Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı", 328/1. maddesinde "ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği", 329/1. maddesinde "küçüğe fiilen bakan ana veya babanın diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabileceği", 330/1. maddesinde "nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderlerinin de göz önünde bulundurulacağı" ve 331. maddesinde "durumun değişmesi halinde hakimin istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği" hükme bağlanmıştır. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır....
YHGK nun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E 235 K sayılı kararıyla nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme talep edilen her bir nafaka artırımı için ayrı ayrı yapılır. Karaisalı Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin 2012/92 Esas, 2014/2 Karar sayılı ilamı müşterek çocuklar 2007 d.lu Talha ile 2008 d.lu Bürk Süha yararına aylık toplam 100'er TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Somut olayda nafakanın yıllık artırım miktarı 100x12= 1.200TL olup dolayısıyla bu rakam karar tarihindeki 5.880,00 TL lik kesinlik sınırının altında olduğu için karar istinaf talebinde bulunan davacı vekili yönünden HMK nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırılması-Velayetin ve :Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından davacı-davalı (kadın)'ın kabul edilen nafaka artırımı davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 11.09.2013 günü temyiz eden davalı karşı davacı ... vekili Av. ... ve karşı taraf davacı karşı davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Lüzum üzeri davalı karşı davacı ... vekili Av. .....ndan soruldu: "Biz kurulan hükmün sadece nafaka artırımı ile ilgili bölümünü temyiz ettik diğer yönlerden temyizimiz yoktur, temyiz dilekçemizi bu şekilde açıklıyoruz" dedi. Beyanı okundu....
Somut olayda: Tarafların boşanmaları sonucu çocukların velayetleri ilkin davalı anneye verilmiş,sonrasında baba tarafından velayetin değiştirilmesi,anne tarafından iştirak nafakasının artırılması davaları açılmış,taraflar arasında 21.02.2018 tarihli protokol düzenlenmiş,bu protokol kapsamında kadın açtığı nafakanın artırımı davasından feragat etmiş ,velayetlerin değiştirilmesi hususunda da anlaşma üzerine erkeğin açtığı davada velayetin değiştirilmesine ve babaya verilmesine karar verilmiştir....
Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre takdir edilen nafaka miktarının gelecek yıllarda arttırılması konusunda artış tarihi olarak da kararın kesinleştiği tarih benimsenmekle ( Yargıtay 2. HD. 'nin 04.11.2015 tarih 2015/9522 esas 2015/17226 karar sayılı ilamı); hüküm altına alınan işbu iştirak nafakasının gelecek yıllarda kararın kesinleşme tarihinden itibaren geçerli olmak üzere TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasına karar verilerek, bu yöndeki davacı istinafı kabul edilmiştir. Yargıtay HGK'nın 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas-235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Tüm dosya kapsamı ile; 1- )Davalı-karşı davacı vekilinin nafakanın artırımı ile ilgili davada verilen karara ilişkin istinaf başvurusu yönünden; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri sekizbin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (02.12.2016 tarihli, 6763 Sayılı Kanunun 41 maddesi ile değişik, 6100 sayılı HMK m.341/2) Her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir. Eldeki davada;artırılan nafaka miktarına göre artırılan nafaka miktarı yıllık sekizbin Türk Lirasını geçmemektedir. Ferilerde kesinlik sınırı asıl karara bağlıdır. Hüküm artırılan yıllık nafaka miktarı itibariyle davalı-karşı davacı yönünden kesin niteliktedir....
İştirak nafakasının kaldırılması talep edilen müşterek çocuklar davada ihtiyari dava ortağı olup, her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2011/22147 Esas, 2012/4699 Karar ve 27.02.2012 tarihli kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2012/4119 Esas, 2012/7991 Karar ve 26/03/2012 tarihli kararı) Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri üçbin beş yüz atmış Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (6100 sayılı HMK m.341/2). Eldeki davada; karar tarihi itibarıyla her bir çocuk için kaldırılması istenen nafaka miktarı, yıllık üçbin beş yüz atmış Türk Lirasını geçmemektedir....
Asıl dava, iştirak nafakasının artırımı davası, birleşen dava ise velayetin değiştirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince asıl davanın kısmen kabulü ile, 250,00 TL iştirak nafakasının aylık 130,00 TL artışla aylık 380,00 TL'ye yükseltilmesine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında alınan nüfus kaydına göre tarafların 24.10.2017 tarihinde boşandıkları, müşterek 20.12.2016 doğumlu Zeynep adında bir çocuklarının olduğu, davacı kadının 07.08.2019 tarihinde yeniden evlendiği anlaşılmıştır. Küçükcekmece 6....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2019 NUMARASI : 2019/86 Esas - 2019/936 Karar DAVA KONUSU : Velayetin Değiştirilmesi KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı baba, dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 5 Aile Mahkemesinin 2016/1685 esas 2016/1730 sayılı kararı ile anlaşmalı boşandıklarını, müşterek çocuklar Tuna Arda ve Ayşe Deniz'in velayetlerinin davalıya verildiğini, aylık toplam 3.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, çocukların 13/11/2017 tarihinden itibaren sürekli olarak kendisi ile kaldıklarını belirterek, velayetlerinin değiştirilmesi ile kendisine verilmesini ve iştirak nafakalarının çocukların fiilen kensinide kalmaya başladıkları tarihten itibaren kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı anne cevap dilekçesinde özetle; çocukların halen davacı yanında bulunduğunu, davacının hiç nafaka ödemesi yapmadığını, velayet değişiklik koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 5.7.2010 tarihli ilamına dayalı olarak ilamlı icra takibi başlatarak borçluya 1.4.2013-2.10.2015 tarihleri arasında muaccel olan iştirak nafakasının tahsili için borçluya örnek 4-5 icra emri gönderildiği, takibe konu mahkeme ilamında boşanma hükmü ile birlikte müşterek çocuklar 28.06.2001 doğumlu ... ile 16.6.2006 doğumlu ...'un velayetlerinin annede kalacağı, anne ...'un boşanmadan sonra tekrar evlenmesi halinde velayeti kendisine bırakılan müşterek çocukların velayetinin baba ...'a verileceği, baba ...'un toplam 200 TL tedbir ve iştirak nafakası ödeyeceği hüküm altına alınmıştır. İcra emrine karşı şikayet yoluna başvuran borçlu nafaka ödemediğini kabul etmekle birlikte, çocukların kendi yanında kaldığından ödeme yapmadığını, ayrıca alacaklının yeniden evlendiğini ve alacaklının velayetin değiştirilmesi davası açtığını beyan ettiğinden, çocukların velayetinin borçluya geçtiği kabul edilerek takibin iptalini talep etmiştir....