TMK nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi yada kaldırılması isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi icap eder. Davacı, yukarıdaki yasa hükmü gereğince davalı ...'in yoksulluğunun son bulduğu iddiasıyla nafakanın kaldırılmasını,mümkün olmadığı takdirde aylık 100-TL'ye indirilmesi talebine istemektedir.Bu durumda,öncelikle yoksulluk kavramı üzerinde durmak gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da belirtildiği gibi yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir....
Dava; yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. TMK'nın 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; tarafların Ankara 4....
Davacının istinaf talebinin incelenmesinde; Türk Medeni Kanunu'nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların malî durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde, nafaka miktarının değiştirilmesi isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; taraflar arasında Ankara Batı 2. Aile Mahkemesi'nin 2016/713 E 2017/1025 K sayılı boşanma davasının görüldüğü, bu davanın istinaf incelemesi sonucu Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi'nin 2019/156 E 2020/711 K sayılı 16/07/2020 tarihli kararı ile kadın lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, bu kararın Yargıtay 2....
DAVA TÜRÜ :Nafaka-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadının birleşen davası, yoksulluk nafakası ve birleşen davadaki vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
YHGK nun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E 235 K sayılı kararıyla nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka (fark) miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme hüküm altına alınan her bir nafaka için ayrı ayrı yapılır. İlk derece mahkemesince ortak çocuklar 2012 d.lu Asya ve Bilge için önceden hükmedilen her bir çocuk için aylık 750 TL iştirak nafakasının aylık 400 TL'ye indirilmesi talebinin reddine, tesis edilmiş olan iştirak nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında dava tarihinden itibaren arttırılmasına, davalı T3 için tesis edilmiş olan 750,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi ile belirlenmiş olan nafakanın 600,00 TL'ye indirilmesine, tesis edilmiş olan yoksulluk nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında dava tarihinden itibaren arttırılmasına karar verilmiştir....
YHGK nun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E 235 K sayılı kararıyla nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka (fark) miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme hüküm altına alınan her bir nafaka için ayrı ayrı yapılır. İlk derece mahkemesince ortak çocuklar 2012 d.lu Asya ve Bilge için önceden hükmedilen her bir çocuk için aylık 750 TL iştirak nafakasının aylık 400 TL'ye indirilmesi talebinin reddine, tesis edilmiş olan iştirak nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında dava tarihinden itibaren arttırılmasına, davalı T3 için tesis edilmiş olan 750,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi ile belirlenmiş olan nafakanın 600,00 TL'ye indirilmesine, tesis edilmiş olan yoksulluk nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında dava tarihinden itibaren arttırılmasına karar verilmiştir....
Mahkemece, davalının dosyaya yansıyan belgelere göre hayat standartlarının yüksek olduğu, genç yaşta boşandığı, boşanmadan sonra 12 yıllık süre içerisinde kendisine iş imkanı bulabilecek konumda olduğu,bu haliyle hayatını idame ettirmesi için davacıdan almış olduğu yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmaması gerektiğinden bahisle davanın kabulü ile; İstanbul 1.Aile Mahkemesi'nin 2004/974 Esas 2007/85 Karar sayılı 20.02.2007 tarihli kararı ile aylık 400 TL olarak belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş,hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir. TMK. nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir....
Dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça yoksulluk nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TMK'nın 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi yada kaldırılması isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Davacı, yukarıdaki yasa hükmü gereğince davalının babasından kalan yetim maaşını almaya başladığı ve yoksulluğunun son bulduğu iddiasıyla yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Bu durumda, öncelikle yoksulluk kavramı üzerinde durmak gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırılması-Velayetin ve :Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından davacı-davalı (kadın)'ın kabul edilen nafaka artırımı davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 11.09.2013 günü temyiz eden davalı karşı davacı ... vekili Av. ... ve karşı taraf davacı karşı davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Lüzum üzeri davalı karşı davacı ... vekili Av. .....ndan soruldu: "Biz kurulan hükmün sadece nafaka artırımı ile ilgili bölümünü temyiz ettik diğer yönlerden temyizimiz yoktur, temyiz dilekçemizi bu şekilde açıklıyoruz" dedi. Beyanı okundu....
Hal böyle iken davacı-davalı erkeğin ağır kusurlu kabul edilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir 2- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK m. 175). Tam kusurlu kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilemez. O halde, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.09.2018 (Pzt.)...