Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar yerel mahkemece davacının nafakanın azaltılması davasında nafaka artış oranının değiştirilmesine yönelik bir talebinin bulunmamasına rağmen, HMK'nun 26.md.sinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi dikkate alınmadan, mahkemece kendiliğinden, nafaka miktarının her yıl Ocak ayında %10 oranında artırılmasına karar verilmiş ise de; günümüzün ekonomik koşulları dikkate alındığında davacının lehine, davalı kadının ise aleyhine sonuç doğurduğu ancak, davacı kadının buna yönelik bir istinafının bulunmadığı, değişen ekonomik koşullara göre de, tarafların ileride nafaka miktarı konusunda artırma veya indirme davaları açabilecekleri dikkate alınarak bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Kocaeli 2....

(TMK.182/2) TMK'nun 331. maddesi uyarınca; “durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.” Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba, durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdür. (TMK m. 328/2) Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, müşterek çocuğun ihtiyaç ve giderleri, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında nafaka artış miktarının yerinde olduğu değerlendirildiğinden istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/568 KARAR NO : 2022/550 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAKFIKEBİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2021 NUMARASI : 2020/583 ESAS - 2021/725 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI-AZALTILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki Tonya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/40 Esas sayılı dosyası üzerinden dava tarihi olan 02/05/2018 tarihinden itibaren aylık 750,00....

(Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka artırım miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan davalının istinaf dilekçesinin reddine, HMK 348/2.madde gereğince davacının katılma yoluyla istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararı kesin olduğundan davalının istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2- Davacının katılma yoluyla istinaf talebinin REDDİNE, 3- İstinaf peşin harçlarının istek halinde taraflara İADESİNE, 4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2017 NUMARASI : 2016/845 ESAS, 2017/437 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA(YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI) KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan, dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların Tekirdağ Aile Mahkemesinin 2013/463 Esas, 2013/572 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, bu karar ile birlikte davalı lehine aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının yüksek kira geliri ve taşınmazı olduğunu, kendisinin borç içinde bulunduğunu beyanla nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla, müvekkili lehine kaldırılarak nafakanın tamamen kaldırılmasını olmadığı takdirde düşürülmesine karar verilmesini istemiştir....

Her ne kadar davalı erkek tarafından yerel mahkeme kararına karşı nafaka artırım kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede, yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde; yerel mahkemece tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları, müşterek çocuğun sağlık durumu, yaşı ve ihtiyaçları, paranın satın alma gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında velayeti davacı annede olan müşterek çocuk yararına ödenmekte olan iştirak nafakasının aylık 1.500 TL'den 2.250 TL ye yükseltilmesine karar verilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gibi, hükmedilen nafaka artırım miktarının yerinde olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Kocaeli 3....

Davacı vekili, belirlenen nafaka miktarının az olması yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı erkek vekili, kararda belirtilen harç miktarının yanlış hesap edilerek fazla harca hükmedilmesi, davanın kabulüne karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK'nın 341/2 " Miktar veya değeri 4.400,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, kabul edilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan davalının istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 328/1. maddesi gereğince; ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. (TMK.182/2) TMK'nun 331. maddesi uyarınca; “durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.”...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2021 NUMARASI : 2020/523 ESAS, 2021/1170 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2017 yılında anlaşmalı olarak boşandıklarını, davalı için aylık 1.000 TL, çocuk için aylık 2.500 TL nafakaya hükmedildiğini, davalının ölen babasından aylık almaya başladığını, müvekkilinin 3 aydır bağlanan işsizlik maaşıyla geçimini iademe ettirmeye çalıştığını, ayrıca krediyle aldığı ev için aylık 3.250 TL kredi ödediğini, davalı için hükmedilen nafakanın kaldırılmasını mahkeme aksi kanaatte ise 250 TL'ye indirilmesini ve çocuk için nafakanın 1.000 TL'ye azaltılmasına...

karşılamasının imkansız olduğunu, davalı babanın tır şoförlüğü yaptığını, 5.000- 6.000 TL ortalama aylık geliri olduğunu, davalının ödediği nafaka dışında başkaca bir katkı sağlamadığını, bu nedenlerle çocuk için bağlanan 250 TL iştirak nafakasının 1.250 TL'ye çıkartılmasına ve her yıl TEFE TÜFE oranında artırım yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

TMK'nun 331. maddesi gereğince durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre, mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamalarına göre; nafaka alacaklısı ile nafaka yükümlüsünün gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; nafaka TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

UYAP Entegrasyonu