Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyasında bu iyileştirmelere ilişkin hüküm kurulmamış olması ve yine karardan sonra davalının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre de diğer paydaşa karşı bu konuda ayrı bir dava açmasının mümkün olduğu anlaşılmış olmakla, ilk derece mahkemesince verilen kararda yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Ancak; İlk derece mahkemesinc 3 No'lu bentte satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağı hükme alınmış ve muhdesat değerine karşılık gelen bedelin paydaş Salih Özrenk'e ödeneceği belirtilmişken 5 No'lu bentte satış bedelinin tapu ve veraset ilamındaki paylarına göre taraflara verilmesine denilmesi suretiyle iki bent arasında çelişki yaratılması uygun olmamıştır....

Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Mahkemece paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmesi gerekir. Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir....

    Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/392 Esas, 2019/370 Karar sayılı dava dosyasında verilen Muhdesat Aidiyetinin Tespiti talebinin reddine karşı, davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; Muhdesat Aidiyetinin Tespiti istemine ilişkindir....

      Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer (TMK mad. 718). 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır(TMK mad. 722, 724 ve 729). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın mülkiyetinin arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir....

        Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir....

        olduğunu, taraflarınca bilirkişi raporuna ve raporda yer alan muhdesatın davacıya aidiyeti hususlarına itiraz edilecek bir husus görülmediğini, zira muhdesatın aidiyeti konusunda baştan beri bir itirazları bulunmamakta olduğunu, davacı tarafın, baştan beri muhdesatın aidiyeti konusunda bir itiraz dolayısıyla tespiti gereken bir husus olmadığı halde davanın gereksiz yere açılmasına ve masraf yapılmasına sebep olduğundan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin kendilerine yükletilmesi gerektiğini belirterek, davanın, konusu itibariyle baştan beri konusuz olduğunun tespitine, tespiti gereken bir husus olmaması nedeniyle davanın reddine, gereksiz yere davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle HMK m.327 gereğince tüm yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: İncelemeye konu uyuşmazlık, davanın ret kararının eksik incelemeye ve/veya hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı, hükmün fer'ilerinde usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLER : Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Osmancık Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 18/11/2022 tarih, 2022/182 esas 2022/638 karar sayılı kararına karşı, davacı tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir....

        Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; davalı ... yargılama sırasında muhdesat iddiasında bulunarak dava konusu taşınmaz üzerindeki ceviz ağaçlarının kendisinin olduğunu bildirmiştir....

          Hükmü, davalılardan ... ve ...’in ayrı ayrı temyiz etmesi üzerine; Dairemizin 24.02.2014 tarihli 2014/23 Esas ve 2014/2407 Karar sayılı ilamı ile davaya konu taşınmazlardan 743, 955, 1594, 1762, 1982 ve 2279 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hükmün onanmasına; davalılardan ... ve ...’in 65, 722, 754 ve 1488 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki muhdesat iddialarına ilişkin 24.04.2013 tarihli duruşmada adı geçen davalılara muhdesatın aidiyeti davası açmak üzere verilen sürenin uygun olmaması sebebiyle bu parseller yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın kabulü ile “65, 722, 754 ve 1488 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine, 1488 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan C harfi ile gösterilen taşınmazın davalı ... tarafından yapılmış olduğu anlaşılmakla bu parsel yönünden satış bedelinin %13,39'unun davalı ...'...

            UYAP Entegrasyonu