Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muarazanın meni Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı muarazanın meni davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 30.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muarazanın meni Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı muarazanın meni davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 30.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tespit-Muarazanın meni Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tespit-muarazanın meni davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 16.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İlk derece mahkemesince; "HMK'nun 389/1.maddesine göre; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK'nun 390/1. maddesine göre; ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir. Somut olayda, taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğu, davacının iddialarının yargılamayı gerektirdiği, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için gerekli şartların oluşmadığı" gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir....
İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir kurumu kabul edilmiştir. HMK'nın 389.maddesinde, ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, söz konusu maddede; meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi veya şartı olarak kabul edilmiştir. Bu şartlardan birisinin mevcudiyeti halinde, mahkemece, uyuşmazlık konusu taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilecektir. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir....
süresinde olmadığını ileri sürmüş isede,bu istinaf sebebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.Kaldıki daha sonra bu ihtiyati tedbir kararına yönelik birleşen dosya davacısı tarafından teminat yatırılmadığından bahisle mahkemenin 01.11.2023 tarihli ara kararı ile "..6100 sayılı HMK 393 maddesinin 1. fıkrası gereğince mahkemece verilen 19/10/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden kalktığının tespitine " karar verildiği anlaşılmıştır.16/08/2023 tarihli teminatsız ihtiyati tedbir kararına davalının süresinde itiraz ettiği, mahkemece 19/10/2023 tarihli kararı ile ihtiyati tedbir için dava konusu 2 fatura toplamı yönünden 15 teminatla ihtiyati tedbir kararı verilmesinde aykırılık bulunmadığı, mahkemenin 01/11/2023 tarihli kararı ile kendiliğinden kalkmış sayılmasına karar verilmesinin ise istinaf edilen hususlarla ilişkisi bulunmadığı görüldüğünden,mahkemenin 19/10/2023 tarihli kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur.Bu itibarla birleşen davada davacının istinaf talebinin...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2014 NUMARASI : 2013/525-2014/150 Taraflar arasındaki muarazanın men'i zımnında, verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının devamı istemi üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, hukuki yarar yokluğundan istemin reddi ile tedbirin kaldırılmasına yönelik olarak verilen hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21.02.2014 tarihli ve Esas 2013/1 E. - 2014/1K....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 02/03/2021 tarihli ara karar ile "Tedbir talebi davanın esasına yönelik olup talep yargılamayı gerektirdiğinden ve davayı sonuçlandırır şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden, 6100 Sayılı HMK.389 ve devamı maddeleri ihtiyati tedbir şartları oluşmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine," şeklinde karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 02/03/2021 tarihli ara karar ile "Tedbir talebi davanın esasına yönelik olup talep yargılamayı gerektirdiğinden ve davayı sonuçlandırır şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden, 6100 Sayılı HMK.389 ve devamı maddeleri ihtiyati tedbir şartları oluşmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine," şeklinde karar verilmiştir....
Her ne 2008/7273-2009/11 kadar mahkemece, tapu kaydı maliki olan davacının tapuya dayanarak meni müdahale davası açma imkanı varken böyle bir dava aşamasında hukuki yararının bulunmadığı sonucuna varılarak dava red edilmiş ise de, davacının tapudan resmi şekilde satın aldığı taşınmazın tasarruf ile ilgili taraflar arasında bir çekişme bulunduğu dosya kapsamı ile sabit olduğuna göre, davacının böyle bir dava ile muarazanın önlenmesini istemekte hukuki yararı vardır. Her ne kadar, davacının tapu kaydına dayalı bir meni müdahale davası açma imkanı var ise de, yarışan haklarından birinin kullanılarak bu şekilde bir dava açmasını engelleyecek bir düzenleme olmadığı gibi, davacı meni müdahale davası açmaya da zorlanamaz. Böyle olunca mahkemece, işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....