Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi yada kaldırılması isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi icap eder.Somut olayda, nafaka alacaklısı olan davalının, 401,70 TL babasından dolayı dul ve yetim maaşı aldığı, başkaca gelirinin olmadığı anlaşılmaktadır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamaları ile yalnızca asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunmasının yoksulluğu ortadan kaldırmadığı, bu durumun ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınması gerektiği ilke olarak kabul edilmiştir....
Bu husus gözetilmeden erkeğin azda olsa kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamıştır. 3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK m.175). Yukarıda 2.bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olan kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilemez. O halde, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulü doğru bulunmamıştır....
TMK'nın 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların malî durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; tarafların Ankara 6. Aile Mahkemesi'nin 2008/34 XX 534/1313 K sayılı 21/03/2011 tarihinde kesinleşen kararı ile boşandıkları, Ankara 6. Aile Mahkemesi'nin 2011/504 E 2011/855 K sayılı 04/08/2012 tarihinde kesinleşen kararı ile kadın lehine aylık 3.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, davacının emekli olduğu, 2017 yılında 2.074,55 TL aylık aldığı, davalının turizmci olduğu, 2017 yılında aylık 20.000,00 TL kazandığı, ayrıca 2017 yılında 1.460,72 TL emekli aylığı aldığı anlaşılmaktadır....
İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır" hükümlerini düzenlemiştir. Açıklanan sebeplerle davalı kadının, yoksulluk nafakası istemi hakkında karşı tarafın açık muvafakati bulunmadığı da dikkate alınarak mahkemece karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken davalı kadın lehine yoksulluk nafakası (TMK m. 175) verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.09.2017(Salı)...
Aile Mahkemesinin 14/09/2011 kesinleşme tarihli, 2009/869 Esas 2011/579 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine 12.600,00 TL toplu yoksulluk nafakasına hükmedildiği, toplu yoksulluk nafakasının kararın kesinleşmesi ile birlikte muaccel hale geldiği, davalının 11/01/2015 tarihinde yeniden evlendiği, taraflar arasındaki boşanma ve ferilerine ilişkin kararın ise 14/09/2011 tarihinde kesinleştiği, böylelikle 14/09/2011 tarihinde muaccel olan ve ödenmesi gereken toplu yoksulluk nafakasının kesinleşen karar ile hükme bağlanmış olduğu göz önüne alınarak toplu yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi bakımından da davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. gerekçesiyle davanın reddine" karar verilmiştir. Davacı vekili davanın reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinafa cevap vermemiştir....
DAVA TÜRÜ :Nafaka-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin hüküm yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.20.10.2011 (Prş)...
Davacının yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine yönelik istinaf başvurusu ile ilgili olarak; davalı kadına ve müşterek çocuğa ödenmekte olan ve İlk Derece Mahkemesince bağlanan yoksulluk nafakası miktarının 200,00TL, iştirak nafakası miktarının ise 150,00TL olduğu, 6763 sayılı yasanın 41. maddesiyle değişik 6100 sayılı HMK nun 341/1 maddesinde öngörülen 1.500,00.TL kesinlik sınırının ek 1. maddeyle de her takvim yılı başından itibaren geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında arttırılacağı düzenlenmiş olup, İlk Derece Mahkemesi karar tarihi itibari ile yıllık kesinlik sınırı 5.880,00.TL'dir. YHGK nun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E 235 K sayılı kararıyla nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın her bir birey için yıllık nafaka miktarı ayrı ayrı değerlendirilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması-İştirak ve Yoksulluk Nafakalarının Kaldırılması-Fazla Ödenen Nafaka Miktarlarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; fazla ödenen nafakaların iadesi taleplerinin reddi yönünden, davalı tarafından ise; yoksulluk nafakasının kaldırılması ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının yoksulluk nafakasının kaldırılması ve vekalet ücretine yönelik davacı erkeğin ise fazla ödenen yoksulluk nafakasının reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı dava dilekçesinde, velayetin değiştirilmesi yanında çocuk için ödediği iştirak nafakasının geçmişe dönük olarak davalıdan tahsili...
Dava; yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TMK'nın 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; tarafların İzmir 5. Aile Mahkemesi'nin 2012/833 E 2012/961 K sayılı 29/01/2013 kesinleşme tarihli kararı ile TMK'nın 166/3. maddesi uyarınca boşandıkları, kadın lehine aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, Eskişehir 5....
Kalecik Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/305 E 2010/41 K sayılı kararı ile kadın lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, Kalecik Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/103 E 2011/166 K sayılı kararı ile yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL'ye yükseltildiği, aradan geçen zaman, paranın alım gücündeki değer kaybı, tarafların sosyal ekonomik durumları, davacının nafaka dışında geçim kaynağı olmaması ve nafaka yükümlüsünün maddi durumu gözetilerek davanın kısmen kabulüne karar verildiği" gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL arttırılarak aylık 700,00 TL'ye yükseltilmesine, dava tarihinden karar tarihine kadar olan aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasına, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı lehine aylık 3.600,00 TL, davalı lehine aylık 3.600,00 TL vekâlet ücretine karar verilmiştir....