İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "Davanın KABULÜ ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca BOŞANMALARINA, Tarafların birbirlerinden maddi, manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve başkaca herhangi bir nafaka talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, Müşterek çocuk Hasan Erdoğan'ın velayetinin davacı anneye verilmesine, Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında şahsi ilişki kurulmasına,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili hükmün; velayet değiştirilmesi, aksi takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Taraflarca boşanma hükmü istinaf edilmediğinden kesinleşmiştir....
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma İLK DERECE MAHKEMESİ: İzmir 22. Aile Mahkemesi SAYISI : 2022/85 E., 2023/144 K. Taraflar arasındaki kişisel ilişki yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakasının artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Her ne kadar davalı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı baba da yatılı kalacak şekilde şahsi ilişki tesisinin hatalı olduğu, yaşına göre kademeli şahsi ilişki tesisi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede; velayeti annede olan çocuğun her ayın 1. ve 3. haftası Cumartesi saat 10.00'dan Pazar saat 17.00'e kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00'dan 3. günü saat 17.00'e kadar, her yıl 1 Temmuz saat 10.00'dan 10 Temmuz saat 18.00'e kadar anneden alınarak babaya verilmesine şeklinde şahsi ilişki tesisinin çocuğun yaşına uygun olmadığı anlaşılmış ise de, karar tarihinden itibaren aradan geçen sürede çocuğun yaşının büyümesi nedeniyle yerel mahkemece belirlenen yatılı şahsi ilişkinin uygulanmasında sorun yaşanmayacağı anlaşılmakla davalı kadın vekilinin şahsi ilişki süresine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği anlaşılmıştır....
Davacı baba, annenin kötü yaşam sürdüğünü iddia etmiş ise de, bu iddiasını kesin olarak ispat edemediği, ayrıca alınan SİR'lerle annenin yaşantısının çocuklara yansıyan olumsuz bir durumun tespit edilmediği, babanın da en son alınan SİR'lerde çocukları istediği zaman annesi ile görüştürdüğüne yönelik beyanı göz önüne alındığında anne ile çocuklar arasında şahsi ilişkinin sınırlandırmasını gerektirecek bir durumun kanıtlanmadığı, idrak çağında olan çocukların görüşlerine önem verilmesi gerektiği ,çocukların da anneleriyle ilgili her hangi bir olumsuz durumdan bahsetmediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Mahkemece, sadece davanın reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken boşanma davasında hükmedilen şahsi ilişkinin hükümde tekrar edilmesi yanlış olmuş ise de, bu yanlışlığın esasa etkili olmadığı anlaşıldığından eleştirilmekle yetinilmiştir....
Mahkemece çocuğa görüşünü ifade etmesi olanağı tanınmadığı gibi, kişisel ilişkinin düzenlenmesine esas olmak ..../.. üzere herhangi bir uzman incelemesi de yaptırılmamıştır. Mahkemece yapılacak iş; davalı baba ile arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ile ilgili tercihinin sorulması ve mahkeme nezdindeki aile mahkemesi uzman veya uzmanlardan rapor alınması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, çocuğun üstün yararının saptanması, hasıl olacak sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Açıklanan hususların üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.12.2016(Salı) .......
Aile Mahkemesinin 08/04/2021 tarih, 2018/1087 E.- 2021/239 K. sayılı kararının baba ile çocuklar arasındaki şahsi münasebete ilişkin 3 nolu hüküm fıkrasının KALDIRILMASINA, 2- Gerekçede belirtilen eksiklikler giderilerek baba ile çocuklar arasındaki şahsi münasebet tesisi hususunda yeniden karar verilmek üzere dosyanın HMK 353/1- a-6 maddesi uyarınca, mahkemesine İADESİNE, 3- Davacı tarafından istinaf nedeniyle yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının istek halinde davacıya iadesine, 4- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılaması giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK.'nın 353/1- a-6 maddesi uyarınca OY BİRLİĞİ ile KESİN olarak karar verildi....
(TMK m.324) Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki hakkı, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir....
Kişisel ilişkinin değişen koşullara göre her zaman yeniden düzenlenmesi istenebilir. Bu bakımdan, aynı şehir-ayrı şehir ayrımına gidilmeksizin küçüklerin üstün yararları dikkate alınarak kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m.438/7)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve nafaka istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
talebi olan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden gerekçesiz olup, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/1-c maddesindeki unsurları içermemektedir....