DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava mirası reddin iptali isteğine ilişkindir. Davacılar, davalıların murisinin alacaklısıdır. Kanun koyucu murisin alacaklılarına mirasçıların mirası ret hakkından mahrum olduklarının tespiti davası açma imkanı tanımıştır. Ödemeden aciz bir murisin mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklarına karşı ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar (TMK m. 618 f.I). Murisin alacaklılarının korunması belirtilen koşulların gerçekleşmesine bağlıdır. Bunun için; Miras açılmış olmalıdır, ödemeden aciz bir muris bulunmalıdır. Miras süresinde reddedilmelidir. Reddeden mirasçıya kazandırma yapılmış olmalıdır. Mirasın kayıtsız şartsız reddi kararının iptali davalı tüm mirasçılara yöneltilmelidir. Bu konuda açılacak dava herhangi bir süreye tabi değildir. Mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli olabileceği gibi resmen tespit edilmiş olabilir....
GEREKÇE: Dava, alacaklılara zarar verme kastı ile yapılan mirasın gerçek reddinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın 6 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından bahisle reddine karar verilmiş, davacı bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 4721 sayılı TMK'nun 617/1 maddesi "Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse; alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler." düzenlemesini içermektedir. Bu süre, zamanaşımı süresi olmayıp, hak düşürücü süredir. Düzenlemeye göre, altı aylık dava açma süresi, ret tarihinden itibaren başlayacaktır....
iptali davasının mirası reddeden mirasçı yanında diğer mirasçılara da yöneltilmesi gerektiğini, mirasın reddinin iptali davasının açılabilmesi için mirasçının sırf alacaklılarına zarar verme kastı ile mirası reddetmiş olması gerektiğini, bu işlem nedeniyle zararın doğması yetmez zarar verme kastının varlığı gerek ve şart olduğunu, zarar verme kastının varlığını ispat yükünü, alacaklı veya iflas idarisine ait olduğunu, ayrıca madde gerekçesinde "alacaklıların reddeden kişi yerine geçen mirasçıları saptamalarının uzun zaman alabileceği” gerekçesi ile reddin iptali davası açma süresinin altı aya çıkarıldığının belirtilmesi de mirası reddeden mirasçılar yanında diğer mirasçıların da davalı olarak gösterilmesi gerektiği görüşünü desteklediğini, mirası reddederken mirasçının malvarlığının borca yetip yetmediğini ispat yükü alacaklılara Düşeceğini, bunun için mirasçının borç ödemeden aciz belgesi ya da iflasına ilişkin mahkeme kararı olmadan söz konusu ispat faaliyetinin yerine getirildiğinin...
Davacılar tarafından, davalılar aleyhine 07/11/2017 tarihinde verilen dilekçeyle mirası hükmen reddin tespiti talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22/05/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı ...Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından talep edilmiştir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin reddine dair verilen kararın, davalı ...Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, mirası hükmen reddin tespiti isteğine ilişkindir. Davacılar, 07.01.2016 tarihinde ölen miras bırakanları ...’nın terekesinin borca batık olduğunu belirterek mirası hükmen reddin tespitini istemiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirası Gerçek Reddi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin olup mahkemece de bu yönde hüküm tesis edilmiştir. Mirasçılardan ...'in, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddettiği yönündeki iddianın, ancak alacaklılar tarafından koşullarının varlığı halinde Türk Medeni Kanununun 617. maddesine göre açacakları reddin iptaline yönelik davada tartışılıp, değerledirileceğine göre; adı geçen mirasçının alacaklılarının, hukuki sonuçlarını hasıl etmiş olan mirasın reddi kararını temyiz etmekte hukuki yararları bulunmamaktadır. Bu sebeple temyiz talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19/01/2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirası hükmen reddin tespitine ilişkindir. Davacılar vekili, 10/08/2008 tarihinde ölen mirasbırakan ...'ın terekesinin borca batık olması nedeni ile mirası hükmen reddin tespitini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin hükmün, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 25.11.2014 gün ve 2014/2194 Esas ve 2014/21601 Karar sayılı ilamıyla bozulması üzerine bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı T3 istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararda malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirası reddin iptali davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 27.01.2014 gün ve 2013/8328 Esas, 2014/1216 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılardan ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Mahkemece verilen karar, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK'nın 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.12.2017 tarihinde verilen dilekçeyle mirası reddin iptali talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 04.04.2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 03/06/2014 NUMARASI : 2014/45-2014/218 Davacılar vekili tarafından, asıl davada 06.02.2014 gününde, birleştirilen dosyada 03.03.2014 gününde verilen dilekçeler ile mirası reddin iptali istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl ve birleştirilen davanın süresinde açılmaması nedeniyle reddine dair verilen 03.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili, davalı M.. H......