Öncelikle belirtilmelidir ki, yoksulluk nafakası, boşanma ile yoksulluğa düşecek olan eş için verilen bir nafaka türü olup, söz konusu bu nafaka boşanma davası kesinleştikten sonra işlemeye başlar. Yoksulluk nafakası boşanmanın eşlerle ilgili mali sonuçlarından biri olup, 4721 sayılı TMK’nın175. maddesinde: “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.” Şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un “Tazminat ve nafakanın ödenmesi” başlıklı 176. maddesi ise; “Maddi tazminat ve yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Manevi tazminatın irat biçiminde ödenmesine karar verilemez....
Mahkemece; taraflara SGK'dan aylık bağlanması ve ayrı ayrı Emniyet Müdürlüğü tarafından 100.000,00 TL civarında yardım paraları ödenmesi gerekçesiyle davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. TMK’nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır. ./.. Davacı; yukarıdaki yasa hükmü gereğince; davalının yoksulluğunun zail olduğu iddiasıyla nafakanın kaldırılmasını istemektedir. Bu durumda, öncelikle yoksulluk kavramı üzerinde durmak gerekir....
Mahkemece; davalının babasından yetim maaşı aldığı, tarafların mali ve sosyal durumlarının denk düzeyde olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. TMK’nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Davacı; yukarıdaki yasa hükmü gereğince; davalının yoksulluğunun zail olduğu iddiasıyla nafakanın kaldırılmasını istemektedir. Bu durumda, öncelikle yoksulluk kavramı üzerinde durmak gerekir....
Davalı cevap dilekçesinde; aldığı emekli maaşı ve nafaka geçimine yetmediği için iş arayışına girdiğini ayrıca boşanma davası kesinleştikten 8 ay gibi kısa bir süre sonra dava açıldığını ve başladığı işten de 2020 Ocak ayı itibari ile çıkarıldığını belirterek davanın reddini dilemiştir. MAHKEME KARARI : Mahkemece davanın reddine ilişkin hüküm kurulmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı; kararın kaldırılarak davasının kabulü talebi ile kararı istinaf incelemesine getirmiştir. GEREKÇE : İstinaf incelemesine ilişkin dava yoksulluk nafakalarının kaldırılmasına ilişkindir. Dava taraflarının ekonomik durumlarının olağanın dışında değişmesi halinde yoksulluk nafakası miktarının yeniden değerlendirilmesi mümkün olduğu gibi, nafaka lehtarının yoksulluk durumunun ortadan kalkması halinde yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması olasıdır....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne; yoksulluk nafakasının aylık 600.00.- TL ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Davacı vekilinin temyiz itirazları bakımından; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde nafakanın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu bağlamda; nafakanın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir....
Buna göre; mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı, asgari ücret sınırındaki gelirinin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilebileceği, ancak davalının aldığı nafakanın cüz'i bir miktar olduğu, bu nafaka ile gelirinin toplamının ise davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı göz önünde bulundurularak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu bu talebin kabulüne karar verilerek yoksulluk nafakasının kaldırılması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yoksulluk nafakasının boşanma protokolü ile gerçekleştiğini, davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, davalının çalışmadığını, başka bir kişiyle ilişkisinin olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; tarafların tespit edilen ekonomik sosyal durumları ve toplanan tüm deliller göz önüne alındığında dosyada davalı lehine daha önceden hüküm altına alınan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını veya indirilmesini gerektirir şartların oluştuğu hususunun sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir....
AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması ve yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, masrafların arttığını ,paranın alım gücünün azaldığını ileri sürerek aylık 250.00.- TL olan yoksulluk nafakasının 500.00.- TL ye, aylık 350.00.- TL olan iştirak nafakasının 700.00.- TL ye yükseltilmesine ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının .... Aile Mahkemesinin 2014/169 Esas ve 2015/92 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, Mahkemece davalı lehine aylık 250 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin bu rakamı ödemekte zorlandığını, nafakanın takdir edildiği tarihte davalının çalışmadığını, ancak aradan geçen sürede davalının çalışmaya başladığını belirterek, yoksulluk nafakasının tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
İstinaf edenin sıfatına ve istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere yapılna inceleme sonucunda; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller kapsamında; davacının davasının kabulü ile davalının evlilik tarihi olan 16/08/2018 tarihi itibari ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş ise de; tüm dosya kapsamı birlikte dikkate alındığında, davalı kadının dava tarihi itibariyle asgari ücretli olarak çalışmaya başladığı, aylık 1300TL gelirinin bulunduğu, bu hususun kadının da kabulünde olduğu, yoksulluk nafakasının kaldırılması koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, mahkemece dava tarihi itibariyle nafakanın kaldırılması yerine evlilik tarihi olan 16/08/2018 tarihi itibari ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş olması doğru değil ise de; davacı taraf bu hususta istinaf yasa yoluna başvurmadığından istinaf edenin sıfatına göre istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir....