Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı dava dilekçesinde dava konusu kaçak elektrik faturaları nedeniyle elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı talep etmiş, mahkemece tedbir talebinin kabulüne % 15 oranında teminat alınmasına karar verilmiş, takdir olunan teminat miktarı süresi içinde mahkeme veznesine yatırılmıştır. Davalı vekili; elektriğin kesilmemesi yönündeki tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğini, tedbir şartlarının oluşmadığını beyanla tedbirin kaldırılmasını, mah- kemenin aksi kanaatte olması halinde ise % 100 oranında teminat alınmasını taleple karara itiraz etmiş mahkemece bu yöndeki itirazı reddedilmiş olmakla aynı nedenlerle istinafa başvurmaktadır....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : 5237 sayılı TCK'nın 85/1, 62, 51/1-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet, erteleme Taksirle öldürme suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- Suç tarihinde 45 yaşında olan ölenin, gece bekçisi olarak çalıştığı inşaatta elektriğin kesilmesi nedeniyle üst kapağı ve boruları olmayan sobayı yanar bir şekilde kendisine tahsis edilen oda içinde bulundurarak, odada bulunan yatağa yatması sonucu karbonmonoksit zehirlenmesi ile öldüğü olayda hububatçılar kooperatifi başkanı olan ve kooperatifin inşaatı ile ilgilenen sanığın olayda kusurunun bulunmadığı gözetilmeden yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi, 2- Kabul ve uygulamaya göre de; Katılanın bozma kararından sonra vekaletname ibraz eden vekil tarafından duruşmada temsil edilmesi ve vekalet ücreti yönünden kazanılmış hak oluşmayacağı nazara alındığında...

      Somut olayda dava, davacının kiracı olarak bulunduğu ve davalılara ait olan iş yerinin davalıların elektriğin ve suyun kesilmesi şeklinde haksız müdahalesi sonucu kullanılamadığı iddiasıyla uğranılan maddi ve manevi zararların giderilmesi için tazminat istemine ilişkindir. Davacı ile davalılar arasında kira sözleşmesinin varlığı hususunda bir uyuşmazlık bulunmasa dahi davanın konusunun davalının haksız eylemleri sonucu uğranılan maddi ve manevi zararların tazmini istemine ilişkin olup uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanmasına göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanığın işlediği kabul edilen “ iş yeri önüne duvar çekme, elektriğin kesilmesi” şeklindeki eylemlerin katılanların huzur ve sükununu bozduğu ve bu nedenle atılı suçun unsurlarının oluştuğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi....

          Zira; Dairemizin bozma ilamında davacının ana borçtan her halükarda sorumlu olduğu, bununla birlikte elektriğin kesilmesi gereken tarihten sonraki dönem için ise davalının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davacı için gecikme zammı ve faizden muafiyetini sağlayacağı nazara alınarak bilirkişiden rapor alınarak karar verilmesi gerektiği belirtildiği ve mahkemece bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi raporu alınmıştır. Elektrik Elektronik Fakültesi öğretim üyesi tarafından hazırlanan raporda; yönetmeliğe göre elektriğin kesilmesi gereken tarihin 31.12.1999 olduğu tespit edilmiş, gecikme faizi uygulanması gerektiği, kesilmesi gereken dönem öncesi iki fatura olduğu belirtilmiş, buna göre iki fatura için 5,59 TL gecikme zammı, 1,01 TL KDV ve 836,71 TL asıl alacak olma üzere toplam borcun 843,31 TL olduğu belirtilmiştir....

            Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacının 1.5.2009 tarihinden itibaren 10 yıl süreyle kiraladığı akaryakıt istasyonu ile ilgili olarak davalı kuruma yeni abonelik tesisi için başvurduğu, ancak gayrimenkulde önceden faaliyette bulunan şirketin borcu nedeni ile elektriğin kesildiği, davalı kurumun önceki şirketten alacağına karşılık dava veya icra takibinde bulunmadığı, ayrıca önceki şirketin elektrik borcundan dolayı muvazaalı satış yapıldığını da ispatlayamadığı, davalı idarenin elektriği kesmesi ve davacının abonelik talebinin reddinin iyiniyete ve hakkaniyete uymadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

              Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dosya içinde; Dairemizin 14.07.2009 tarihli bozmamızdan önceki evrak (duruşma tutanakları, keşif, bilirkişi raporları, dava ve cevap dilekçeleri ...) bulunmadığından, belirtilen eksik giderilerek yeniden Daireye gönderilmek üzere dosyanın MAHALLİNE GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.05.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Dosyanın incelenmesinde; davacının babasının adına kayıtlı abonelik sözleşmesi kapsamında borcun bulunduğu, belirtilen borç kapsamında elektriğin kesildiği belirlenmektedir. Anılan yönetmelik hükmü ve abonelik sözleşmesine göre elektrik kesilmesi için her hangi bir bildirim şartının öngörülmediği, ödemelerin zamanında yapılmamasının elektrik kesilmesi için yeterli olduğu açıklanmıştır. O halde; mahkemece, davacının kullandığı aboneliğin borcu bulunması nedeniyle sözleşme ve olay tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/2 . maddesine uygun olarak elektriğin kesildiği anlaşıldığından; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme neticesinde yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir…” gerekçesiyle karar bozulmuştur. Direnme Kararı: 9. Niğde 2....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı,kiralayarak işletmecisi olduğu ... Pastanelerine ait iki dükkan ve bir imalathane için davalı kuruma abonelik başvurusunda bulunduğunu, önceki abonenin borçları nedeniyle abonelik tesis edilmediğini, bu borçlardan sorumlu olmadığını savunarak muarazanın meni ile abonelik tesisine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının ibraz ettiği kira sözleşmelerinin muvazaalı olduğunu, ilk abonenin normal ve ... kullanım bedellerini ödemediğini, bu borçtan kurtulmak için davacıya devredilmiş gibi gösterilmeye çalışıldığını iddia ederek davanın reddini dilemiştir....

                    TL. ödendiğini, ancak anılan dairelerin daha sonra başka şahıslara satıldığının öğrenildiğini, bu konuda keşide edilen ihtarnameden de bir sonuç alınamadığını ileri sürerek, dava konusu 3 ve 4 no.lu daireler üzerindeki muarazanın giderilerek bu dairelere yönelik olarak müvekkilinin üyeliğinin tespiti ile adına tesciline ve 10.000 USD. kira kaybının tahsiline; birleşen davalarda muarazanın giderilerek bağımsız bölümlere ilişkin taşınmaz değerinin tespiti ile bedelin tahsiline aksi halde ödemiş olduğu bedelin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu