O halde, mahkemece, borçlunun mükerrer takip iddiasının esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/...Esas sayılı icra takip dosyası üzerinden müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, daha önce müvekkili aleyhine başlatılan İstanbul 32.İcra Müdürlüğü'nün 2009/.. ve ... Esas sayılı takiplerin derdest olduğunu, talep edilen ilam, vekalet ücretlerinin anılan bu takip dosyalarındaki dosya kapak hesaplarına dahil edildiğini, İstanbul 22.İcra Müdürlüğü'nün 2013/... Esas sayılı dosyası ilam vekalet ücretlerinin ayrı takibe konulamayacağını açıklayarak takibin iptalini talep etmiş, Mahkemece mükerrer takip yapıldığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesi üzerine hüküm; alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İstanbul 32.İcra Müdürlüğü'nün 2009/... Esas sayılı takip dosyasında alacaklı B. İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından borçlu S....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, ikinci takibin mükerrerlik nedeni ile iptali istemine ilişkin olup, anılan şikayeti incelemek İİK'nın 41. maddesi de gözetilerek icra mahkemesinin görevi içinde bulunmaktadır. O halde, mahkemece mükerrer takip şikayetinin esasının incelenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi. ..........
İcra Dairesinin 2019/7758 Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, aynı kredi borcu nedeniyle alacaklının daha önce Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2019/7757, 2019/7759 ve 2019/7760 Esas sayılı dosyalarıyla ilamsız takip yaptığını, ilamsız takiplerden sonra alacaklının mükerrer olacak şekilde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatarak ödeme güçlüğü içindeki müvekkili aleyhine icra masrafı ve icra vekalet ücreti doğmasına neden olarak müvekkilini zarara uğrattığını, %40 faiz oranının fahiş olduğunu belirterek Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2019/7758 Esas sayılı takibinin iptaline, davalı aleyhine %20 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. II....
Öte yandan, tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı takip başlatılması, yukarıda yasa ile düzenleme altına alınan usul ekonomisi ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Somut olayda; alacaklı tarafından, borçlu aleyhine ilk olarak 23.05.2014 tarihinde, .... İcra Dairesi’nin 2014/8216 Esas sayılı takip dosyası ile ..... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 12.03.2014 tarih, 2009/167 Esas ve 2014/104 Karar sayılı ilamı gereği takip başlatıldığı, yine aynı ilama dayalı olarak 26.05.2014 tarihinde ikinci takibin başlatıldığı fakat alacaklı talebi ile 30.05.2014 tarihinde ilk takip dosyasının işlemden kaldırıldığı, dolayısıyla son takip dosyası yönünden usul ekonomisine aykırılık nedeniyle derdestlik halinin oluşmadığı görülmektedir. O halde, mahkemece davanın reddine hükmolunması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, işçilik alacağı konulu ilama dayalı olarak, borçlu kurum aleyhine başlatılan ilamlı takipte, şikayetçi/borçlu; takip dayanağı kararın Yargıtayca bozulması üzerine, anılan bozmadan sonra mahkemesince verilen kararın ise tekrar icra takibine konu edilerek aleyhe mükerrer takip başlatıldığı şikayeti ile mükerrer olan takibin iptaline karar verilmesi talebiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece; tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların tek bir takip üzerinden tahsili mümkün iken makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı bir takip...
Mahkemece; "Takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçla Axa Sigorta A.Ş adına Antalya Genel İcra Müdürlüğünün 2019/672 Esas sayılı dosyasına ilişkin takip başlatıldığı anlaşılmıştır. İlama aykırılık şikayeti yönünden; Antalya Genel İcra Müdürlüğü 2019/672 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, örnek 4- 5 uyarınca Kumluca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/156 Esas 2019/382 Karar sayılı kararına istinaden şikayet olunan alacaklı tarafından şikayetçi borçlu Axa Sigorta A.Ş.'ye karşı başlatılan takip olduğu, ilamın hüküm kısmında sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla tazminata mahkum edildiği, gerekçede de sorumluluk miktarının belirtildiği, icra emrinde ise şikayetçi borçlunun sorumlu olduğu miktarın gösterilmediği, bu nedenle icra emrinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Mükerrer takip şikayeti yönünden; Antalya Genel İcra Müdürlüğü 2019/670 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, örnek 4- 5 uyarınca Kumluca 1....
İcra Hukuk Mahkemesinin 07.03.2014 tarih ve 2013/541 E. - 2014/117 K. sayılı kararı ile, takibe dayanak ipotek akit tablolarının kayıtsız şartsız bir para borcunu içermediği ancak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılabileceği gerekçesi ile ödeme emri ve takip talebinin iptaline karar verildiği, ardından alacaklı tarafından aynı ipotekler nedeniyle 10.03.2014 tarihinde ...... İcra Müdürlüğü'nün 2014/1356 Esas sayılı takip dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda, borçlunun ...... İcra Müdürlüğü'nün 2013/3710 Esas sayılı dosyasındaki takibin iptaline ilişkin şikayetinin sonucu temyize konu kararın sonucunu da etkileyeceğinden...... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07.03.2014 tarih ve 2013/541 E., 2014/117 K. kararının kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılıp tespit edilmesi, kesinleşmemiş ise sonucunun beklenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/6499 Esas sayılı dosyası ile takip yapılmış olduğunu, yeniden tahliye talebinde bulunamayacağı şikayeti yanında örnek 4-5 icra emri ile yalnızca alacak veya belirli bir işin yapılmasına dair kararların takibe konulabileceğini, tahliye kararlarının infazında örnek 2 icra emri gönderilmesi gerektiğini bu ne nedenle icra emrinin iptalini talep etmiştir Mahkemece, davalının ilamsız takip yaptıktan sonra elde ettiği Mahkeme ilamına dayanarak ilamlı takip yoluna başvurmasında hukuki yararı olduğundan mükerrer takibe yönelik itirazı hakkında karar verilmişse de, örnek 4-5 icra emrinin gönderilemeyeceği itirazı hakkına olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu hususta bir karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir. Borçlu vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
İcra Müdürlüğü'nün 2022/10986 esas sayılı dosyası ile davalı tarafından müvekkili aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını, oysa aynı ilama dayanılarak daha önce de Çorlu İcra Müdürlüğünün 2021/5896 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını beyanla mükerrer takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili; mükerrer takibin söz konusu olmadığını beyanla şikayetin reddini talep etmiş, Mahkeme; şikayetin kabulüne karar vermiş, taraflar karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 6763 sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile değişik İİK'nın 363/1. maddesindeki parasal kesinlik sınırının, aynı Kanun'un Ek 1/1. maddesi uyarınca yeniden değerleme oranına göre artırılan miktar dikkate alındığında, şikayeti konu takip miktarının 24.513,59- TL olduğu, bu haliyle istinafa konu edilen ihtilaf miktarının hüküm tarihindeki kesinlik sınırı olan 41.710- TL'yi geçmediği anlaşıldığından, davacının ve davalının istinaf başvurularının usulden reddine karar vermek gerekmiştir....