Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in de yer aldığı, her iki davalı arasındaki hisse devrinin onayına ilişkin 15/04/2020 tarihli genel kurul kararının da yok hükmünde olduğunu belirterek davalı şirketin 23/11/2018 tarihli ve 15/04/2020 tarihli genel kurulunda alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespiti ile 15/04/2020 tarihli genel kurul kararının yok hükmünde olması nedeniyle davalılar ... ile ... arasındaki hisse devrinin de yok hükmünde olduğunun tespitine ve müvekkilinin davalı şirketteki %45 oranındaki payının devrinin önlenmesi adına şirket pay defterine ve ticaret siciline şerh yazılmasına ilişkin ihtiyati tedbir verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalılar ... Ltd.Şti. ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın, limited şirket genel kurul kararlarının iptali davası için yasada öngörülen üç aylık süre geçtikten sonra açıldığı, davacı tarafından, daha önce açılan İstanbul Anadolu 11....

    onayına ilişkin 15/04/2020 tarihli genel kurul kararının da yok hükmünde olduğunu belirterek davalı şirketin 23/11/2018 tarihli ve 15/04/2020 tarihli genel kurulunda alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespiti ile 15/04/2020 tarihli genel kurul kararının yok hükmünde olması nedeniyle davalılar T4 ile T6 arasındaki hisse devrinin de yok hükmünde olduğunun tespitine ve müvekkilinin davalı şirketteki %45 oranındaki payının devrinin önlenmesi adına şirket pay defterine ve ticaret siciline şerh yazılmasına ilişkin ihtiyati tedbir verilmesini talep etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davacının, davalının da kabulunde olduğu üzere limited şirketteki pay devrinin Göksel Mercan'a devredildiğinin tespiti ile davacının hisse devrinin tescili, ilanı ve çıkarılma talepleri yönünden davacının davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacının davalı şirketteki 2 pay hissesinin 29/11/2010 tarihli Bursa 20.Noterliğinin 19348 yevmiye numaralı Limited Şirket Hisse Devir Sözleşmesi ile Göksel Mercan'a devredildiğinin tespitine, hisse devrinin ticaret siciline tescili ve ilanı ile ayrıca ortaklıktan çıkarılma taleplerinin hukuki yarar dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

      İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibari ile sahtecilik sebebi ile ----tarihli limited şirket hisse devrinin iptali ile şirket hisselerinin devreden eski ortak üzerine iadesine ilişkindir. Davacı ---tarihinde ---- nezdinde şirket hisse devri yapıldığını, davalı şirket hisselerinin üzerine geçtiğini ancak devri yapanın şirketin eski ortağı olmayıp eski ortağın kardeşi olduğunu , bu kişinin devre yetkisinin olmadığını bu sebeple devrin geçersiz olduğunu beyan ederek şirketteki ortaklık payının iptali ile payın eski ortak üzerine geçirilmesini talep etmiştir. ----- ve devam eden hükümleri kapsamında hisse devrini etkileyen hükümler düzenlenmiştir. En önemli şekil şartları olarak pay devrini ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı biçimde yapılması ve imzaların noterce onaylanmasıdır....

        Taraflar arasında davacının davalı şirkette bulunan hisselerini noterde akdedilen hisse devir sözleşmesi ile davalı T3 devrettiği, devir nedeniyle davalı T3'ın davacıya 50.000,00 TL ödediği, hisse devrinin davalı şirket ortaklar kurulu kararıyla kabul edildiği, ticaret sicilinde tescil işleminin ise yapılmadığı hususlarında herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Asıl davada uyuşmazlık, davacının hisse devrinin ticaret sicilinde tescilini talep edip edemeyeceği, karşı davada ise, karşı davacının hisse devir sözleşmesi nedeniyle karşı davalıya ödediği bedelin tahsilini talep edip edemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır. Öncelikli olarak davalı T3'ın ek karara yönelik istinaf itirazının incelenmesi gerekir....

