22 ayar 1 adet yüzük ve 1 adet çeyrek altının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedeli olan 6.821,00TL'nin davalıdan tahsiline karar verildiği, davacı kadın vekili tarafından ilk derece mahkemesi kararının "yoksulluk nafakası takdir edilmemesi ile maddi ve manevi tazminat miktarlarının düşük olmasına" ilişkin olarak, davalı erkek vekili tarafından ilk derece mahkemesinin kararının "kusur durumu, nafaka, maddi-manevi tazminat takdiri ve miktarı ve ziynet eşyasına" ilişkin olarak istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı - karşı davalı kadın; her iki davanın tümü ve reddedilen ziynet eşyası talebi yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 1- Davacı - karşı davalı kadının Dairemizce verilen kaldırma kararından önce mahkemece verilen karara karşı sadece ziynet eşyası talebinin reddi yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Mahkemece verilen önceki kararda asıl dava ve karşı davanın boşanma yönünden ayrı ayrı kabulü ile, TMK. 'nun 166/1....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Düğünde takılan ziynet eşyaları ve takılar kadına ait olup, onun kişisel eşyası niteliğindedir. Davalı-davacı kadın, cins ve adetlerini bildirdiği ziynet eşyalarının bedelinin iadesini talep etmiştir. Davacı-davalı erkek 20.05.2015 tarihli dilekçesinde ziynet eşyalarından, 25-30 adet çeyrek altın ve 2-3 adet ince bilezik takıldığını, bu takıların bozdurularak taksitle aldıkları beyaz eşyalara harcandığını beyan etmiştir.Davacı-davalı erkek bu beyanıyla ispat yükünü üzerine almıştır. Somut olayda kadının rızası ile bozdurulmak ve tekrar iade edilmemek üzere ziynet eşyalarının erkeğe verildiğine dair herhangi bir delil bulunmamaktadır. Bu durumda ziynetlere yönelik iade koşulları oluşmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanma, maddi ve manevi tazminat, nafaka, ziynet eşyası alacağı isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.)...
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın; kusur belirlemesi, ziynet ve tazminat taleplerinin reddi, hükmedilen nafakalar miktarları ve artış oranı uygulanmaması ile karşı davanın tümü yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı koca; kusur belirlemesi, velayet, aleyhine hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası, kendi tazminat talebinin reddi ile asıl davanın tümü yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Dosya Dairemizde iken taraflar ve vekillerince imzalanmış protokol hazırlanarak ibraz edilmiş, 09.12.2020 tarihli anlaşmalı boşanma protokolüdür başlıklı protokol kapsamında tarafların müşterek çocuğunun velayet ve şahsi münasebet tesisi, erkeğin kadına 15.000,00 TL tazminat ödemesi, başkaca maddi manevi tazminat istemlerinin bulunmadığı, erkeğin ziynet eşyalarına karşılık 49.915,00 TL ödemeyi kabul ettiği, çocuk için aylık 500,00 TL nafaka ödemeyi kabul ettiği, tarafların birbirlerinden tedbir/yoksulluk/iştirak nafaka istemlerinin bulunmadığı, taraflar arasında eşya paylaşımının yapıldığı, mal paylaşımı yapıldığı görülmüştür. Taraflar arasındaki erkeğin açtığı karşı davadaki boşanma kararı istinaf edilmeksizin kesinleşmiş olmakla taraflarca düzenlenen sulh protokolünün ferilere ilişkin olduğu ve tarafların bu şekilde sulh protokolü düzenleyebilecekleri dikkate alınmıştır....
Davacı karşı davalı erkek vekili, kusur, ziynet eşyası davasının kabulü, tazminat taleplerinin reddi, kadının tazminat taleplerinin kabulü, miktarı ve faiz uygulanması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı davacı kadın vekili istinafa cevap ve katılma yolu ile istinaf dilekçesinde, erkeğin istinaf talebinin reddi ile erkeğin davasının kabulü, kusur, tazminat miktarlarının az olması ve ziynet eşyası alacağı yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
nafakaya hükmedilmesine ve 50.000,00 TL maddi 50.000,00 TL manevi tazminata ev eşyaları ile ziynet eşyalarının iadesine karar verilmesini dava ve talep ettiği anlaşılmıştır....
SAVUNMA:Davalı vekili tarafından sunulan 03/02/2020 tarihli cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalı- karşı davacının yasal iki haftalık cevap süresi içinde ziynet eşyası davası için ayrı bir başvurma harcı ile davanın değerine göre de nisbi harcını yatırarak açmış bulunduğu bir ziynet eşyası davası olmadığı için, harcı yatırılmamış ziynet eşyası talebi için karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerektiğini, müşterek konuttaki ev eşyalarının davalı karşı davacıya verilmesini talep edilmiş ise de, dilekçesinin sonuç ve istem kısmında davalı karşı davacının ev eşyası ile ilgili her hangi bir talebi bulunmadığı, ev eşyasına yönelik talepler de tıpkı ziynet eşyası talepleri gibi boşanma davası ile ferilerinden (nafaka ile tazminat istemleri) ayrı birer dava olduğu için başvurma harcı ile dava değerine göre nisbi harcın yatırılması gerektiği, kabul anlamına gelmemek kaydı ile aksi halde dahi, davalı/k.davacı 18.09.2019 tarihli dilekçesinde ziynet eşyaları...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat istekleri, nafaka, erkek lehine hükmedilen manevi tazminat, çeyiz ve ziynet alacağının reddi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 15.03.2016 günü temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... ile karşı taraf davacı-karşı davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....