Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hükmedilmesinin doğru olduğu düşünülse dahi hükmedilen nafaka miktarının yine de fahiş olduğunu, BAM kararı ile hükmedilen 500,00....

takdir olunan tedbir nafakasının kararın kesinleşmesiyle birlikte ve aylık 400- TL olacak şekilde İŞTİRAK NAFAKASI olarak davalı-karşı davacıdan alınarak velayeten davacı-karşı davalıya verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, Davacı-karşı davalının maddi-manevi tazminat talebinin REDDİNE, Davalı-karşı davacının davasının KABULÜNE; tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 166/1'inci maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Davalı-karşı davacının velayet, nafaka, maddi ve manevi tazminat taleplerinin REDDİNE," karar verilmiştir....

BOŞANMAYOKSULLUK NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 143 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "boşanma" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; K......

    Tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma, davalının ödeme gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, mahkemece davacı kadın lehine takdir edilen tedbir nafakası miktarının yerinde olduğu anlaşıldığından, tarafların nafaka miktarı yönünden istinaf başvurularının reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- KDZ....

    Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ekonomik durumları hakkaniyet gereğince belirlenen nafaka miktarı yüksektir. İlk derece mahkemesince TMK 197 madde kapsamında değerlendirilip karara bağlanması gerekirken yanlış gerekçeyle yüksek miktarda nafakaya karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu hali ile davalı tarafın gerekçe ve nafaka miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının tümden kaldırılmasına, TMK 197 madde kapsamında yasal şartlar oluşmakla davacı kadının önlem nafakası davasının kısmen kabulü ile dava tarihi olan 13.01.2020 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL önlem nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Avukatlık Kanunun 9/1 madde gereğince nafaka davalarında reddedilen kısım için vekalet ücretine hükmedilemez. Davalı tarafın davanın reddedilen kısmı üzerinden vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Davacı taraf dava dilekçesinde nafaka talebi için yıllık artış oranı talep etmemiş olup yargılama sırasında talep edilmeyen yıllık artış oranı talebi istinaf incelemesi sırasında talep edilemeyeceğinden davacının yıllık artış oranına yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    TMK 331. madde uyarınca; durumun değişmesi halinde hâkim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır. TMK 182/2. madde uyarınca; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan nafaka belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Nafaka takdir edilirken enflasyon oranındaki artışın yanında çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları da gözönünde bulundurulmalıdır. Nafaka artırım davasının açılması, belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir....

    Kimlik numaralı NEHİR ÖMEROĞLU'nun velayetlerinin davalı BABAYA VERİLMESİNE, Velayeti babaya verilen küçükler ile anne arasında ŞAHSİ MÜNASEBET KURULMASINA, Müşterek çocuklar Tuna İlkay Ömeroğlu için aylık 150,00- TL ve Nehir Ömeroğlu için aylık 150,00- TL olmak üzere toplam 300,00- TL TEDBİR NAFAKASININ dava tarihinden itibaren; kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere İŞTİRAK NAFAKASI olarak davacı anneden alınarak çocuklara velayeten davalı babaya verilmesine, Kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 300,00- TL TEDBİR NAFAKASININ dava tarihinden itibaren; kararın kesinleşmesinden itibaren de YOKSULLUK NAFAKASI olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının Maddi Tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE; 10.000,00- TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, Davacının Manevi Tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 15.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin...

    B-TEDBİR ve YOKSULLUK NAFAKASI ( 4721 s. TMK m. 175 ) TALEBİ BAKIMDAN: 4721 s. TMK’ nun 175. maddesinde; “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.” şeklinde hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; dosya arasında bulunan tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile ilgili yapılan araştırma yazıları değerlendirildiğinde, yoksulluk nafakasının amacının zorunlu gereksinimlerini karşılayarak yoksulluktan kurtarmak olduğu ve geliri yetersiz olanın alabileceği göz önüne alındığında tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmaları ile UYAP sistemi üzerinden yapılan SGK sorgusunda davacının fiili olarak çalıştığı, davalının ise fiili çalışmasının bulunmadığı tespit edildiğinden davacının nafaka taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir. C-MADDİ TAZMİNAT ( 4721 s. TMK m. 174/1. ) TALEBİ BAKIMDAN: 4721 s....

    Bu durum sadece nafaka miktarının takdirinde etkili olabilir. Davacı kadının gelirinin bulunması ona tedbir nafakası bağlanmasını engelleyici bir hal değildir. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir (TMK. Md. 4). Hâkim, eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesini ayrı yaşamaları hâlinde de korunması gerektiğini gözetmelidir. 1- Davacı tarafın istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yerel mahkemelerce verilen kararlar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Ancak; yerel mahkeme tarafından hükmün verildiği 19/09/2019 tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde; "Miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir." hükmü mevcuttur....

    UYAP Entegrasyonu