WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar dava dilekçesinde özetle; murisleri T7 12/02/2019 tarihinde vefat ettiğini, muristen kalan mirası kayıtsız ve şartsız olarak reddettiklerini belirterek mirasın reddine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Mahkemece, davacı mirasçıların 12/02/2019 tarihinde vefat eden T.C. kimlik numaralı müteveffa T7 ait mirasın TMK.nun 605 vd. maddeleri gereğince reddinin tesbit, tasdik ve tesciline, karar verilmiştir. Kararı, davacı T5 istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle; Malatya 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/490 esas 2019/368 karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talebi doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Dava mirasın gerçek reddi isteminden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....

Kabule göre; .... 611/1. maddesinde düzenlenen "yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi hak sahiplerine geçer" hükmü uyarınca, mirası reddedenlerin miras paylarının diğer mirasçılara intikal şekli kararda gösterilmelidir. Mahkemece nüfus kayıtları ve mirasçılardan ....ilişkin mirası ret kararı değerlendirilerek, mirası reddeden mirasçının payının kime kalacağı hususun açıkça gösterilmek suretiyle mirasçılık belgesi düzenlenmesi gerekir. Bu bakımdan verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de, "mirası reddin hukuki sonuçlarının" düzenlenen mirasçılık belgesine yansıyacak şekilde gösterilmemiş olması doğru değildir. Belirtilen hususlar gözetilmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir....

    Sayılı dava dosyasında da mirası reddettiğini, buna ilişkin kararı mahkemeye sunduğunu, borca itiraz ettiğini, yetkiye de ayrıca itiraz ettiğini, mirası açıkça reddettiğinden dolayı takibin durdurulmasına, karşı tarafın %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dosya borçlusunun annesi olduğunu, davacının takipten hemen sonra mirası reddettiğini, davacının borçtan kurtulmaya çalıştığını, mirasın reddinin iptaline ilişkin taraflarına süre verilmesi ve davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; davacı borçlunun mirası usulüne uygun reddettiğine ilişkin mahkeme kararı almaları halinde mirasçı aleyhinde takibe devam edilmesi ve mirasçının mal ve haklarına haciz konulması mümkün değildir. Şikayetçi mirasçı kendisine yönelen icra takip işlemlerini süresiz şikayet yolu ile iptal ettirebilir....

    nın mirasçıları olan davacılar aleyhine takip yapılmadan önce mirası reddettikleri, daha sonra Güvence Hesabı tarafından trafik kazasından ötürü dava dışı kimselere ödeme yapılmasından dolayı 07/12/2015 tarihinde ilamsız takip yapıldığını fakat davacıların kendilerine ödeme emri tebliğinden itibaren 1 haftalık yasal süre içerisinde mirası red sebebine dayalı itiraz dilekçesi sunmayarak takibin kesinleşmesine neden olmalarına, daha sonra icra hukuk mahkemelerine yapmış oldukları başvuruların da karar ,ilgili karar gerekçesinde açıklandığı üzere, mirasın reddinin itiraz olarak süresinde ileri sürülmesi gerektiğinden söz edilerek reddedilmesi nazara alındığında mahkemece yazılı gerekçeyle -davanın kabul edilmesine karşılık- gerekçeyle davacıların yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaları ve lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesinde herhangi bir usulsüzlük görülmemesine mahkemenin değerlendirmesi ve vardığı neticede istinaf nedenleri yönüyle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, 6100...

      Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde murisin ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyiniyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir. Ancak, tereke borca batık olmasına rağmen Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesinde açıklandığı şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçı, mirası reddedemez....

        Yine TMK.nun 611. maddesinde, yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer hükmü düzenlenmiştir. Bu itibarla davacılardan T2 murisin kardeşi olup, murisin evli ve çocuksuz olarak vefatı -anne ve babalarının daha önce vefat etmiştir- nedeniyle murisin mirasçısı olduğu, işbu dava ile mirası reddettiği, TMK.nun 611. maddesi gereği mirası reddetmekle sağ değilmiş gibi payının hak sahiplerine geçeceği, bu durumda davacı eşin, eşinin mirası reddetmesi nedeniyle murisin mirasçısı olamayacağı anlaşılmakla mahkemece yazılı gerekçe ile T1'ın davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : 1- İstanbul 11....

        Sayılı, 09/12/2021 tarihli kararı ile mirası kayıtsız ve şartsız olarak reddettiğini belirterek, mirası ret nedeniyle takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. YANIT: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların mirası reddettiğini ancak oğlu Mustafa Kaan Uysal'ın mirası reddetmediğini, hak ve borçlar yönünden mirası red etmeyen tarafın muhatap olduğunu, davacıların cebi icra ve haciz baskısı altında mağdur olmadığını, icra müdürlüğünün davacıların mirası ret talebini kabul etmesi ile artık davanın konusuz kaldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, borca itirazın kabulü ile takibin davacı mirasçılar yönünden İİK'nın 169/a-5 madde gereği durdurulmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bursa 10....

        Yerel Mahkeme gerekçesinde "Tüm dosya kapsamından; Mirasçılar vekili terekenin borca batık olduğunu belirtmiş olup, dava terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı TMK 605/2. Maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davasıdır." şeklinde dilekçemizi ve netice-i talep kısmımızı yanlış değerlendirmiştir. Zira dava dilekçesinde netice-i talep kısmında tarafımızdan mirasın borca batık olduğunun tespiti istenmemiştir. Doğrudan mirasın gerçek reddi irademizi ortaya koyacak şekilde mirasın kayıtsız şartsız müvekkillerimin mirası reddettiklerine ve mirasın reddinin tesciline karar verilmesi istenmiştir. Yani tarafımızdan herhangi bir tespit istenmemiştir. Üstelik dava mirasın gerçek reddi olarak tevzi edilerek, açılmıştır. Tevzi formu ektedir. Yerel Mahkeme gerekçesine "TMK'nun 605/1....

        Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri; vasiyetname ile atanmış mirasçılar için miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar”. 610. maddeye göre; “Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kazanmış olur”. 640. maddeye göre, "Birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir. Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler". 641. maddeye göre; “Mirasçılar, tereke borçlarından müteselsilen sorumludurlar. Somut olayda; davacı davasında; davalıların, müşterek anneleri...'...

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece müvekkillerinin altsoyu Sibel yönünden davanın reddinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, mirasın gerçek reddinin tescili istemine ilişkindir. Mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 605/1 maddesi gereği yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Aynı Kanunun 606. maddesi gereği miras 3 ay içinde reddolunabilir. Bu süre yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlar. Aynı Kanunun 614. Maddesinde ; " - Mirasçılar, mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler....

          UYAP Entegrasyonu