        Davacının limited şirket hisse devir sözleşmesinin iptaline ilişkin isteminin zaman aşımı yönünden, hisse devrinin onaylanmasına dair genel kurul kararının iptaline ilişkin isteminin ise pasif husumet yönünden olmak üzere davanın reddine ..." şeklinde hüküm kurulmuştur....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/33 Esas KARAR NO : 2023/89 DAVA : Ticari Şirket(Hisse Devri ve Satışın İptali) DAVA TARİHİ : 10/01/2023 KARAR TARİHİ : 23/01/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Hisse devri ve satışın iptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ileride telafisi imkansız mağduriyeti oluşmaması açısından davaya konu, öncesinde ... Turizm Yatırımları ve İşletmeleri Limited Şirketi'ne ait olan ancak müvekkili adına sahte belge düzenleyerek müvekkilinin hisseleri devredildikten sonra davalı adına kayıtlı olan, ....'da bulunan ... isimli tekne üzerine ve .... Başkanlığındaki sicil kayıtları üzerine 3. kişilere satış ve devrinin önlenmesi amacıyla teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını, ......

            Şirketi adını aldığı, murisin şirkette çalıştığını, aslında aynı şirket olduğunu, bu şirketlerin paylarının genel muvazaa nedeniyle TBK 19 maddesi gereğince davacıların miras payları oranında iptali ile miras paylarına oranında adlarına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde miras payı oranında tazminatın davalılardan tahsiline, onun da mümkün olmaması halinde saklı payları oranında tenkise karar verilmesini , ayrıca murisin adına kayıtlı olan İstanbul ili, Sultangazi ilçesi, İsmet Paşa mah. 4540 ada, 3 parsel üzerinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmak sureti ile davalı oğlu T8'u vekil tayin ettiğini, kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmak sureti ile muvazaalı bir şekilde İstanbul ili, Sultangazi ilçesi, İsmetpaşa mah. 4500 ada, 3 parsel, 36,37,38,39,40 ,44 nolu dükkanlar ile aynı yer 2 nolu ve 16 nolu bağımsız bölümlerin davalı T9 yani diğer davalının eşine muvazaalı olarak devredildiğini belirterek muvazaa nedeniyle tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile davacılar...

            YANIT : Davalı vekili yanıt dilekçesinde özetle; "Davalıya pay satan kişilerin birinin eşi, birinin baldızı olup, gerçekte bağış olduğu, gerçek bir satış olmadığı, işlemde muvazaa" iddiası ile davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 24/09/2020 tarih ve 2019/307 Esas, 2020/319 Karar sayılı kararında özetle; "İşlemde muvazaa olduğunun davalı tanıklarının beyanları ile kanıtlandığı, gerçek satış olmadığı gerekçesi ile "davanın reddine dair karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalının işlemde muvazaa iddiasında bulunamayacağını, muvazaa tarafı olan kişilerin akrabada olmaları nedeniyle tanıklarınında itibar edilemeyeceği, tanık Nurten'in beyanındaki ablası Hikmet ile resmi devrin hiç olmadığını, usul ve yasaya aykırı verilen mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi isteği ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

            a devir bedeli ile devrin gerçekleştiği tarihteki rayiç değeri arasında aşırı orantısızlık mevcut ise de, bu hususun tek başına muvazaalı işlemi kanıtlamaya yeterli olmadığı, muvazaa olgusunun başka delillerle desteklenmesi gerektiği, dinlenen davacı tanıklarının muvazaa olgusuna ilişkin somut bilgisi olmadığı, davalı ...'ın ekonomik durumuna ilişkin bilgilerin duyumdan ibaret olup, görgüye dayalı olmadığı, satış hususunda doğrudan bilgileri bulunmadığı, devir işlemini gerçekleştiren ile devralan arasındaki akrabalık ilişkisi bulunmasının işlemin muvazaalı yapıldığını göstermeyeceği, ... Şirketi’nin ekonomik sıkıntıları nedeniyle taşınmazın satıldığının dosya kapsamı ile sabit olduğu, herhangi bir irade sakatlığından söz edilmesinin de mümkün olmadığı, davalı ...'ın devraldığı 1/2 hisse yönünden devrin muvazaalı olduğu yada davalının kötü niyetli olduğu kanıtlanamadığından bu davalı aleyhine açılan davanın da reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu