Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının bekçi olduğunu, maddi durumunun gayet iyi olduğunu, davacının, evinin kira olmadığını, davacının ailesinin ihtiyaçlarını davacının karşılamadığını, müvekkilinin yoksulluk durumunun kalkmadığını, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, aradan geçen süre göz önüne alınınca hükmedilen nafaka miktarlarının yetersiz olduğunu davacı karşı davalının açmış olduğu nafakanın kaldırılması davasının reddine, karşı davalarının kabulüne, müşterek çocuk lehine hükmedilen nafakanın 750 TL, davalı kadın için hükmedilen nafakanın 750 TL'ye çıkartılmasına ve takdir edilecek iştirak ve yoksulluk nafaka miktarlarının gelecek yıllara ilişkin olarak her yıl belirlenen TÜİK verilerine göre TEFE (ÜFE) oranlarına göre arttırılarak hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2015/55 E.- 2015/95 K. sayılı ilamı ile müşterek çocuk için takdir edilen 500 TL iştirak nafakasının 450 TL arttırılarak 950 TL'ye çıkarılmasına, bu nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gibi, hükmedilen nafaka artırım miktarının yerinde olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Sakarya 3....
Bu itibarla; yukarıda ifade edilen yasa hükmü ve açıklamalar çerçevesinde dosya kapsamından; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, günün ekonomik koşulları, nafakaların niteliği, müşterek çocuğun zorunlu ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir durumu ve ilk nafaka takdiri üzerinden geçen süre ile hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında hüküm altına alınan nafaka arttırım miktarının az olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin kabulü ile yeniden yargılamaya ihtiyaç duyulmadığından, ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1- b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne dair düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/02/2022 NUMARASI : 2020/645 ESAS, 2022/79 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN KALDIRILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2014 yılında boşandıklarını, davacının davalıya her ay 400 TL yoksulluk nafakası ödediğini, tarafların birlikteliklerinin 3 ay sürmesine rağmen 7 yılı aşkın süredir nafaka ödeme yükümlüğü ile karşı karşıya kaldığını, asgari ücret ile hayatını idame ettirdiğini, 2016 yılında evlenen davacının bu evliliğinden 1,5 yaşında çocuğu bulunduğunu, tarafların boşanalı 7 yıl olduğunu, davalının 02/01/2020 tarihinde Reklamo adlı şirkette çalışmaya başladığını, davacının...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2020 NUMARASI : 2020/388 ESAS - 2020/44 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının Trabzon Aile Mahkemesi'nin 2016/666 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, boşanma kararıyla birlikte davacı ve müşterek çocuk lehine hüküm altına alınan aylık nafaka miktarının velayeti altındaki müşterek çocuğun eğitim-öğretim, yiyecek-giyecek ve barınma-ısınma vs sair zorunlu ihtiyaçlarının karşılanabilmesi açısından son derece yetersiz hale geldiğini, davalının ekonomik durumu, yüksek enflasyon karşısında paranın alım gücündeki düşüş ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarının artması da göz önünde bulundurularak müşterek çocuk için takdir edilen 500,00....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/519 KARAR NO : 2022/569 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAKFIKEBİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2021 NUMARASI : 2021/80 ESAS - 2021/875 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalının Vakfıkebir Asliye (Aile) Mahkemesinin 2012/34 XX 865/51 K sayılı dosyası ile boşandıklarını, kararda müvekkili lehine 300,00.-TL yoksulluk nafakası bağlandığını, ancak bu tutarın geçen zaman içerisinde az kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının 1.000,00.-TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/519 KARAR NO : 2023/727 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2023 NUMARASI : 2022/462 ESAS - 2023/36 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların Şişli 2.Aile Mahkemesinin 2003/523- 2009/640 E-K sayılı ilamıyla boşandıklarını, kararın 09/05/2011 tarihinde kesinleştiğini, ilgili mahkemece hükmedilen yoksulluk nafakasının Rize Aile Mahkemesinin 2020/119- 2020/324 E-K sayılı ilamıyla 700,00.-TL artırıldığını, hükmedilen nafaka üzerinden 2,5 yıl geçtiğini, günün ekonomik koşullarının ağırlaştığını, nafaka miktarının yetersiz kaldığını, davalı tarafın doktor olarak çalıştığını belirterek, nafaka miktarının 2.000,00....
Somut olayda; lehlerine nafaka takdir edilen davacı ve müşterek çocuk arasında HMK'nın 59. maddesi gereğince ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davalar birbirinden bağımsız olup, davacı kadın için artırılan nafaka miktarı yıllık (200x12) 2.400,00.-TL, çocuk için artırılan nafaka miktarı ise yıllık (350x12) 4.200,00.-TL'dir. Davalı taraf kabul edilen yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden istinaf isteminde bulunmuş olup, istinaf konusu edilen artırım miktarları yönünden hüküm, verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altındadır. Bu durumda, hüküm tarihi itibarı ile kesin olduğu yasada açıkça belirtilen bu karara karşı davalı taraf istinaf kanun yolu başvurusunda bulunamaz....
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; eşinin nafakanın artırım talebine ilişkin verilen karar ile hükmedilen nafaka miktarlarını ödeme gücünün bulunmadığını, dava dosyasında kendisinin maddi gücünün araştırılmadığını, köyde yaşadığını ve yatalak annesine baktığını belirterek istin af başvurusunun kabulü ile davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. Dava; nafakanın artırılması talebine ilişkindir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yerel mahkemelerce verilen kararlar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulabilir....
"Aynı yasanın 364/1. maddesinde de; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. " düzenlemesi yer almaktadır. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre, öğrenimini sürdüren reşit olan çocuğun TMK.nun 328/2 ve 364. maddeleri gereğince nafaka talep etme hakkı bulunmaktadır....