Davalı- birleşen davacı vekili; davacı- birleşen davalının çalıştığını, düzenli geliri bulunduğunu, yoksul olmadığını belirterek, asıl davanın reddi ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davacının boşanma kararından sonra aradan geçen süre zarfında güvenlik görevlisi olarak halen çalışıyor olması ve düzenli gelirinin bulunduğu gerekçesiyle asıl yoksulluk nafakasının arttırılması davasının reddine, birleşen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının kabulüne, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı- birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Somut olayda; ilk derece mahkemesince davacı/davalı kadın tarafından açılan yoksulluk nafakasının arttırılması davasının kısmen kabulüne, davalı/davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının ise reddine karar verilmiştir. Davacı/davalı kadının asıl ve birleşen davada vekil ile temsil edildiğinin anlaşılmasına göre; kadının kabul edilen yoksulluk nafakasının arttırılması davasında yıllık artış miktarı (3.000x12=36.000 TL) üzerinden, davalı/davacı erkeğin reddedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında ise; kaldırılması istenen yoksulluk nafakasının reddedilen yıllık miktarı (6.000x12=72.000 TL) üzerinden ilk derece mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. Maddesine göre belirlenecek nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, davacı/davalı kadın yararına her iki dava yönünden de maktu vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İştirak ve Yoksulluk Nafakasının Arttırılması-Velayetin Değiştirilmesi- İştirak ve Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından davacı-davalının kısmen kabul edilen nafakaların arttırılması davası ile karşı davadaki taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davalının, davacı-davalının kısmen kabul edilen iştirak ve yoksulluk nafakaların arttırılması kararlarına yönelik temyiz itirazlarının, yıllık arttırılan miktar ayrı ayrı karar tarihi itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığı için reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davalının, reddedilen iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerine yönelik temyiz itirazlarının, kaldırılması talep edilen yıllık nafaka miktarları ayrı ayrı karar tarihi itibariyle...
Davalı-karşı davacı kadın vekili; erkeğin davasının reddine, Manavgat Aile Mahkemesi'nin 2013/30 esas ve 2014/872 karar sayılı ilamı müşterek çocuk yararına hükmedilen 150,00 TL iştirak nafakasının aylık 1.500,00 TL'ye çıkartılmasına, davalı-karşı davacı kadın yararına hükmedilen 250,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 1.250,00 TL'ye artırılmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; erkeğin velayetin değiştirilmesine ilişkin davasının açılmamış sayılmasına, davacı-karşı davalı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin kısmen kabulü ile 250,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 350,00 TL'ye yükseltilmesine, davalı-karşı davacı kadının iştirak nafakasının arttırılması talebinin kısmen kabulü ile 150,00 TL iştirak nafakasının aylık 300,00 TL'ye yükseltilmesine hükmedilmiştir....
Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, hüküm yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, diğer yönlerden ise onanmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde bozma gereği yerine getirilmeyerek davacı kadının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
DAVA TÜRÜ : Tazminat-Yoksulluk Nafakasının Arttırılması-Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından manevi tazminat, yoksulluk nafakasının kaldırılması davasında vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı-davalı kadın boşanma davasından sonra maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasının artırılmasını talep etmiş; davalı-davacı erkek ise birleşen dava ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından kadın lehine maddi ve manevi tazminata ve yoksulluk nafakasının arttırılmasına karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2014 NUMARASI : 2014/176-2014/604 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; tarafların Zonguldak 1.Aile Mahkemesinin 2012/333 Esas- 2012/741 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma neticesinde davacı için aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına, küçük Kadirhan için de aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafakaların yetersiz olduğunu, davacı için aylık 200 TL olan yoksulluk nafakasının aylık 400TL'ye Küçük Kadirhan için 150,00 TL olan iştirak nafakasının aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir....
Davalı- birleşen dosya davacı vekili; davacı birleşen dosya davalısının sigortalı ve sabit gelir getiren bir işte çalıştığını, yoksulluk nafakasına ihtiyacının olmadığını, müvekkilinin ise zaman zaman işsiz kaldığını, kirada oturduğunu, bir kızının daha olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının indirilmesini talep ederek asıl davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin asıl davanın kısmen kabulü ile; müşterek çocuk Nilay için hükmedilen aylık 200 TL iştirak nafakasının aylık 300 TL'ye, kadın için hükmedilen yoksulluk nafakasının ise aylık 225 TL'ye yükseltilmesine; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve iştirak nafakasının indirilmesine ilişkin davanın ise kanıtlanamadığından reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı birleşen dosya davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk Nafakasının Arttırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 04.11.2009 (Çrş.)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/01/2015 NUMARASI : 2014/726-2015/70 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; nafakanın yetersiz olduğunu belirterek, aylık 150.- TL olan yoksulluk nafakasının 800 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davacı için yoksulluk nafakasının 450 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....