reddettiğinin tespiti yapılmış sayılsa bile zarara uğradığını iddia eden davacının bu noktada artık mirasın reddinin iptali davasını değil de tasarrufun iptali davası açması gerektiğini, davacının açılan işbu dava hukuki menfaatinin bulunmadığını, Mirasın reddinin iptali TMK'nın 617. maddesinde düzenlenmiştir....
Alacaklı tarafından mirasın reddinin iptali davası açılmış ve .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 10.03.2015 tarih ve 2014/53 Esas 2015/188 Karar sayılı ilamı ile mirasın reddinin iptaline karar verilmiştir. TMK'nun 617/1-2. maddesinde; "Mal varlığı borcuna yetmeyen mirasçılar, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir." düzenlemesine yer verilmiştir. Borçlunun murisi adına kayıtlı taşınmaza, borçlu aleyhine yapılan takip nedeniyle haciz konulmuş olup alacaklının açtığı dava ile mirasın reddinin iptaline karar verildiğinden mirasın resmen tasfiye edilmesi gerekir. Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasında bu sebeple hukuki menfaati yoktur....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; TMK'nın 617 nci maddesine göre davanın 6 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının .... Sulh Hukuk Mahkemesine 14.12.2016 tarihinde başvurarak "mirası kayıtsız koşulsuz reddettiğine" dair beyanda bulunduğu, mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi üzerine ......
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/335 Esas, 2014/297 Karar ... ilamı ile mirası reddettiğine dair karar olduğunu öğrendiklerini, mirasın reddi kararının icra dosyasına ve Edirne 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin satış dosyasına sunulmadığını, davalının babasından kalan borçlarını ödememek için mirası kasten reddettiğini, satış dosyası incelendiğinde bu dosyada bir çok taşınmazın satıldığı ve alacaklıların bir kısmının borçlarını tahsil ettiğinin görüleceğini, bu dosyalarda davalının mirası reddettiğine dair karar sunmadığını belirterek, mirasın reddi kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin muris ... ...'den intikal eden mirası kayıtsız şartsız reddettiğini, bu hususun Edirne 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/335 Esas, 2014/297 Karar ... ilamı ile tespit edildiğini ve kesinleştiğini, davacı vekili her ne kadar mirasın reddini yeni öğrendiğini iddia etmiş ise de 4721 ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.03.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 618. maddesinde düzenlenen mirasın reddinin iptaline ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin muris ...’dan alacaklı olduğunu, murisin vefatıyla mirasçılarının mirası reddediklerini, murisin mirasının aktifinin çok olduğunu ve davalıların kötü niyetli olduklarıını belirterek mirasın reddinin iptalini istemiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın mirasın reddinin iptaline ilişkin olduğu kabul edilerek aynı yasanın 617/1 maddesi uyarınca 6 aylık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç gerek dava dilekçesindeki, ileri sürülüşe gerekse dosya kapsamına uygun düşmemektedir. ../... -2- 2012/34 2012/11108 Davacı taraf, davalılardan ... ve ...’ın babaları...’in ölümü ile mirasını reddettiklerini, alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik olan bu tasarruflarının iyiniyete dayalı olmadığını iddia etmişlerdir. İİK'nun 277 ve devamı maddeleri borçlunun alacaklısına zarar vermek amacıyla yaptığı tüm tasarrufların iptale tabi olduğunu düzenlemiştir. Dava, bu amaca yönelik olarak açılmıştır. Davanın Medeni Kanunun 617. maddesi kapsamında açılan bir dava niteliğinde olduğu düşüncesi ile reddedilmesi özel kanun niteliğinde olan İcra İflas Kanununun sözü edilen maddeleri karşısında isabetli görülmemiştir. Mirasın reddi, reddeden mirasçı yönünden yasal bir haktır....
Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler (TMK m. 617/1). Şu halde, kötüniyetle redden söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir (TMK m. 617). Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. İcra takibinin uzun süre devam etmesi, tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra İflas Kanununda gösterilmiştir (İİK m. 105 ve 143). Somut olayda, davacı tarafından borçlu mirasçı hakkında “aciz vesikası” alınmamış olduğu sabittir....
Türk Medeni Kanunu'nun 617. maddesine dayanmaktadır. Mal varlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler (TMK. m. 617/1). Şu halde, kötü niyetle redden söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının mal varlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir (TMK. m. 617). Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının mal varlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. Hakkında çok sayıda icra takibi bulunması tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra İflas Kanunu'nda gösterilmiştir. (İİK. m. 105 ve 143)....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Mirası Reddinin İptali istemine ilişkindir. ** Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. (TMK. m. 617/1) Şu halde, kötüniyetle retten söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir. (TMK. m. 617) Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. İcra takibinin uzun süre devam etmesi, tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra İflas Kanununda gösterilmiştir (İc.İf.K. m.105 ve 143)....
İlk Derece Mahkemesince TMK 617/1 maddesi gereğince mirası red kararının tarihi ile dava tarihi arasında 6 aylık hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....