Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

edilen yoksulluk nafakasının kaldırımasına, aksi takdirde aylık 100 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep ederek dava açmıştır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile Şişli 1. Aile Mahkemesinin 2010/190 esas 2011/360 karar sayılı ilamıyla boşandıklarını, protokol hükümleri uyarınca davalı eş lehine aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk lehine 2.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ayrıca davalı adına 500,00 TL ek kredi kartı ödemesi yaptığını, emekli olduğunu, gelirinin azaldığını, yeniden evlendiğini, nafakanın gelirine oranla yüksek kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının 500,00 TL’ye, iştirak nafakasının 1.000,00 TL’ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Tüm bu veriler ışığında; davacının, boşanma protokolü ile davalı lehine yoksulluk nafakası ödemeyi, yine nafakanın her yıl %15 oranında arttarılmasını kabul ettiği, daha sonra nafaka giderlerini ödeyemeyecek hale geldiğini belirterek nafakanın kaldırılmasını, aksi takdirde indirilmesini, yine artış oranının %5 olarak belirlenmesini istediği, bu istemin haklılığı, hakkaniyet ve ahde vefa ilkesine uyarlığı yönünde başkaca bir iddia ve delil bulunmadığı, böylece yoksulluk nafakasının ulaştığı miktar itibariyle öngörülemeyen, katlanılamaz nitelikte olmadığı, dolayısı ile uyarlama koşullarının oluşmadığı, başlangıçtaki dengenin gözetilmesi gerektiği, ileriki zamanlarda gerçekleşen duruma göre uyarlama yapılabileceği de tabii bulunmasına göre davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması/aksi takdirde indirilmesi davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, nafakanın takdir edildiği boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir....

    Bu haliyle davalının yoksulluk nafakası artış miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 1 nolu bendinin yoksulluk nafakasına ilişkin kısmının kaldırılmasına, boşanma davasında takdir edilen aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL artırılarak dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Aile mahkemesinin kararı ile boşandıkları, boşanma kararı ile davalı lehine aylık 1.000,00.TL yoksulluk nafakası bağlandığı ve bu nafakaya her yıl ÜFE-TÜFE oranında artış uygulandığı, davalının Proje Plan Mim. İnş. Tic. İhr. Ltd. Şti....

    sürerek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, aksi kanaate varılması halinde 100 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Ancak,boşanmadan sonra talep edilemeyeceğine ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 175.maddesi ve devamı hükümlerine göre nafaka talep edilen tarihte nafaka alacaklısının yasanın öngördüğü şartları taşıması halinde mahkemece, yoksulluk nafakasına hükmedilebilecektir. Başka bir deyişle, boşanma davası sonrasında yoksulluk nafakası isteme hakkını kaybetmemiş davacı (nafaka alacaklısı) aynı yasa 178.maddesi hükmü gereğince bir yıl içerisinde boşanmadan ayrı olarak açacağı dava ile yoksulluk nafakası isteyebilecektir....

        Bu nedenle davacı kadına takdir edilen yoksulluk nafakasının TÜİK tarafından belirlenen yıllık Üfe oranı üzerinden artışı gerekir. İlk Derece Mahkemesince artırım miktarı yetersiz bulunarak davacının istinafının kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının yıllık ÜFE artış oranına göre 1000 TL ye çıkarılmasına karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olan yoksulluk nafakasının özünde, ahlâki değerler ve sosyal dayanışma düşüncesi yer almaktadır. Yoksulluk nafakasının amacı nafaka alacaklısını zenginleştirmek değildir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünülmüştür. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması gerekmektedir. İtiraz konusu kuralda, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşen eşi korumak için diğer eşin, koşulları bulunduğu sürece, herhangi bir süre sınırı olmaksızın yoksulluk nafakası vermesi düzenlenmiş olup bu yükümlülüğün sosyal hukuk devleti ilkesinin gereği olarak getirildiği kuşkusuzdur....

          UYAP Entegrasyonu