WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2022 NUMARASI : 2022/322 ESAS, 2022/455 KARAR DAVA KONUSU : Muhdesat Bedelinin Tespiti ve Aidiyeti KARAR : İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 27/12/2022 tarih ve 2022/322 Esas, 2022/455 Karar sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin, davacı idare vekili tarafından istenilmesi üzerine, daireye gönderilen dosya incelendi, gereği düşünüldü: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; imar planında "Park, Yeşil Alan, Otopark ve Yol Güzergahı" içinde kalan taşınmazlara yönelik olarak alınan kamulaştırma kararına istinaden, İzmir İli, Konak İlçesi, Gürçeşme Mahallesi, 41601 ada, 9 parsel sayılı, 83,00 m2 miktarlı taşınmazın üzerinde bulunan yapının kamulaştırma bedelinin tespiti ile, davacı idareye aidiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalıya, dava dilekçesi ve ekleri usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen cevap vermemiştir....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan muhdesat kamulaştırma bedelinin tespiti ve muhdesatın davacı idareye aidiyeti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 5....

    Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir....

      Somut olaya gelince; mahallinde yapılan keşif sonucunda, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporlarına göre; aidiyetinin tespiti istenen ve Mahkemece kabulüne karar verilen, 33,00 m2 çardak, 20,00 metre tel çit, bir adet demir bahçe kapısı taşınmazın bütünleyici parçası, dolayısıyla muhdesat niteliğinde değildir....

        Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. Satışına karar verilen taşınmaz; a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında, b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında, c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/1290 Esas sayılı dosyasıyla muhdesatın aidiyetinin tespiti istemiyle dava açtığını beyan etmiştir. İlgilisinden getirtilen belgeler incelendiğinde ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1290 Esas sayılı dosyasında, dava konusu 3322 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili muhdesat aidiyetinin tespiti davasının bulunduğu görülmüştür. O halde Mahkemece, bu davanın davalı yararına sonuçlanması halinde bütünleyici parçanın aidiyeti belirlenmiş olacağından satış bedelinin yukarıdaki ilkeler doğrultusunda dağıtılması gerekecektir. Mahkemece muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin bu davanın bekletici mesele yapılması ve satış bedelinin bu davanın sonucuna göre dağıtılması gerektiğinden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün 3322 parsel sayılı taşınmaz yönünden bozulması gerekmiştir....

          Davalı vekili, dava konusu taşınmazın ikinci katı ile ilgili muhdesat oranlaması yapılmaksızın karar verilmiş olması gerekçesi ile hükmü temyiz etmiştir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Duraksamadan belirtmek gerekir ki; mevcut bir muhdesata sonradan yapılan iyileştirici imalatlar yeni bir muhdesat meydana getirme sayılamayacağı gibi, bu amaçla yapılan giderler de mevcut muhdesata değer kazandıran faydalı ve zorunlu giderlerdendir. Aynı şekilde bütünleyici parça niteliğinde olmayıp her zaman için ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar da teferruat niteliğindedir....

            in muhdesat iddiası bulunduğundan tarafların muhdesatın aidiyeti konusundaki beyanları alınması, muhdesatın aidiyeti konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmesi, mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi, muhdesatın aidiyeti konusunda tarafların uzlaşması veya muhdesatın aidiyetinin tespiti hakkında açılan dava sonucunda paydaş veya bazı paydaşlara aidiyetine karar verilmesi halinde bilirkişilerden yukarıda anlatılan ilkeler ışığında 2018 parsel sayılı taşınmazda dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerlerinin ayrı ayrı tespit edildiği, taşınmazın tüm değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlendiği...

              Somut olaya gelince; davalı ... ve arkadaşları tarafından, muhdesat iddiası ileri sürülmüş olup, muhdesat iddiasının kabul edilip edilmediği hususunda tarafların beyanlarının alınmadığı gibi muhdesat iddiasında bulunan davalılara da muhdesatın aidiyeti davası açmak için süre verilmediği anlaşılmaktadır....

                Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Olayımıza gelince; davaya konu taşınmaza ait ... kaydının incelenmesinde, beyanlar hanesinde, parsel üzerinde bulunan kerpiç binaların ... ve ... ...'e ait olduğuna ilişkin şerh bulunmaktadır. Mahallinde yapılan keşif neticesinde düzenlenen 11.08.2003 tarihli bilirkişi raporunda da taşınmaz üzerinde birden fazla kerpiç binanın bulunduğu belirlenmiş, temyiz eden davalı ...'in 29.09.2006 tarihli dilekçesindeki evlerin maliklerinin tespiti istemi üzerinde durulmamıştır. Mahkemece yukarıdaki esaslar ve tapudaki şerhler doğrultusunda davalı ...'un babası ... ile davacı ... ...'...

                  UYAP Entegrasyonu