Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına ve özellikle; davanın, mirasçının alacaklısı tarafından alacaklıya zarar vermek amacıyla mirasın reddedilmiş olduğu nedenine dayalı mirasın reddinin iptali davası olmasına ve mirası ret tarihi olan 10.10.2006 tarihinden, davanın açılmış olduğu 25.4.2007 tarihine kadar, altı aylık hak düşürücü sürenin de geçmiş bulunmasına (TMK.md.617/1) göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 750.00 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.22.06.2010(Salı)...
TMK m. 609) Hükmi ret ise; tereke alacaklısına karşı açılacak davada, miras bırakanın ölüm tarihindeki terekesinin borca batık olduğunun tespiti niteliğindedir. Muris H.... M...... K....... 01.10.2013 tarihinde vefat etmiş, davacı murisinin vefatını yeni öğrendiğini iddia etmiştir. Dava dilekçesi hasım gösterilmeden 4721 s. TMK' nun 605/1. maddesinede düzenlenen gerçek redde ilişkin olup, ıslah talebi bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde miras bırakanın terekesinin borca batık olduğuna dair açıklama; 4721 s. TMK' nun 605/2. maddesine dayalı usulüne uygun bir dava açıldığını göstermez. Bu yön gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir. (Yargıtay 15....
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, mirasın gerçek reddinin iptali istemine ilişkindir. TMK'nın 617.maddesi uyarınca; borcunu ödemeyen, güvence vermeyen ve mal varlığı kendi borcunu ödemeye yetmeyen, alacaklılarına zarar verme kastıyla mirası reddeden mirasçının alacaklıları veya iflas masası, ret tarihinden itibaren 6 ay içinde reddin iptali davası açabilir. Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir. Bir ya da birkaç mirasçının reddinin iptaline karar verilirse ilgili mirasçıların miras payları resmen tasfiye edilir. Sulh hakimi, reddeden mirasçıların yerine kayyım atar, diğer mirasçıların hakları korunur....
Yasal koşulların gerçekleşmesi halinde mirasçılar Türk Medeni Kanununun 605/1 maddesine dayalı dava açabilecekleri gibi, Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesine dayalı olarak da dava açabilirler. Gerçek ret, mirasçıların sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanı ile yapılır. (TMK m. 609) Yasal mirasçıların murisin ölüm tarihinden itibaren üç ay içinde mirası reddetmeleri gerekir. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen dikkate alınması gerekir. Böyle bir davada sulh hukuk mahkemesi hakiminin görevi; reddin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatı bulunup bulunmadığını incelemek, süre koşulu ile mirasçılık sıfatının gerçekleşmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca ret beyanını tespit ve tescil etmekten ibarettir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2023 NUMARASI : 2022/565 ESAS DAVA KONUSU : Mirası Reddinin İptali KARAR : Büyükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 30/01/2023 tarih 2022/565 Esas sayılı ara kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil ile borçlu davalı arasında düzenlen vade tarihi 01.02.2016 olan 100.000,00 TL bedelli 6 adet senet vade tarihi geçmiş olmasına rağmen davalı tarafından ödenmediğini, bunun üzerine taraflarınca İstanbul 13....
Alacaklı vekili tarafından iş bu mirası red kararının iptali amacıyla Manavgat 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/135 Esas sayılı dosyasıyla dava açıldığı, Mahkemenin 2020/232 sayılı kararı ile Alanya 2.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/79 esas, 2019/94 karar sayılı mirası red kararının iptal edildiği, kararın 25/02/2021 tarihinde kesinleştiği, davalı-borçlunun sunmuş olduğu mirası red kararının iptali için dava açıldığı, mirası red kararının iptal edildiği, bu nedenle icra müdürlüğünün borçlunun murisi tarafından intikal eden taşınmazlar üzerindeki haczin kaldırılması işleminin hukuka ve usule uygun olmadığı anlaşıldığından şikayetin kabulüne, 25/02/2021 tarihli memur işleminin İPTALİNE karar verilmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmişlerdir....
Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/1660 E ve 2017/1859 K sayılı kararı ile murisin mirasını TMK’nın 605. maddesi gereğince reddettikleri ve bu nedenle mahkemece TMK 612. maddesine göre terekenin resmi tasfiye usulüne uygun olarak tasfiyesine karar verildiği, tasfiye memuru olarak Seyit Ali Taşkıran'ın atandığı, TMK 612. maddesine göre en yakın mirasçılar mirası reddettikleri için resmi tasfiye işlemlerinin başladığı, davacıların muris Döne Han'ın kardeşleri olarak mirasçı kapsamında olmaması nedeni ile tereke borçlarından sorumlu olamayacağı dikkate alınarak davacıların davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Mirası hükmen reddetmiş sayılan kişi tereke alacaklılarına karşı dava açarak bu durumun tespitini isteyebileceği gibi, bunu def'i yoluyla da ileri sürebilir. Somut olayda davalılar tarafından verilen 04.02.2013 havale tarihli dilekçede muris H.. T..'ın üzerine kayıtlı herhangi bir menkul ve gayrimenkul bulunmadığı belirtilerek mirasın mirasçılar tarafından hükmen reddinin tespiti talep edilmiştir. Muris 01.01.2009 tarihinde vefat etmiş, mirası en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddedilmiştir. Bu durumda miras, kanun gereği kendiliğinden tasfiyeye tabi hale gelmiştir (TMK m. 612). Tasfiye iflas hükümlerine göre gerçekleştirilecektir. Kanun gereği tasfiyeye tabi olan tereke hakkında, murisin alacaklısının tasfiyeyi istemesi teknik olarak bir dava olmayıp hakimin harekete geçmesini sağlayan ihbar niteliğindedir ve böyle bir tasfiye süreye de tabi değildir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/147 esas numaralı dosyasında dava açıldığı, bu dava sonucunda 25/02/2019 tarihinde mirasın reddinin tespit ve tesciline karar verildiği, hükmün 09/10/2019 tarihinde kesinleştiği, davacı mirasçılar tarafından 06/03/2021 tarihinde İİK 53. Maddesine aykırı şekilde 3 aylık mirasın reddi süresi içerisinde takip başlatıldığı gerekçesiyle takibin iptali talebiyle huzurdaki şikayetin yapıldığı, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 09/10/2017 tarih, 2016/20527 Esas, 2017/12067 Karar numaralı kararında da benzer şekilde ifade edildiği üzere icra takibinin mirası red süresi içerisinde yapılması veya murisin takibe başladıktan sonra ölmesi halinde İİK 53....
karar verilmesinin şartı olan iyiniyetin araştırılması ve Türk Medeni Kanunun 618....