Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı T7 vekilinin 11/03/2016 tarihli keşifte dava konusu taşınmaz üzerindeki inşai yapının müvekkilinin babası tarafından inşa edildiğini bildirerek muhdesat iddiasında bulunduğu, davacı vekilinin ise 10/03/2016 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin muhdesatın aidiyeti iddiasının bulunmadığını, davalıların iddiasını kabul ettiklerini bildirdiği görülmüştür. Mahkemece muhdesat iddiasında bulunan davalı vekiline muhdesat iddiaları ile ilgili olarak muhdesatın aidiyeti davası açmak üzere süre verilmiş, davacı vekili bir sonraki celsede müvekkilinden talimat alamadığı için muhdesat iddiası ile ilgili dava açmadıklarını beyan etmiş, bunun üzerine mahkemece davanın muhdesat iddiası yokmuş gibi kabulüne karar verilmiştir....

Yine, bilirkişi, dava konusu binanın etrafında 35,58 m2'lik seramik alan ile binanın güney ve doğu tarafında bulunan briket ve kısmen sıvasız bahçe duvarı bulunduğu tespit edilmiştir. Aidiyetinin tespiti istenen ve Mahkemece kabulüne karar verilen, seramik alan ile duvar taşınmazın bütünleyici parçası, dolayısıyla muhdesat niteliğinde değildir. O halde, Mahkemece, prefabrik niteliğindeki yapı, seramik alan ve duvar hakkında açılan dava yönünden muhdesat aidiyeti davası açılamayacağı, ancak koşullarının varlığı halinde Borçlar Kanunu'nun 61 ve devam eden maddeleri hükmüne ve sebepsiz zenginleşme kurallarına göre açılacak eda nitelikli bir alacak davası ile talep edilebileceğinin mümkün olduğu, eda davası açma hakkının bulunduğu hallerde de bu davaya öncü olacak bir tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gözönünde bulundurularak, tespiti istenen bu kalemler yönünden ret kararı verilmesi gerekirken, yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

    Davacı vekilinin 24/12/2018 tarihli istinafa cevap dilekçesinde; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek, davalı T3 vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini istemiştir. DELİLLER : İstinaf incelemesine esas; Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; Muhdesat Aidiyetinin Tespiti davasıdır. Mersin 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/1003 E., 2016/102 K....

    Sayılı kararına göre, mevcut muhdesata değer kazandıran faydalı ve zorunlu giderler ve ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar için, muhdesat aidiyeti davası açılamayacağının belirtildiği, ancak müvekkili Ali Yıldırım'ın, karkas halde bulunan yapının birinci katını oturulabilir bir hale getirilebilmek adına yapılan işlemler dahilinde olan iç sıva, tuğla ördürme vb. işlemleri de bizzat kendi tarafından yaptırıldığını, öte yandan, bütünleyici parça niteliğinde olmayıp, her zaman için ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar yönünden de muhdesat aidiyeti davası açılamayacağı gibi, müvekkil Ali Yıldırım tarafından yaptırılmış iç sıva ve tuğla ördürme türü işlemler binanın bütünleyici parçası niteliğinde olduğu , bütünleyici parça, yerel adetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey değiştirilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçası olduğu...

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/91 D.İş sayılı kararı ile BOTAŞ Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketinin talebi ile 414 parsel (yeni 623 ada 1 parsel) sayılı taşınmazın 460,30 m2’lik kısmına geçici irtifak hakkı, 4304,53 m2’lik kısmına mülkiyet kamulaştırması şeklinde acele elkoyma kararı verilerek, 396.127,72 TL elkoyma bedelinin bankaya depo edilmesine karar verildiği, Mahalinde 07/04/2022 tarihinde keşif yapıldığı, 09/04/2022 tarihli fen bilirkişi raporunda, 623 parsel 1 parsel üzerinde 2020/91 D.İş sayılı kararı ile kamulaştırma işlemi yapıldığı, muhdesat aidiyeti istenilen kısmın kamulaştırılan alan içinde kaldığı, anılan taşınmazın malik kısmının davalı olarak bırakıldığının bildirildiği, 13/05/2022 tarihli ziraat bilirkişi raporunda, mülkiyet kamulaştırması ve geçici irtifak alan toplamının 4764,83 m2 olduğu, 132 adet ağaç söküldüğü, sökülen ağaç bedelinin 181.500,00 TL, damlama sulama bedelinin 14.294,49 TL olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır....

    Bu durumda mülkiyetin tespiti davasının davalı yararına sonuçlanması halinde bütünleyici parçanın aidiyeti belirlenmiş olacağından satış bedelinin yukarıdaki ilkeler doğrultusunda dağıtılması gerekecektir. Mahkemece muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin bu davanın bekletici mesele yapılması ve satış bedelinin bu davanın sonucuna göre dağıtılması gerekirken, bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de, taşınmazda müşterek mülkiyet ve elbirliği mülkiyeti söz konusu olduğundan taşınmazın satış bedelinin mirasçılık belgeleri ve tapu kaydındaki paylar oranında taraflara paylaştırılmasına karar verilmesi gerekirken bu hususun hüküm sonucunda belirtilmemesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemece, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile; Yargıtay bozma ilamından sonra açılan ve bozma kararında geçmeyen muhdesat davaları bekletici mesele yapılmış ise de; bozma öncesi yapılan yargılama esnasında bunlara ilişkin bir muhdesat iddiası olmadığı ve uyma kararı verilmesi halinde bozmaya aynen uyulacağı, bekletici mesele ara kararından dönülerek Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda karar verildiği gerekçeleriyle, davanın kabulüne, dava konusu 119 ada 1 parsel (eski 343 parsel) sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, taşınmazın satış bedelinin muhdesatlara isabet eden; %8,15'inin davalı ... mirasçılarına %1,28'inin davalı ...'a ödenmesinden sonra kalan satış bedelinin tapu kaydındaki hisseleri oranında hissedarlara ödenmesine, karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

        İlk derece mahkemesince; "… WC, soğuk hava deposu, garaj, kümes, yardımcı yapı, tel çit olarak adlandırılan muhtesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespiti talebinin kabulüne…" karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının dahi talep etmediği bazı eklentilerin muhdesat olarak kabul ve haklarında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, arazi üzerindeki yapıların arzın mütemmim cüzü olup olmadığı, binaların ruhsatlı ve mimari projeli olup olmadığı ve bina ömrünü tamamlayıp tamamlamadığı hususlarının raporda yer almadığını, karara dayanak bilirkişi raporunda soğuk hava deposunun 3- A sınıfı yapı olarak değerlendirildiğini, tuğladan yapılmış, sonradan sıvası yapılmış, boyasız, ruhsatı ve mimari projesi olmayan, kaçak yapının 3- A sınıfında değerlendirilmesinin mümkün olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını veya davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir....

        Dava muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Muhdesatın tespitine ilişkin davalarda kabul kararı verilebilmesi için, muhdesatın davacı tarafından, kendi geliri ile kendi nam ve hesabına yaptırıldığı hususlarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde ispatı gerekir....

        Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır....

          UYAP Entegrasyonu