WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2015/17799 Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe konulduğu, bu durumda davalı alacaklı vekilince makul, kabul edilebilir bir gerekçe ile aynı ilama dayalı ikinci bir takibin başlatıldığı gerekçesiyle şikayetçinin mükerrer takibin iptaline ilişkin şikayetinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

    İcra Dairesi'nin 2014/1363 Esas sayılı dosyası ile aynı ilama dayanarak yeni bir takip başlattığı, her iki takibin taraflarının aynı olduğu, faiz farkı alacağı için ilk takibe devam etmesi mümkün iken yeni bir takip başlattığı, bu durumda ikinci takibin mükerrer olup, iptali gerektiğinden bahisle takibin iptaline karar verilmesi üzerine, hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 30. maddesinde “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” şeklinde usul ekonomisi ilkesi getirilmiştir....

      Bu nedenle alacaklının aynı alacak ve ipoteğe dayalı olarak ipotek veren yeni maliki de borçlu ile birlikte takipte taraf göstermek sureti ile yeniden mükerrer olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması mümkün değildir. İcra mahkemesinin ipoteğe konu alacakla ilgili bu kararı maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden ipoteğe konu alacakla ilgili olarak genel mahkemelerden karar alarak borçlu aleyhinde takip başlatabilir. İkinci kez başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibin, ipotek veren yeni malikin şikayeti üzerine iptaline karar verilmesi bu nedenlerle sonucu itibariyle doğrudur....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca mükerrer icra takibinin iptali istemine ilişkindir. Davalı tarafından davacı aleyhine Soma İcra Müdürlüğünün 2019/7125 ve 2020/2010 Esas sayılı takip dosyaları ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 2018/2618 Esas 2019/947 Karar sayılı ilamına dayalı olarak aynı miktarda alacağın tahsili için ilamlı icra takibi başlatılmış olup, her iki takip dosyasının konusunun aynı ilam olduğu ve ikinci takibin başlatıldığı tarihte ilk takip dosyasının infazen kapatıldığı anlaşıldığından, mükerrer takipten söz edilemez. Dava dilekçesinde takibin mükerrer olduğu belirtilerek, iptali istenilmiş olup, İİK'nın 33/1 maddesi uyarınca itfa sebebine dayanılmamıştır. HMK'nın 357. maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen bu nedenin istinaf incelemesinde dikkate alınması mümkün değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, usulsüz tebligat şikayeti ile borca itiraz ve diğer şikayetlerini ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir....

          Asliye Ticaret Mahkemesi'nce itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiğini, itirazın iptali davasında verilen kararın davalı alacaklı tarafından ayrı bir takip konusu yapılarak müvekkiline icra emri gönderildiğini, gönderilen icra emrinin vekili varken borçlu asile tebliğ edildiğini, ayrıca ... 1. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasının mükerrer olduğunu belirterek, takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, asile yapılan tebligatın usulsüz olduğu, takibin mükerrer olduğu iddiasının doğru olmadığı gerekçesiyle şikayetin kısmen kabulü ile ... tarihli icra emrinin iptaline, takibin iptali talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, borçlu vekilince temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 30. maddesinde "Hakim yargılamanın makul süre içinde düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür" şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir. Somut olayda, ... 1....

            İcra Müdürlüğünün 2008/919 E. sayılı dosyasında icra takibi yapılmış olup, davalı tarafından bu takip nedeniyle gönderilen ödeme emrine karşı, daha önce aynı alacak nedeniyle kesinleşen bir takip bulunması nedeniyle takibin mükerrer olduğu, faiz oranında tahrifat yapıldığı, aynı sözleşmeden dolayı daha önce kesinleşen takipteki borç dışında başka bir borcun da bulunmadığı belirtilerek itirazda bulunulmuştur. Mahkemece, davacı banka görevlilerinin imzalanmış bir genel kredi sözleşmesindeki %48 faiz oranını tek taraflı olarak silip %72 faiz yazarak talepte bulunamayacakları, ilk takibin kesinleştiği, ikinci takibin mükerrer olduğu kabul edilmiştir. Diğer bir anlatımla davalı tarafından icra takibine yapılan tüm itirazlar mahkemece haklı bulunmuştur. Bu durumda davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mükerrer takip dosyasından davalının itirazının iptali ile ayrıca %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya uygun değildir....

              İcra Müdürlüğü’nün 2012/12221 E. sayılı dosyasında talep edilen asıl alacak yönünden takas – mahsup talebi nedeniyle takibin iptali kararı bulunmasına rağmen yeniden icra emri gönderilmesinin usulsüz olmakla birlikte, 2. kez gönderilen bu icra emrinin vekalet ücreti yönünden mükerrer ve asıl alacak için istenen işlemiş faizin de fahiş olduğunu ileri sürerek takibin iptali, aksi halde bu dosya borcu ile borçlunun alacaklıya karşı açtığı ve lehine sonuçlanan alacak davalarındaki alacak tutarlarının takas ve mahsubu istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; borçlunun şikayete konu takip dosyasından gönderilen 10.9.2012 tarihli ilk icra emrine yönelik bir şikayeti bulunmamasına rağmen hem bu icra emri hem de 30.5.2014 tarihli ikinci icra emri yönünden ayrı ayrı hüküm kurularak talep edilebilecek vekalet ücreti ve işlemiş faiz miktarlarının tespit edildiği, terditli talep olan takas – mahsuba ilişkin ise karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği görülmektedir....

                İİK'nun 168. maddesinin birinci fıkrasının 3. ve 5. bentlerine göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal beş günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda borçlu ...'e ödeme emrinin 11.02.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal (5) günlük süreden sonra 20.02.2015 tarihinde icra mahkemesine müracaatla takibin iptalini talep ettiği, ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü yönünde bir itiraz da ileri sürmediği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece, borçlunun itiraz ve şikayetlerinin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

                  Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle dava konusu takibin mükerrer olduğunu, aynı borç sebebiyle daha önce Bakırköy 8.İcra Müdürlüğünün 2012/10223 esas sayılı dosyası ile ilamsız takipte bulunulduğunu, takibin itiraz üzerine durduğunu, davacı yanca, iş bu takibe ve itiraza karşı, itirazın iptali yoluna gidilmediği kuvvetle muhtemel takibin derdest olduğunun da ortada olduğunu, bu sebeple takip dosyası açısından mükerrer takip yapıldığı sebebiyle derdestlik itirazında bulunduklarını, ayrıca takip konusu borç elektrik kullanımına ait olmayıp, kaçak elektrik kullanımına ait olduğu ve gerek abonelik ve gerekse fuulu kullanıcı olmadıklarına ilişkin itirazlarını Bakırköy 8.İcra Müdürlüğünün 2012/10223 esas sayılı dosyasına yapılan itirazda belirtildiğini, kaçak kullanıma ilişkin aboneliğin ve fiili kullanıcısının, gerek kuruma verilen itiraz dilekçesi ve gerekse takibe yapılan itirazda bildirildiği, takibin muhatabı olmadıkları sebebiyle husumet itirazında bulunulduğunun sabit olduğunu...

                  UYAP Entegrasyonu