Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı kanunun 176/3 maddesinde yoksulluk nafakasının; nafaka alacaklısının yeniden evlenmesi ya da taraflardan birisinin ölümü halinde kendiliğinden; nafaka alacaklısının evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde de mahkeme kararı ile kaldırılacağı hükme bağlanmıştır. İş bu davada nafaka yükümlüsü davacı, nafaka alacaklısının yoksulluk halinin ortadan kalktığınından bahisle bu davayı açmış, Mahkemece, nafaka alacaklısının emekli maaşı alıyor olması ve tapu kayıtları ile banka hesap içerikleri değerlendirilmek suretiyle yoksulluğunun ortadan kalktığı kanaatine varılarak davanın kabulü cihetine gidilmiştir.Somut olayda yoksulluk nafakası tarafların özgür iradeleri ile protokole bağlanmış, boşanma davasında bu anlaşma mahkemece uygun bulunmuş, taraflar Medeni Kanunu'nun 134/3 maddesi çerçevesinde 02/08/2002 tarihinde "anlaşmalı olarak" boşanmışlar ve verilen karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacı-birleşen dosya davalısının yoksulluk nafakasının artırılması talebinin kısmen kabulü ile; Kayseri 6.Aile Mahkemesi'nin 2017/730 Esas 2018/289 Karar sayılı ilâmı ile davacı T1 lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının 200- TL artırılarak aylık 500,00- TL olarak dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalı-birleşen davacıdan alınarak davacı birleşen davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı -birleşen dosya davalısının iştirak nafakasının artırılması talebinin kısmen kabulü ile; Kayseri 6.Aile Mahkemesi'nin 2017/730 Esas 2018/289 Karar sayılı ilâmı ile müşterek çocuk Buse Karadavut lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının 800- TL artırılarak aylık 1.000,00- TL olarak dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalı-birleşen davacıdan alınarak davacı birleşen davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı- birleşen dosya davacısının yoksulluk nafakasının kaldırılması ve nafakanın iadesi...

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/06/2021 NUMARASI : 2020/707 ESAS 2021/426 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalarının kabulü ile ilgili nafakanın kaldırılmasını, bu taleplerinin kabul olmaması durumunda ise nafaka miktarının ölçülü bir şekilde azaltılmasını, Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilin nafakasının kaldırılması halinde yoksulluğa düşeceğinin kesin olması göz önünde bulundurularak açılmış olan bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....

    İlk Derece Mahkemesince, davalının asgari ücretle çalışması kendisini yoksulluktan kurtarmayacak nitelikte görülerek davanın reddine karar verildiği ancak davacının gelir ve gider durumu, davalı kadının boşanma tarihinden sonra gelir elde etmesi, gelirlerin birbirine yakın olması dikkate alınarak yoksulluk nafakasının kaldırılması gerekmekte olup, davanın kabulüne karar verilerek davacının bu yöndeki istinafı kabul edilmiştir. İştirak nafakasının kaldırılması davası yönüyle, çocuk Ebru'nun karar tarihi itibariyle 18 yaşını doldurduğu, çocukların ihtiyaç durumları ve nafaka miktarları dikkate alınarak iştirak nafakasının kaldırılması davasının reddi isabetli görülerek davacının bu yöndeki istinafının reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Mahkemece; davacı karşı davalı kadının davasının kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 2.000,00 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın her yıl TEFE oranında artırılmasına, davalı karşı davacı erkeğin karşı davasının reddine karar verilmiştir. İSTİNAF : Davalı karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesini tekrar ederek kararın kaldırılarak yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, aksi kanaat halinde nafaka miktarının (200,00 TL) düşürülmesine karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE : Asıl dava, yoksulluk nafakasının artırılması, karşı dava ise yoksulluk nafakasının kaldırılması, aksi kanaat halinde indirilmesi davasıdır. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

    gerektiğini belirterek; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, bu talebin kabul edilmemesi halinde aylık 100,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Aile Mahkemesi'nin 2005/627 Esas 2005/1364 karar sayılı kararı ile boşandıklarını ve mahkemece müvekkiline bağlanan 250,00 TL tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına karar verildiğini, müvekkilinin açtığı nafaka artırım davası ile Bursa BAM 2.Hukuk Daire’sinin 2019/ 95 Esas 2019/445 Karar sayılı kararı ile yoksulluk nafakasının 250,00 TL arttırılarak her ay 500,00 TL nafaka ödenmesine ve nafakanın her yıl TÜİK’in belirlediği ÜFE oranında arttırılmasına karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, davalının ev hanımı olduğunu, yoksulluk nafakasına ihtiyacı bulunduğunu, nafakanın kaldırılması koşullarının oluşmadığını, nafakanın 50,00 TL’ye indirilmesi talebinin de günümüz ekonomik koşulları değerlendirildiğinde kabul edilemez olduğundan her iki talebinin de reddi ile yargılama gideri vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalıya boşanma ilamı ve yoksulluk nafakasının arttırılması davası sonucu aylık 236 TL yoksulluk nafakası ödediğini, yoksulluk nafakası alacaklısı davalının babasından dolayı maaş almaya başladığını, sigortasız olarak çalıştığını, yoksulluğun kalktığını belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasını veya indirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin kendisi için aldığı yoksulluk nafakası ile hayatını idame ettiremeyeceğini, çalışmak zorunda olduğunu, kirada oturduğunu, zor şartlarda geçindiğini, ayrıca davacının geçmişe dönük olarak ödemiş olduğu nafakaların iadesi talebinin kabulünün mümkün olmadığını, davalının işe başlamasının nafakayı resen kaldırmayacağını ve mahkeme kararının kurucu etki göstereceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, "davanın kısmen kabulüne, dava tarihi olan 31/10/2012 tarihinden itibaren davalı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, bu tarihten sonra ödenen nafaka miktarının davacıya iadesine, davacının 31/05/2011 tarihinden itibaren geçmişe dönük olarak nafakanın kaldırılması ve iadesi talebinin reddine" karar verilmiş; hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. Dava yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. TMK'un 176/3....

          Aile Mahkemesinin 2020/651 esas 2021/350 karar sayılı ilamı ile boşandıkları davalı kadın lehine aylık 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, kararın 17.05.2021 tarihinde kesinleştiği, davacı erkeğin boşanma davası sırasında kamu çalışanı olup aylık 4037 TL maaş aldığı, eldeki dava açıldığında ise maaşının 3000 TL olduğu, kadına oğlundan ötürü 750 TL şehitlik maaşı bağlandığı, kadının aylık toplam gelirinin nafaka ile birlikte aylık 1250 TL olduğu, bu rakamın asgari ücretin çok altında olduğu ve kadının yoksulluk durumunun devam ettiğinin kabul edilmesinin gerektiği, erkeğin gelirinde düşme mevcut ise de, aylık kazancına göre 500 TL yoksulluk nafakasının makul olduğu, nafakanın kaldırılması ya da azaltılması koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair karar doğru olmuştur. Davacının istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu