Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davada, davalıların çekişme konusu taşınmazda kayda ve mülkiyete dayalı bir haklarının bulunmadığı, tapu kaydındaki muhdesat şerhinin ilgililerine şahsi hak tanıyacağı, bu durumda ayni hak niteliğinde olan mülkiyet hakkına üstünlük tanımak suretiyle, yukarıda bahsi geçen TMK’nin 722. ve 723. maddelerindeki düzenlemeler de dikkate alınarak davalıların haksız müdahalesinin önlenmesine ve kal’e karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile elatmanın önlenmesi ve kal isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir . 2.Davalı-karşı davacının temyiz itirazlarına gelince, mahkemece karşı davacı yanın talebi hakkında, asıl davada muhdesat bedellerinin depo edildiği ve asıl davada TMK’nin 722. ve 723.maddeleri anlamında muhdesat sahipleri lehine tazminata hükmedilmesi durumunda tahsilde tekerrüre sebebiyet vermemek koşuluyla, esasa girilerek hüküm tesis edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle, davacı tapuda şerhedilmiş muhdesat hakkı sahiplerine karşı terkin ve iptal istenmedikçe...

    a ait ve fiilen bu kişinin kullanımındadır," şerhinin ve "taşınmazın edinme sütünunda yer alan ... isimlerinin ... olarak düzeltilmesine" ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 28/01/2015 günü oy birliği ile karar verildi....

      ya aittir" şerhinin düşüldüğünü, taşınmaz üzerinde bulunan kargir evin hissedarların babası olan ... tarafından sağlığında yapıldığını ve ölene kadar murisin oturduğunu belirterek dava konusu taşınmazın beyanlar hanesinde yer alan "parsel üzerindeki kargir ev ...'ya aittir" şerhinin tapunun beyanlar hanesinden terkinini ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini"talep ve dava etmiştir. II....

        Davacı vekili, dava konusu taşınmazın beyanlar hanesinde davalı gerçek kişiler lehine verilen kullanım şerhinin doğru olmadığı iddiasıyla, davalı kişiler lehine kurulan kullanım şerhinin iptali ile müvekkili lehine kullanım ve muhdesat şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu ... mahallesi 1340 ada 22 parselin kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın bahçe niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline ve beyanlar hanesine “6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmıştır, iş bu taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı betonarme binanın (muhdesatın) davacı ...'a ait olduğu, bahçe ve üzerinde bulunan binanın 25 yıldan beri Şerafet oğlu ... ve Mustafa oğlu ...'un kullanımındadır." şerhinin düşülmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... ile davalı ... vekilleri ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine, davacının davalılar .... ve ... aleyhine açtığı davasının kısmen kabulüne, çekişmeli 13288 ada 21 parsel sayılı taşınmazın 29.04.2014 tarihli bilirkişi raporu ve krokisinde sarıya boyalı olarak 21/A ile gösterilen 1.150.02 m2'sinin davacının zilyetliğinde olduğunun tespiti ile tapunun muhdesat bilgileri hanesindeki "... oğlu ... kullanımındadır" şerhinin iptal edilerek "7.581,82 m2'si ... oğlu 1964 doğumlu ..., 1.150.02 m2'si ... kızı 1950 doğumlu ... kullanımındadır" şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ... vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir....

            ya ait hisseyi satın aldığını ve kendi kullanımında olduğunu ileri sürerek,... lehine verilen şerhin iptali istemiyle; davacılar ... ve ... ise, çekişmeli parsel içindeki su kuyusunun kendilerine ait olduğunu ileri sürerek, davalı ... lehine verilen muhdesat şerhinin iptali istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davalı ...'e yönelik açılan davanın reddine, davalı ... ...'ya yönelik açılan davanın ise kabulüne; çekişmeli taşınmazın 2/B vasfı ile Hazine adına tesciline, beyanlar hanesindeki mevcut zilyetlik şerhinin iptali ile yerine dava konusu taşınmaz ve üzerindeki kargir evin 35 yıldan beri 1/3 hisse ile ... ve 2/3 hisse ile ...'nın kullanımlarında ve üzerindeki evin kendilerine ait olduğu, taşınmaz içerisindeki su kuyusunun ise davalı ...'e ait olduğu şerhi verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Üzerindeki bir katlı kargir ev Hüseyin oğlu ...’a aittir” şerhinin terkini istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile; ... İli, ... Beldesi, ... Mahallesi 154 ada 33 sayılı parselin tapu kaydında taşınmazın 1978 yılından beri Hüseyin oğlu ...”ın kullanımında olduğu ve üzerindeki bir katlı kargir evin Hüseyin oğlu ...”a ait olduğuna dair şerhin iptali ile kaydından terkinine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kadındaki irtifak hakkı ve kullanım şerhinin terkini istemine ilişkindir....

                Somut olayda, uyuşmazlık konusu .... ili, ... ilçesi, ... köyü 124-c-15-d pafta 636 parselde kayıtlı bulunan tarla vasfında taşınmazın, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu, tutanakta muhdesat kaydı olarak “ağaç” ve kullanıcı olarak ... oğlu ...'in yazıldığı anlaşılmaktadır. Davacı, 3402 sayılı Kanunun Ek 4 maddesi uyarınca yapılan tespit çalışmalarında, çekişmeli taşınmazın kendi zilyetliğinde bulunduğu halde, beyanlar hanesinde kullanıcı olarak davalı gerçek kişinin adının şerh verildiğini ileri sürerek, kullanıcı şerhinin iptali ile çekişmeli taşınmazın adına beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmışlardır. Bu halde, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 1....

                  Hukuk Dairesi tarafından temyiz inceleme görevinin Dairemize ait olduğu gerekçesiyle gönderilen dava dosyası üzerinde, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamı, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmayıp, şahsi haktan kaynaklanan muhdesat şerhinin terkini ve yenisinin tesisi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (7). Hukuk Dairesine aittir. Bu durumda, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre temyiz incelemesini yapacak dairenin Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu tarafından belirlenmesi gerekir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.08.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tapu kaydına şerh konulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19. maddesi gereğince muhdesat şerhinin ancak kadastro çalışmaları sırasında beyanlar hanesinde gösterilebileceği ayrıca kadastrodan sonra ise dava konusu taşınmazla ilgili olarak ortaklığın giderilmesi davası açılması veya devam etmekte olan kamulaştırma olması halinde şerh konulması...

                      UYAP Entegrasyonu