çocuğun sağlığı bakımından tehlike bulunup bulunmadığı hususunda rapor alınıp oluşacak sonuca göre şahsi ilişkinin belirlenmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin şahsi ilişki hakkında karar verilmesi hatalı bulunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece; kısa kararda müşterek çocuk ile baba arasında şahsi ilişki kurulması yönünde hüküm bulunmazken, gerekçeli kararın hüküm kısmında çocuk ile baba arasında şahsi ilişki kurulmasına karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3.maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. ( 6100 s. HMK m. 298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "... davacı anne, baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini işlemişse de dosyada bulunan uzman raporu, tanık beyanı ve diğer delillere göre, davalı baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını ya da yatılı olmayacak şekilde daraltılmasını zorunlu kılan, çocuğun bedensel ve zihinsel gelişimini olumsuz etkileyecek bir hususa rastlanmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şahsi İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; şahsi ilişkinin kaldırılmasına ilişkin verilen kararların Yargıtayda duruşmalı inceleneceğine ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verilmiştir....

          Davacı kadın istinafında, şahsi ilişkinin kısıtlanması talebinde bulunmuş olup, mahkemece kurulan şahsi ilişkiye bakıldığında baba ile çocuklar arasında sömestr tatili için bir hafta şahsi ilişki kurulduğu halde ara tatillerinin hepsinde baba ile şahsi ilişki kurulmasının anne ile çocukların tatil günlerinde zaman geçirmelerini kısıtlayıcı olduğu anlaşıldığından şahsi ilişki tesisinin yeniden düzenlenmesi gerekmiştir. Bu nedenle davalı-k.davacı erkeğin tüm istinaf taleplerinin, davacı-k.davalı kadının kendi lehine hükmedilen tedbir nafakası, tazminat ve şahsi ilişki dışındaki tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          -lirasının yeniden değerleme değer artış fonundan karşılanmak üzere 680.400.000.000....

            UYAP Entegrasyonu