WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iş bu dava açılana kadar Yusuf Aydemir'in mirasçılarının mirası reddettiklerine ilişkin herhangi bir bilgileri olmadığını, dolayısıyla yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden yükümlü tutulmamaları gerektiğini, diğer yandan mirasçılar mirası reddetmiş olsa da mirasın reddedilmesi ile borcun ortadan kalkmadığını, borcun terekenin borcu haline geldiğini, bu sebeple kanun koyucunun sağladığı haklardan olan mirasın resmi tasfiyesi yolunun halen açık olduğunu, ayrıca mirasçıların alacaklılardan mal kaçırma tehlikesine karşı TMK 617 maddesinde özel bir düzenleme getirildiğini, buna göre borca batık olan veya iflas etmiş olan mirasçının alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddetmesi halinde alacaklılara ya da iflas dairesine ret tarihinden başlayarak altı ay içerisinde mirasın reddinin iptali için dava hakkı tanındığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6183 sayılı Kanun'un 30 uncu vd. maddesi gereğince mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 30 uncu vd. maddeleri. 3. Değerlendirme Davacı vekili, dava dilekçesinde taleplerinin 6183 sayılı Kanun'un 30 uncu vd. maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali olduğunu beyan etmiştir....

    Murisin, borcundan mirasçıların sorumluluklarını düzenleyen 4721 Sayılı TMK'nun ilgili hükümlerini inceleyecek olursak; 4721 Sayılı Türk Medenî Kanunu’nun 599. maddesine göre; “Mirasçılar, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar. Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçılar, miras bırakanın aynî haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanırlar ve miras bırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu olurlar. Atanmış mirasçılar da mirası, mirasbırakanın ölümü ile kazanırlar. Yasal mirasçılar, atanmış mirasçılara düşen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlüdürler”. 605. maddeye göre “Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır”. 606.maddeye göre; “Miras, üç ay içinde reddolunabilir....

      Bu nedenlerle; mirası reddeden (TMK m. 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının)'da gösterilmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de; “mirası reddin hukuki sonuçlarının terekenin paylaştırılmasında dikkate alınmasına" şeklindeki kabul hatalı olmuştur. TMK'nın 611. maddesi'ndeki "Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi hak sahiplerine geçer" hükmü uyarınca; mirası reddedenlerin miras paylarının diğer mirasçılara intikal şeklinin kararda gösterilmesi gerekir. Bu hüküm karşısında, mirası reddeden mirasçılardan P.. T.., M.. Z.. ve T.. T..'...

        , başka bir ifadeyle kendisine terekeden ekonomik anlamda aktifi arttıracak değerler geçecekken, kendi mal varlığı borca batık olmasına rağmen mirası redderse, mirasçının alacaklılarına zarar verme amacıyla hareket ettiğinin kabul edilmesi gerektiğini, yargıtayın bir kararında mal varlığı borçlarını ödemeye yetmeyen mirasçının alacaklılarına zarar vermesi amacıyla reddetmesi halinde alacaklıların veya iflas idaresinin kendilerine güvence verilmediği taktirde 6 ay içinde reddin iptalini isteyebilecekleri yönünde karar verdiğini, bu nedenle yerel mahkemenin mirasın reddinin şahsi bir hak olduğu yönündeki gerekçesinin de doğru olmadığını, hükmi reddin şartlarının oluşmadığını, mirasın reddine karar verilen dosya davacılar yönünden kesinleşmiş nitelikte bulunsa da davalı yönünden kesinleşmediğini, yargıtay kararlarında TMK 617. maddesi gereği mirasın reddinin iptal davası açılması için süre verilmesi gerektiğinin belirtildiğini, tüm bu sebeplerle davacının davanın açılmasında kusurunun bulunmadığını...

        Mahkemece, davacıların veraset ve intikal vergisi beyannamesi sundukları, bu nedenle de mirası zımnen kabul etmiş sayıldıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK. 605/2 madde). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Mirasbırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, mirasbırakanın tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur....

          Mahkemece, 19.07.2013 tarihinde veraset ve intikal vergisi beyannamesi verildiğini ve bu beyannamede davacının da imzası bulunduğu, bu nedenle mirası kabul etmiş sayıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde murisin ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyiniyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur....

            İcra Dairesinin 2010/336 Esas sayılı dosyasından gönderilen tebligat ile öğrendiklerini, mirası kayıtsız şartsız reddettiklerini, mirasın reddinin tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Mahkeme, davanın mirasın hükmen reddine ilişkin olduğundan bahisle görevsizliğine karar vermiştir. Hükmü, davacı ... temyiz etmiştir. İstek; Türk Medeni Kanununun 605/1 maddesine dayalı mirasın kayıtsız ve şartsız reddine ilişkindir. Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirascılar için, mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri, vasiyetname ile atanmış mirasçılar için miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar (TMK m. 606). Somut olayda, dava dilekçesi içeriğinden davacıların talebinin mirasın gerçek reddine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mirasın gerçek reddi, sulh hukuk mahkemesine yapılacak beyan ile olur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirası reddinin iptali KARAR Davacı tarafın delillerinden olduğu dosya kapsamından anlaşılan;.... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/413-425 Esas ve Karar sayılı "mirasın reddi" dava dosyasının incelendikten sonra iade edilmek koşuluyla Mahkemesi'nden getirtilerek dosya arasına konulması ve ondan sonra gönderilmek üzere dosyanın Yerel Mahkemesi'ne İADESİNE, 08.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                SHM'nin 2019/460 Esas 2020/37 Karar sayılı ilamı ile reddettiğini, bundan dava tarihi ile itibari ile haberdar olduklarını belirterek, muristen kendileri ve küçük çocuklarına kalan mirası kayıtsız şartsız reddettiklerini, mirası reddettiklerine dair belge verilmesini talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu