Yasa uyarınca çek bedelini ödeyeceğine dair taahhütname veren davalının bu taahhütname ile borcunu ikrar etmiş olduğunu, bu nedenle davalı hakkında Alaşehir İcra Müdürlüğü'nün 2011/2234 sayılı dosyasından genel haciz yoluyla takip yaptıklarını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, yasa gereği ceza mahkemesine infazın ertelenmesi için taahhüt verdiğini, ikrar olmadığını, icra mahkemesince icranın geri bırakılması kararı verildiğinden davacının yaptığı davaya konu takibin mükerrer olduğunu beyanla, davanın reddine ve davacı aleyhine %15 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ilamına dayalı olarak başlatılan ilamlı takipte, alacaklının 6352 sayılı Yasanın 58. maddesi ile Değişik 2577 sayılı Yasanın 28'inci maddesinin (2) fıkrasına göre, vekil eden idareye yazılı başvuruda bulunarak, alacağının ödenmesini talep edip, 30 günlük kanuni bekleme süresinden sonra ödeme yapılmaması halinde ........ takibi yoluna başvurması gerekirken, bu hususa uyulmadığından, ........ emrinin iptali talebi yanında kesinleşmeyen ilam üzerine yapılan takibin usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle takibin iptali talebinde de bulunmuştur. Mahkemece, 2577 sayılı Yasanın 28'inci maddesinin (2) fıkrasındaki anılan değişikliğin adli yargı ilamlarının infazında uygulama olanağı bulunmadığından ........ emrinin iptali isteminin reddine karar verilmiş, ancak ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacağına ilişkin şikayeti konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir....
Alacaklı tarafından seçilen takibin şekline göre uygulanması gereken İİK.'nun 168. maddesi hükmüne göre; her türlü itirazın, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunlu olup, bu haliyle, borçlunun itirazlarını, icra mahkemesi yerine icra dairesine bildirmesi yasal olmadığı gibi, yanlış merciye başvurusu hukuki sonuç da doğurmaz. Somut olayda, borçlunun, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borçlu muris Şemsettin Suruç'un borca batık olarak vefat etmiş olması nedeniyle, TMK'nun 605/2. maddesi uyarınca mirası reddetmiş sayıldığını, mirasın reddedildiğinin tespiti için Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/153 Esas sayılı dosyası ile mirasın hükmen reddinin istendiğini, davanın derdest olduğunu, bekletici mesele yapılmasını, kendisine ödeme emri gönderilmesinin hatalı olduğunu, muhtıra gönderilmesi gerektiğini ileri sürerek, ödeme emrinin ve takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2012/1119 Esas- 2013/954 Karar sayılı kararıyla takibin iptaline karar verilmiştir. Bu durumda takibin iptali ile haksız tahsil edilen paranın İİK'nun 361. maddesine göre tahsili mümkün hale gelmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmediğinden, paranın iadesi için muhtıra gönderilmesi talebinin reddine dair İcra Müdürlüğü kararının iptali doğrudur. Ancak aynı kuraldan hareketle takibin durdurulması yönündeki kararın da iptaline karar verilmesi gerekir. Aksinin kabulü duran takipten muhtıra çıkarılması gibi imkansız bir sonucu doğurur. Mevcut hali ile mahkeme kararı kendi içinde çelişkilidir. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması yoluna gidilmiştir....
----İcra İflas Kanununun 68/1 maddesi uyarınca mükerrer icra takibi yapılamaz. Usulüne uygun yapılmış bir takip bulunması itirazın iptali davasının görülmesi için dava şartıdır. Dava konusu takip mükerrer ilam takip olduğu için usulüne uygun bir takip olmadığından itirazın iptali davası için dava şartı gerçekleşmemiştir. Bu itibarla davanın usulden reddi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamıştır." belirtilmiştir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için geçerli ve mükerrer olmayan bir icra takibinin yapılmış olması dava şartları arasındadır. Geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Somut olayda davacının, ---- ---- dosyası ile başlatmış olduğu takip mükerrer bir takip olduğu için usulüne uygun bir takip olmadığından itirazın iptali davası için dava şartı gerçekleşmemiştir....
iptali davası açıldığını, yargılama sonunda Yozgat İcra Müdürlüğü'nün 2016/3811 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 2.102,18 TL' lik kısmı yönünden iptaline, diğer kısım yönünden takibin devamına karar verildiğini, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkilleri aleyhine Akçaabat İcra Müdürlüğünün 2020/6138 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamlı icra takibine başlandığını, aynı alacak nedeniyle daha öncesinde 2019/3972 Esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibi yapılması nedeniyle ikinci takibin mükerrer olduğunu, öte yandan takip konusu alacağın vekalet ücretine ilişkin olması ve alacağın dayanağı olan ilamın kesinleşmeden icraya konulamayacak nitelik taşıması nedeniyle icra takibinde talep edilen faizin başlangıcı ve miktarının ilama aykırı şekilde gösterildiğini ileri sürerek Akçaabat İcra Müdürlüğünün 2020/6138 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibinin iptali ile davalı aleyhine tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini istemiştir....
İİK'nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle her iki hususunda yasal hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmektedir....
HDnin 2018/2814 esas 2018/5783 karar ve 04.06.2018 tarihli emsal kararının dayanak gösterildiğini, bu karardaki olayda icra emri iptal edildikten sonra ikinci takip başlatıldığını, takibin değil icra emrinin iptal edildiğini, ortada geçerli ve usulüne uygun bir takip var iken ikinci takip başlatıldığını, ancak başlattıkları takibin iptal edildiğini, usulüne uygun bir takip olmadığından ikinci takibin mükerrer olmayacağını, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Eldeki dava İİK 67 madde uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır. Takip alacaklısı tarafından ödeme emrine süresi içinde itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılan itirazın iptali davasının konusu, icra takibine konu edilen alacaklar olup, davanın amacı itirazla duran takibin devamını sağlamaktır....
İcra Dairesinin 2021/1343 Esas sayılı mükerrer takibindeki hacizlerin halen devam ettiğini, vekil edeninin uğradığı zararın bir an evvel giderilebilmesi için bu takibin mükerrer bir takip olduğunun icra müdürlüğüne bildirildiğini ve takibin iptalinin istendiğini, mükerrer takibin kanuna ve usule aykırı olduğunu, davanın Eskişehir 2. İş Mahkemesinin 2021/68 Esas sayılı kararına ilişkin olarak başlatılan mükerrer takibin (Eskişehir 3....