Buna göre, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafaka, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile şartları oluştuğu takdirde artırılabilir veya azaltılabilir. Aksi düşünce “güven” ilkesine aykırı düşer. Zira, davalının (nafaka alacaklısının) sözleşme (protokol) ile elde ettiği “statü”ye beslediği güven, davacının (nafaka yükümlüsünün) sosyal ve ekonomik durumunun bu özel statüyü koruyacak seviyeden daha aşağı düşmediği (kötüleşmediği) veya hakkaniyet bunu gerektirmediği sürece sarsılıp boşa çıkarılamaz. Bunun gibi sırf boşanmayı sağlayabilmek için, bilerek ve isteyerek mali gücünün üzerinde bir yükümlülüğü protokolle üstlenen kişinin, sonradan bu yükümlülüğün kaldırılması ya da azaltılması yönünde talepte bulunması da iyiniyet, doğruluk-dürüstlük ve sözleşmeye bağlılık ilkeleri ile bağdaşmaz. Çünkü kendi kusuru (basiretsizliği vb.) ile mali imkânlarını zorlayan tarafın TMK. nun 2.maddesinden yararlanması sözkonusu olamaz....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2019/111 ESAS, 2020/421 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI- NAFAKANIN AZALTILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı/k.davalı kadın vekili ve davalı/k.davacı erkek vekili tarafından katılma yolu ile istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya 2.Aile Mahkemesinin 2016/612 E.- 2017/602 K. sayılı dosyası ile aylık 500 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, davalının şirketinin olduğunu, inşaat mühendisliği yaptığını, ekonomik gelirinin hayli yüksek olduğunu, aylık gelirinin 30 bin lira olduğunu, kendisinin hiçbir gelirinin olmadığını, herhangi bir işte çalışmadığını, nafakaya ihtiyacının olduğunu, devam eden nafakasının 1.000 TL'ye çıkartılmasına...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2021 NUMARASI : 2019/259 ESAS, 2021/28 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı lehine hükmedilen aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise yoksulluk nafakasında hakkaniyet indirimi yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14.03.2023 NUMARASI : 2021/1750 ESAS, 2023/440 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI-YOKSULLUK KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı-davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/533 Esas, 2007/438 Karar sayılı dosyası ile 29.07.2007 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını, müvekkiline davalı tarafından aylık 150,00 TL nafaka ödenmesine karar verildiğini, taraflar arasındaki boşanma kararının üzerinden 14 yıl geçtiğini, müvekkili adına bağlanan yoksulluk nafakasının büyük ölçüde değer kaybettiğini belirterek davanın kabulüne, müvekkili adına ödenen aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 3.000,00 TL olmasına, yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE artış oranına göre arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07.12.2022 NUMARASI : 2022/518 ESAS, 2022/825 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı erkek 12.10.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 5.Aile Mahkemesinin 2018/161 Esas, 2019/544 Karar sayılı ilamı ile aleyhine aylık 1.400,00 TL iştirak nafakası ödemesi yönünde karar verildiğini, bu kararın verildiği tarih itibariyle adına kayıtlı şirket olduğunu, ancak şirketin iflas ettiğini, o dönemde aleyhine açılan nafaka artırım davasına şirket tasfiye süresinde olduğu için cevap veremediğini, gıyabında nafaka belirlendiğini, hali hazıra belirlenen bu nafakayı ödeyecek...
(Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " uyarınca hüküm, her bir çocuk yönünden kabul edilen yıllık nafaka artış miktarı itibariyle kesin nitelikte olduğundan istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İlk derece mahkemesi kararı kesin olduğundan istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2- İstinaf peşin harcının istek halinde yatırana İADESİNE, 3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....
Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Davacının tanıklarının anlatımları ve toplanan delillere göre, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu, nafakanın niteliği, müşterek çocutların yaşları, ihtiyaçları, aradan geçen süre ve davacı annenin de katkısı nazara alındığında, artırılan iştirak nafakası miktarının hakkaniye uygun olduğu kanaatine varıldığından istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1072 KARAR NO : 2023/757 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GEREDE ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 23/11/2021 NUMARASI : 2020/184 ESAS, 2021/376 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı ile Ankara 2. Aile Mahkemesinin 2009/21 E.-1440 K. sayılı ilamı ile boşanmalarına ve aylık 10 TL yoksulluk nafakası ödenmesine karar verildiğini, yine Ankara 10....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : NAFAKANIN ARTTIRILMASI -KARAR- Dava, nafakanın arttırılması isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 3.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 16.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu doğrultuda; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Açıklanan nedenlerle, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı yararına takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının uygun olduğu kanaatine varıldığından, davalı tarafın istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....