Aile Mahkemesi'nin 2016/318 esas 2018/26 karar sayılı ilamı ile Yargıtay bozma ilamı da dikkate alınarak çocuk için 325,00 TL nafaka ve T1 için 400,00 TL olmasına karar verilerek toplam nafaka miktarının 775,00 TL olduğunun, ilam tarihinden itibaren nafaka bedelinin 775,00 TL olarak hesaplandığının, daha sonra davalı borçlu tarafından davalı ve dava dışı müşterek çocuk Onur aleyhine yardım ve yoksulluk nafakasının kaldırılması için Gebze 2....
Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz. Borçlu itirazını varit gösterecek hiçbir belge ibraz edemezse icra mahkemesi itirazın kaldırılmasına karar verir. İtiraz birinci fıkrada gösterilen senet veya makbuz yahut belgeye müstenit ise itirazın kaldırılması talebi reddolunur" hükmünü içermektedir. Öte yandan İİK.nın 68/son maddesinin ilk cümlesinde; "İtirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine tazminata mahkum edilir" hükmü düzenlenmiştir. Yerleşik Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere; takip öncesine ait yapılan ödemelerde hükmolunan aylık nafaka miktarı ve bu miktarın katları şeklinde ödemelerin görünmesi halinde, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olarak yapıldığına dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin hakkaniyet kuralları gereğince nafaka borcundan mahsubu gerekmektedir....
Mahkemenin 28.05.2013 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüne, yoksulluk nafakasının aylık 150 TL'ye indirilmesine karar verilmiştir. Tarafların temyizi üzerine karar, Dairemizce 12.02.2014 tarihinde düzeltilerek onanmıştır. Davacı vekilinin karar düzeltme istemi, Dairemizce 09.06.2014 tarihinde kabul edilerek düzeltilerek onama kararının kaldırılarak hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkeme, 2015/452 Esas ve 2015/613 Karar sayılı ve 13.10.2015 tarihli ilamı ile Dairemiz bozma kararına uyarak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar vermiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davalı kadın lehine olan aylık 400,00 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
Asıl dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince davalı karşı davacı T1 lehine hükmolunan aylık 700,00 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, sübut bulmayan karşı davanın reddine karar verilmiştir. TMK 176.madde gereğince " ...İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Tarafların malî durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hâllerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
İştirak nafakasının miktarı tayin edilirken müşterek çocuğun ihtiyaçları yanında nafaka yükümlüsünün gelir durumununda dikkata alınması gerekir. Durumun değişmesi halinde nafaka miktarı yeniden belirleneceği gibi, kaldırılabilir de. Somut olayda, ... 2.Aile Mahkemesinin 2006/465 Esas-2007/301 sayılı kararı ile tarafların müşterek çocukları ... Loran'ın velayetinin anneye verildiği ve çocuk için dava tarihi 19.04.2006 tarihinden başlamak üzere aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hüküm kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 27.10.2008 tarihli kararı ile onanarak kesinleşmiştir. Davacı baba, açtığı bu dava ile ekonomik güçlük içinde olduğu ve işsiz olduğunu ileri sürerek 500,00 TL tedbir nafakasının kaldırılmasını istemiştir. Önceki nafakanın hükmedildiği tarih ile bu dava tarihi arasında geçen sürede çocuğun yaşı ve ihtiyaçları arttığı gibi, paranın değeri de değişmiştir....
-TL yatırmak suretiyle hükmolunan nafaka borcunun fazlasıyla ödendiğini, yine devam eden aylara ait nafaka tutarı da davacının kabulünde olduğu üzere asilin banka hesabına muntazam bir biçimde ödeme günü aksatılmadan yatırıldığını, davacı vekilinin ödemenin takipten sonra olduğu iddiası ile icra masrafı ve vekalet ücreti talebinde bulunmasının iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, nafaka ara kararına dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibinde itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. İİK'nun 68/1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması, mümkün olmadığı taktirde indirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, yoksulluk nafakasının kaldırılması isteminin reddine, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 600 TL'ye düşürülmesine karar verildiği, karara ilişkin davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
GEREKÇE: Ara kararı ile hükmedilen tedbir nafakasının tahsili için başlatılan örnek 7 genel haciz yoluyla takipte borçlu vekili süresinde icra müdürlüğüne başvurarak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiş olup devamında tedbir nafakasının miktarının mahkeme tarafından 1.200,00 TL den 800,00 TL ye düşürüldüğünü , birikmiş nafakanın alacaklının banka hesabına yatırıldığını, birikmiş nafaka borçlarının bulunmadığını, borcun tamamına , faiz oranına , işlemiş faiz ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, beyan etmiştir. Bunun üzerine alacaklı vekili tarafından itirazın kaldırılması talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince ara karar ile yetki itirazı reddedilmiş esas karar ile de, Davanın Kısmen Kabulü ile Hatay İcra Müdürlüğünün 2020/30152 E.sayılı dosyasındaki itirazın 7.200 TL asıl alacak ve 308,91 Tl faiz yönünden kaldırılmasına, karar verilmiştir. Bunun üzerine borçlu vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Aylık nafaka alacağı ile ilgili mahkemeden verilmiş bulunan tedbir kararı mahkemece kaldırıldığı için alacaklının icra takibine dayanak aldığı ilam doğrultusunda takibe devam edebilmesi söz konusudur ve ilk takip talebinde de alacaklının cari nafaka talebi bulunmaktadır. Bu nedenlerle alacaklı vekilinin 18.4.2002 tarihli talebi doğrultusunda gönderilen icra emrinin borçluya tebliğ edilmemiş olmasının suçun oluşumu bakımından sonuç doğurucu bir etkisi bulunmamaktadır. Alacaklının ilk takip talebine göre sürdürülmesi gereken icra takibinde cari nafaka alacağı talebi de bulunduğuna göre, şikayet konusu ettiği 9-10 2002 ayları nafakasının süresinde ve eksiksiz olarak ödenmemesi durumunda İİK.nun 344. maddesine göre şikayet hakkı bulunmaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; takdir edilen nafaka miktarının düşük olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve günün ekonomik koşullarına uygun nafaka takdir edilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, tedbir nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dosya kapsamı ve davacının istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; öncelikle, dava konusu tedbir nafakasının dayanağı olan KDZ....