Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....
Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....
TMK'nun 617. maddesine dayalı olarak açılan "mirasın reddinin iptali" isteğine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda bu tür uyuşmazlıkların mutlaka Sulh Hakimleri tarafından görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. Kanunda özel hüküm bulunmadığı ve davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6100 s. HMK'nun 4. maddesinde yazılı davalar söz konusu olmadığı hallerde her dava Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülür. Reddin iptali davasında görevli mahkeme "Asliye Hukuk Mahkemesi'"dir. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen (kendiliğinden) dikkate alınması gerekir. Bu açıklamalar karşısında görev yönü düşünülmeden işin Esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırı olup; bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 2010/12328 Esas - 2010/16602 Karar) Dava, mirasın gerçek reddine (4721 s. TMK m. 605/1) ilişkin kararın iptaline (4721 s. TMK m. 617/1) yöneliktir....
ın vefatından önce borçlarını ödeyememesi nedeniyle davalı ... tarafından icra takipleri başlatılarak haciz işlemi yapıldığını, borçlunun hacze kabil malı bulunmadığının tespit edildiğini, icra dosyalarındaki bu haciz tutanaklarının ödemeden aciz belgesi niteliğinde olup murisin vefat ettiği tarihte borçlarını ödemekten aciz halinde olduğunu, mirasın hükmen reddi gerektiğinden müvekkillerinin borçtan sorumlu olmadıklarını, alacaklılar tarafından geçici aciz belgesi sunularak bu durumun kanıtlandığını belirterek mirasın hükmen reddinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleştirilen davada davacılar vekili, murisin borcu nedeniyle alacaklı ... tarafından icra takibine girişildiğini, murisin haczi kabil malı bulunmadığı tespit edildiğinden mirasın alacaklı ... yönünden de reddine karar verilmesini istemiştir....
Şu halde açıklanan yasa hükümleri gereğince, murisin temsilcisi olduğu limited şirketin, şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan vergi borcundan temsilcisi olarak da şahsi sorumluğu söz konusudur. Murisin yasal mirasçısı olan davacılar hakkında, amme alacaklısı tarafından henüz takibe geçilmemiş olması, yasal mirasçıların borç tehdidi altında olmadıkları anlamına gelmez....
İcra Müdürlüğünün 2013/1445 esas sayılı dosyasındaki 04/03/2013 tarihinde muris Mustafa Cihan mirasçıları olarak müvekkilleri aleyhine açılan takibin terekenin borca batık olması ve miras bırakanın ödemeden aczi nedeniyle mirasın reddi davasının sonuçlanmasına kadar durdurulmasına karar verilmesini, murisin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın müvekkili açısından hükmen reddinin tesciline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.01.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı aleyhine ... 6. İcra Müdürlüğü'nün 2009/8931 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, alacağın tahsili için davalının, ..., ..., ... Mahallesi, 7995 ada 1 parselde muris ...’dan intikal eden miras hissesinin satışına yönelik ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/665 E. sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, yargılama sırasında davalının, ... 2....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23.06.2020 NUMARASI : 2020/13 Esas - 2020/311 Karar DAVA KONUSU : Mirasın Reddinin İptali KARAR : Alaşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.06.2020 tarih ve 2020/13 Esas, 2020/311 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 16/10/2014 gününde verilen dilekçe ile mirası reddin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01/12/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, mirasçının alacaklısı tarafından açılan mirası reddin iptaline ilişkindir. Davacı vekili, davalının müvekkiline borçlu olduğunu, davalının miras bırakanı ...’in mirasını reddetmesinin icra takiplerini sonuçsuz bırakmaya yönelik olduğunu, alacaklarını tahsil edememeleri nedeni ile mirasın reddinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın öncelikle hak düşürücü süre yönünden mümkün olmaması halinde esastan reddini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir....
Bir kısım davacılar vekili temyiz dilekçesinde gerçekte murisin davalıya borcunun bulunmadığını, her ne kadar murisin ölümlü trafik kazasında aracı kullandığından bahisle davacı olan mirasçılara karşı davalı tarafından takip başlatıldıysa da ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2010/7175 Soruşturma No, 2011/66 Karar Numaralı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararında murisin traktörün çamurluk kısmında yolcu olarak bulunduğu, aracı ...'in kullandığından söz edildiğinden eldeki davanın açıldığını, mirasın hükmen reddinin talep edilmesinin yanılgıya dayandığını belirterek yerel mahkeme kararının bozulmasını talep etttiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece davacılardan ... ve ... vekilinin beyanı alınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....