Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2018/1194 esas, 2019/808 karar sayılı ilamı ile davacı için hükmedilen aylık 400,00- TL yardım nafakasının dava tarihi 13/12/2021 tarihinden itibaren aylık 1.000- TL ye arttırılmasına hükmolunmuştur. Davalı, aleyhine hükmolunan yardım nafakasının kaldırılması gerektiğini ileri sürmek suretiyle yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri sekiz bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. maddesi uyarınca 01/01/2022 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesindeki parasal sınır 8.000,00- TL olmuştur. Kesinlik sınırı her bir nafaka yönünden ayrı ayrı belirlenir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Yardım nafakasına konu olan gerekçenin davalının mezun olması sebebiyle ortadan kalktığını, davalının annesinin doktor olduğunu, davalının İstanbul'da yaşamasının lükse girdiğini, yardım nafakasının tamamen kaldırılmasını aksi halde daha fazla miktarda indirilmesi gerektiğini belirterek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava, yardım nafakasının kaldırılması aksi halde azaltılmasına, birleşen dava yardım nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. TMK. nun 364.maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür."...

Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı ... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Artırımı talep edilen yoksulluk nafakası, 31.01.2007 tarihinde kesinleşen boşanma kararı ile 100TL olarak belirlenmiş, bu dava ise 12.09.2014 tarihinde açılmıştır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde, mahkemece; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın ...’in yayınladığı ... oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

    Aile Mahkemesinin 2017/801 Esas, 2017/1044 Karar sayılı yardım nafakası talepli dava dosyasının sonuçlanmasından 6 ay kadar sonra lisans diplomasını aldığını, söz konusu dava duruşmasının akabinde davacının, müvekkilinin 2.600,00 TL olan emekli maaşından 1.000,00 TL'sini kendisine verdiğini ve kendisinin mağdur olmadığını söylediğini ancak söz konusu davayı açtığını belirterek, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile yardım nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile davacı-davalı lehine 2017/801 Esas, 2017/1044 Karar sayılı kararı ile verilen 400,00 TL yardım nafakasının söz konusu dava tarihinden itibaren 600,00 TL artırılarak 1.000,00 TL'ye çıkarılmasına, belirlenen nafakanın davalı-davacıdan alınarak davacı-davalıya verilmesine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir....

    Esas dava; yoksulluk nafakasının artırımı ve yardım nafakası istemine ilişkindir. Karşı dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; müşterek çocuk dava tarihi itibariyle reşit olup, TMK'nun 405. Maddesi gereğince kısıtlanmasına karar verildiği, annesi Aylin Gence'nin veli olarak atandığı anlaşılmaktadır. Olayları izah taraflara, hukuki niteleme hakime ait bir görevdir. Somut olayda çocuk için istenilen nafaka mahiyeti itibariyle TMK'nun 364/1. maddesi gereğince yardım nafakası niteliğindedir. TMK.'nun 364/1. maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır....

    sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....

    Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine rağmen yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarihten (....01.2001) itibaren nafaka artırımı yapılması gerekirken iş bu nafaka artırım davasının açıldığı tarihten (28.05.2012) itibaren nafaka artırımı yapılmak suretiyle davacı lehine az miktarda nafaka takdir edilmesine sebebiyet verilmiştir ve bozma ilamı gerekleri yerine getirilmemiştir. Bu durumda mahkemece “yoksulluk nafakasının kesinleştiği ........2001 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması” suretiyle dengenin sağlanması gerekirken belirtilen şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, ........2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Buna göre, tarafların tespit edilen sosyal ekonomik durumları, nafakaların niteliği, müşterek çocuğun öğrenimine devam etmesi, davacı kadının artan ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim ve TMK'nun 4. maddesinde açıklanan hakkaniyet ilkesi de dikkate alındığında, mahkemece davacı kadın için ödenmekte olan tedbir nafakasının artırılmasında, müşterek çocuk Ertuğrul yararına yardım nafakasına hükmedilmesinde ve takdir edilen nafaka miktarlarında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Mahkemece, davacı kadın tarafından açılan tedbir nafakasının artırımı istemli davanın, erkeğin açtığı boşanma davası ile birleştirilmesinde yasanın aradığı şekilde bir zorunluluk bulunmadığı gibi, nafakanın artırılması davası ile yardım nafakası davasının birlikte açılıp görülmesinde, usul ekonomisi ve tüm delillerin birlikte toplanıp değerlendirilmesi yönünden, taraflar açısından fayda bulunduğu anlaşılmakla davalının bunlara ilişkin istinaf taleplerinin reddedilmesi gerekmiştir....

      Ayrıca, dosya kapsamına göre davacı ortak çocuk lehine hükmedilen yardım nafakasının miktarı, bu davacıya ait giderlerin büyük bölümüne annenin katlanmasına neden olacak denli azdır. Mahkemece yoksulluk ve yardım nafakalarının davacıların ihtiyaçları ve karşı davacının gelirleri değerlendirilerek hakkaniyete uygun olacak şekilde yeniden belirlenmesi için kararın bozulması gerekmiştir. Ayrıca, dava tarihi itibari ile reşit olan ortak çocuk lehine yardım nafakası takdir edilmesi gerektiği halde, mahkemece, hukuki nitelemede hata yapılarak iştirak nafakasına hükmedilmesi de isabetli bulunmamıştır.” gerekçesi ile bozmuştur....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2022 NUMARASI : 2020/526 ESAS 2022/819 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

        UYAP Entegrasyonu