Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ayrılıp iki ay kiralık evde yaşadığını, bu dönemde davacıdan para almadığını, sonrada bu evden ayrılıp babasının evine yerleştiğini, davacının çocuğunun da tüm masraflarını karşıladığını belirterek yoksulluk nafakası ve kira yardımının kaldırılmasına, aksi halde nafaka miktarının indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/609 KARAR NO : 2021/563 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/1 ESAS - 2020/513 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Rize Aile Mahkemesinin 2015/179- 2016/18 E-K sayılı ilamıyla boşandıklarını, müşterek çocukların velayetinin müvekkiline verildiğini, davalı lehine ise nafakaya hükmedildiğini, müvekkilinin bugüne kadar hükmedilen nafakayı düzenli şekilde ödediğini, davalının boşanma tarihinden sonra çalışmaya başladığını, düzenli iş ve gelirinin olduğunu belirterek; hükmedilen nafakanın kaldırılmasına, yargılama masraflarının davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini...

Nitekim, taraflar arasında yapılan protokol ile ödenecek nafaka miktarı kararlaştırılmış ve bu anlaşma, boşanma davasında, mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun bulunmuş verilen karar 23.12.2014 tarihinde temyiz edilmeden kesinleşmiştir. Nafaka iradının arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. Ancak, sözleşme ile kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmış olan iradın, yasada aranan şartlar gerçekleşmeden tamamen kaldırılmasını ya da indirilmesini istemek hakkın kötüye kullanılması mahiyetindedir....

Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK m.330/1) TMK nun 331.maddesine göre, durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda ortak çocuğun ihtiyaçları ve eğitim durumu ile nafaka alacaklısı ve nafaka yükümlüsünün gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde, nafakaların paranın alım gücü orarında TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması yoluna gidilerek taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

Bu haliyle davacı kadının nafaka miktarına ve yıllık artış oranı belirlenmesine yönelik istinaf talebinin reddine, davalı erkeğin nafaka miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile, Fatih 1. Aile Mahkemesinin 2010/288 Esas, 2010/564 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Duru Su için belirlenen aylık 300,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı kadının nafaka miktarına ve yıllık artış oranı belirlenmesine yönelik istinaf talebinin REDDİNE, davalı erkeğin nafaka miktarına yönelik istinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, -Davanın KISMEN KABULÜ ile, Fatih 1....

Dava; nafaka (yoksulluk nafakasının kaldırılması) istemine ilişkindir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yerel mahkemelerce verilen kararlar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Ancak; yerel mahkeme tarafından hükmün verildiği 10/10/2019 tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde; "Miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir." hükmü mevcuttur....

Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; müşterek çocuklar için hükmedilen aylık 1.000'er TL iştirak nafakasına ilişkin ilamın kesinleşme tarihinin 05/01/2018 olduğu, bu davanın 11/12/2018 tarihinde açıldığı, nafaka karar tarihi ile dava tarihi arasında geçen süre, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, çocukların yaşı ve ihtiyaçları, paranın satın alma ve davalının ödeme gücü, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, mahkemece nafakada yapılan artırım miktarının yerinde ve yeterli olduğu anlaşıldığından, davacının nafaka miktar artışı yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

Nafaka ilamındaki ÜFE olarak belirlenen yıllık artış oranının TÜFE olarak değiştirilmesi istemi yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; nafakanın ve yıllık artış oranının anlaşmalı boşanma kararı ile belirlendiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna, nafaka kesinleşmesinden itibaren bir yıl sonra başlayan yıllık artış oranının uygulanmasına, nafakanın ulaştığı miktara, yerleşik Yargıtay kararları uyarınca benimsenen artış oranının ÜFE olmasına göre bu talep yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı kanaati ile, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Kocaeli 5.Aile Mahkemesi 2021/210....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/177 KARAR NO : 2021/176 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/11/2020 NUMARASI : 2020/94 ESAS - 2020/461 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA ARTIRIMI KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Rize Aile Mahkemesi'nin 2012/382 esas 2013/392 karar sayılı kararı ile boşandıklarını, dava sonunda 300,00.-TL yoksulluk, müşterek çocuk için ise 200,00.-TL nafaka bağlanmasına karar verildiğini, 8 yıl öncesinde hükmedilen nafaka miktarının yetersiz kaldığını, kendisinin ev hanımı olduğunu, evin giderleri, faturalar, müşterek çocuğun giderlerini karşılamayacak hale geldiğini belirterek, 300,00.-TL tutarındaki yoksulluk nafakasının 1.000,00.-TL, çocuk için hükmedilen aylık 200,00....

-TL tutarında kredi ödemesi yaptığını, aradan geçen zaman zarfında takdir edilen nafaka miktarının yetersiz kaldığını belirterek, 600,00.-TL nafaka miktarının 1.200,00.-TL daha arttırılarak 1.800,00.-TL'ye çıkartılmasına, takdir edilen nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının nafaka arttırım talebi yıllık ÜFE oranında olması talebinin hakkaniyete aykırı ve haksız bir talep olduğunu, davalının her ne kadar nafaka dışında müşterek çocuğa her hangi bir katkısı olmadığını iddia etse de, kendisinin nafaka dışında ayda 2- 3 kez müşterek çocuğuna 200,00.-TL - 300,00.-TL arasında değişen okul harçlığı verdiğini, fiilen ödediği nafaka miktarının aylık 800- 900.-TL olduğunu, kendisinin kirada otururken davacının aldığı ev için aylık kredi ödemesi yaptığını, davacının iddia ettiğinin aksine maaşının 6.200,00.-TL olduğunu, maaşının döner sermaye ödemesi ile birlikte aylık 9.000,00....

UYAP Entegrasyonu