"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, mirasın reddinin iptali talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda gerekçeli kararın davacıya 28/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça istinaf isteminin 16/08/2021 tarihinde yapıldığı, mirasın gerçek reddinin çekişmesiz yargı işi olması nedeniyle adli tatilde sürelerin işleyeceği, 09/08/2021 tarihinin istinaf başvurusu için son gün olduğu, bu durumda davacının mirasın gerçek reddindne vazgeçmeye ilişkin istinaf isteminin süre yönünden incelenemeyeceği, bu durumda istinaf isteminin süreden reddine ilişkin vermiş olduğu ek kararda bir isabetsizlik olmadığından ek karara yönelik istinaf başvurusunun inceleme aşamasında HMK'nun 353(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirası reddinin iptali Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşılacağı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, mirasın reddinin iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 12.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Murisin borcundan dolayı mirasçıların mirası reddinin iptali istenebilmesi için diğer bir koşul da reddeden mirasçılara kazandırma yapılmış olmasıdır. Mirasçıların, murisin ölümünden evvelki beş yıl içinde muristen sağlararası tasarrufla almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü oldukları değerler de tespit edilip yukarıda yazılı açıklamalar gözönünde bulundurularak bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgilisine iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....
Mirasın reddinin iptali davasının koşulları; davanın mirasın reddedildiği günden itibaren altı aylık hak düşürücü süre içinde açılması, borçlu mirasçının alacaklıları zararlandırma kastı ile hareket ettiğinin alacaklı tarafından kanıtlanması, borçlunun alacaklıya teminat göstermemesi, borçlunun mevcut mallarının borçlarını ödemeye yetmemesi ve borcunu ödemekten imtina etmesidir( Yargıtay 14. HD.'nin 25.10.2016 tarih 2016/4832 Esas 2016/8675 Karar ). Somut olayda, davalı mirasçı Düzce 1. Sulh Hukuk Mahkeme’sine müracaat ederek "mirası kayıtsız şartsız reddettiğine" dair beyanda bulunmuş, anılan mahkemece bu beyanın tesciline karar verilmiştir. Mirasın reddi kararının iptali davası 18/11/2016 tarihinde açılmıştır. Mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyanı tutanakla tespit edilmiş olması (TMK.md. 609/3) koşuluyla sulh hakimine ulaştığı andan itibaren sonuç doğurur ve miras bu tarihten itibaren reddedilmiş sayılır. Reddeden mirasçı bu tarihten itibaren mirasçı sıfatını kaybeder....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 16/06/2010 NUMARASI : 2010/1041-2010/1773 Davacılar tarafından, 03.05.2010 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddinin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; talebin kısmen kabulüne dair verilen 16.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı A.. Y.. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava yasal mirasçının mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin beyanının tespiti ve özel kütüğüne yazılmasına ilişkindir (TMK m. 605/1, 609). Mahkemece, davanın reddi miras davası olduğu, ancak dava dilekçesinin incelenmesinde davacılardan sadece A.. K..’ın imzasının bulunduğu görüldüğünden bu mirasçı yönünden muris M.....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirası reddinin iptali K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, mirasın reddinin iptalı isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 23.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mirasın hükmen reddinin tespiti davasında davanın açılması için herhangi bir süre öngörülmemiş iken, mirasın gerçek reddi davası 3 aylık süreye tabidir. (Türk Medeni Kanunu'nun madde 605/1, 606) Türk Medeni Kanununun 605/1 maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkin davada yerel mahkemenin görevi; isteğin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatının bulunup bulunmadığının tespiti ile süresinde başvuru ve usulüne uygun bir talep bulunduğu takdirde Türk Medeni Kanununun 609. maddesinde gösterilen usulde işlem yapmaktan ibarettir. Bilindiği üzere, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyan; bozucu yenilik doğurucu niteliktedir. Bu beyan Sulh Mahkemesine ulaşmakla sonuç doğurur. Hükmen ret ise tereke alacaklısına karşı açılacak davada, miras bırakanın ölüm tarihindeki terekesinin borca batık olduğunun tespiti niteliğindedir....
DAVA Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılardan ...’dan alacağının bulunduğunu, adı geçen davalının murisi ...’ın mirasını kötü niyetli olarak reddettiğini ve davalının yaptığı bu işlemin muvazaalı olduğunu belirterek mirasın reddinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP 1. Davalılardan ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; eldeki davanın açılmasına yönelik hukuki yararın bulunmadığını, mirasın reddinin iptali talebinin hak düşürücü süreye tabi olduğunu, müvekkillerinin mirasın reddine yönelik bir hukuki işlemde bulunmadıklarını ve davacının muvazaa iddiasının temelsiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. 2. Davalılardan ... ve ... ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçeleriyle; eldeki davanın açılması için gerekli olan hak düşürücü sürenin geçtiğini, mirasın reddini bilmediklerini ve bilebilecek durumda olmadıklarını belirterek davanın reddini istemişlerdir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Kütahya 1....