Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu yasal hüküm gereğince iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre, nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalı ile 2008 yılında boşandıkları ve boşanma kararı ile aylık 300,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, ancak davalının başkası ile fiilen evli olarak yaşadığı bu birliktelikten 25.03.2011 tarihinde çocuğu olduğu; yoksulluk nafakasının kaldırılması ile dava tarihinden geriye doğru ödenen bir yıllık nafakanın tahsili istenilmiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak şartıyla geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir" hükmü getirilmiştir. T.M.K.'...

      Yoksulluk nafakası boşanma sırasında istenilmişse, boşanmaya karar verilen hükümde yoksulluk nafakası da karar altına alınacaktır. Bu durumda, yoksulluk nafakası ödemelerinin başlangıç tarihi de boşanma hükmünün kesinleştiği tarih olacaktır. Boşanma davasının kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakası davası açılması halinde yoksulluk nafakasının başlangıcı davanın açıldığı tarihtir. TMK 175.maddesinde, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak şartıyla geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir, hükmü getirilmiştir. Yoksulluğun hukuksal kavramı anılan madde ile tanımlanmamış ise de, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1988 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi yeme, içme barınma, sağlık, ulaşım kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir....

        Davalı; açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, karşı davada; davacı/karşı davalı kadının boşanma davasından hemen sonra YKM mağazasında çalışmaya başladığı halde nafaka almaya devam ettiğini, davalının şu anda maddi durumunun kendisinden çok daha iyi olduğunu iddia ederek, davacı/karşı davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davacı/karşı davalı tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, davacı/karşı davalı ...'...

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde, boşanma kararı ile birlikte davalı kadına 400 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk için 200 TL iştirak nafakasına karar verildiğini, davacının askerden geldiğini, işlerinin bozulduğunu, asgari ücretle çalıştığını, yeniden evlendiğini belirterek, iştirak ve yoksulluk nafakalarının kaldırılmasını, olmadığında 100'er TL'ye indirilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevabında davalının asgari ücretle çalıştığı işten ayrıldığını, geliri olmadığını beyan etmiştir.Mahkemece; iştirak nafakasının kaldırılma talebinin reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılma talebinin kabulü ile 400 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.Taraflar arasında görülen boşanma davasında davalı kadının işsiz, davacının ise Ltd....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince anlaşmalı boşanma davası sırasında tarafların nafaka miktarını serbestçe kararlaştırarak boşandıkları, boşanma hükmünün üzerinden 1 yıl bile geçmediği, geçen süre içerisinde davacının gelirinde yüksek artış meydana geldiği,davalı ve çocukların giderlerinde de olağanüstü artışlar olduğunu bu nedenle nafakanın kaldırılması yada azaltılması için gerekli şartların bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalıya boşanma ilamı ile 250,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, davalının çalışmaya başladığını ve yoksulluğunun ortadan kalktığını ileri sürerek, boşanma kararı ile birlikte hükmedilen 250,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasını veya indirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; çalışmaya başlamış olmasının nafakanın kaldırılmasını gerektirmediğini ve yoksulluğunun devam ettiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini telep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; davalıya boşanma ilamı ile 350,00-TL yoksulluk nafakası bağlandığını,yoksulluk nafakası alacaklısı davalının babasından dolayı maaş almaya başladığını, elde ettiği gelirin nafaka borçlusu davacıdan daha fazla olduğunu ve yoksulluğun kalktığını ileri sürerek boşanma kararı ile birlikte hükmedilen 350,00-TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....

                Bu doğrultuda; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Açıklanan nedenlerle, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı yararına takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının uygun olduğu kanaatine varıldığından davacı tarafın istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir.Somut olayda, yaklaşık 13 yıl önce hükmedilen yoksulluk nafakasının, paranın satın alma gücünü yitirmesi nedeniyle artırılması talep edilmektedir. Geçen süreçte, ülkemizde seyreden yüksek enflasyon nedeniyle, paranın satın alma gücünün azaldığı ve en azından değerinin düştüğü bir gerçektir. Mahkemece, yoksulluk şartlarının halen devam ettiğinin tespit edilmiş olmasına göre, nafakanın tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak; hakkaniyete uygun arttırılması gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu