WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davaya konu kambiyo senedi yoluyla takip başlatılıp süresi içerisinde davacı tarafından yetkiye ve borca itiraz edildiği, ilk itiraz niteliğinde olan yetki itirazının incelenmesinde, kambiyo senedine bağlı alacakların borçlunun yerleşim yeri veya senedin düzenlenme yerinde açılması gerektiği, senedin düzenlenme yerinin idari birim olarak "İstanbul " olması sebebiyle İstanbul ilindeki adliyelerin yetkili olduğu, borca itiraz incelenmesinde ise, davacının İİK.'nun 169/a maddesindeki belgelere dayanarak borca itiraz edemediği, senedin neden verildiğine ilişkin icra mahkemeleri tarafından bir inceleme yapılamayacağı, kambiyo senedi vasfını haiz takibe konu senede karşı davacı sadece İİK.'nun 169/a maddesinde belirtilen belgeler ile iddiasını ispatlaması gerektiği, somut olayda böyle bir belgenin olmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle davanın Reddine karar verilmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2020/5 ESAS, 2020/111 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Taraflar arasında görülen usulsüz tebligat şikayeti, borca ve yetkiye itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda verilen karara karşı yasal süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine başlatılan icra takibinde icra emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu, yanlış kişiye tebligat yapıldığını, bu nedenle öğrenme tarihinin 02.01.2020 olarak kabul edilmesini, ayrıca takibe konu kredi sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, bu nedenle borcunun da olmadığını, takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, yetkili icra dairesinin Kağızman icra dairesi olduğunu belirterek; borca, yetkiye, imzaya ve usulsüz tebligat şikayetine ilişkin itirazlarının kabulünü talep ve dava etmiştir....

Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir. Bu durumda terekenin borca batık olduğuna ilişkin bu savunmanın hadise (ön sorun) şeklinde incelenip karara bağlanması gereklidir. Dava konusu somut olayda davalılar murisi ....'nın mirasçılarından ...'nın mirasın gerçek reddini talep ettiği, yine mirasçılardan .., .., ..., ..., .., ..., ... ve ....'nın mirasın hükmen reddini talep ettikleri, davacının mirasın reddini talep etmeyen mirasçılar hakkında takip yaptığı, takip borçlusu davalıların terekenin borca batık olduğunu ileri sürerek borca itiraz ettikleri anlaşılmaktadır....

    Sayılı dosyası ile kambiyo takiplerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, müvekkilinin ticaret siciline kayıtlı adresinin Tepealtı mahallesi Coşkun sokak no:87/1 Yenimahalle/ANKARA olduğunu, Didim icra dairesinin yetkisiz olduğunu, takibin Ankara İcra Dairelerinde açılması gerektiğini, yetkiye itiraz ettiklerini, davaya konu çekteki imzayı kabul etmediklerini, borca ve imzaya itiraz ettiklerini belirterek İzmir İcra Dairesinin yetkisizliğine, borca,imzaya ve takibe itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, karşı taraf aleyhine %20 den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davanın kanuni süresinde açıldığını, itiraz konusu takip dosyasına ilişkin ödeme emrinin müvekkiline 11/01/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, İİK'nın 168/b. maddesi uyarınca kambiyo senetlerine mahsus takip yolunda borca ve imzaya itiraz süresinin 5 (beş) gün ve 5. gün 16/01/2021 tarihi olduğunu, sürenin sonuncu günü “resmi tatil günü”ne rastlarsa, sürenin “tatili izleyen günde” ve o günün tatil saatinde biteceğini, 16/01/2021 tarihinin hafta sonu resmi tatil gününe (cumartesi) denk gelmiş olması sebebiyle istinaf süresini izleyen ilk mesai günü olan 18/01/2021 tarihinde sona ereceğini, itirazın da 18/01/2021 tarihinde, yani kanuni süresi içinde yapıldığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesi uyarınca yetki ve borca itiraz ile İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraza ilişkindir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...1- Davanın KABULÜNE, 2- Davacıların miras bırakanı TC Kimlik Numaralı T17 02/09/2020 tarihi itibariyle terekesinin borca batık olduğunun tespitine ve TMK 605/2 gereğince MİRASIN HÜKMEN REDDİNE," şeklinde karar verildiği görülmüştür....

    ./... adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olması sebebiyle müvekkil şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiği tespit edilmiştir. Davalı/borçlu ... Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. ve ... ... Tic. Ltd. Şti. tarafından hasardan doğan bedellerin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 3.573,21-TL'nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmış ve borçluya Örnek No: 7 ödeme emri gönderilmiştir. 3.Davalı/borçlu ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz etmiştir. Borçlu itirazında icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve bilcümle fer'ilerine itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep etmiştir. Söz konusu hasar sebebiyle borç tahakkuku ve akabinde de icra takibine geçilmiştir....

      ./... adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olması sebebiyle müvekkil şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiği tespit edilmiştir. Davalı/borçlu ... Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. ve ... ... Tic. Ltd. Şti. tarafından hasardan doğan bedellerin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 3.573,21-TL'nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmış ve borçluya Örnek No: 7 ödeme emri gönderilmiştir. 3.Davalı/borçlu ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz etmiştir. Borçlu itirazında icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve bilcümle fer'ilerine itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep etmiştir. Söz konusu hasar sebebiyle borç tahakkuku ve akabinde de icra takibine geçilmiştir....

        İnkâr edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edilir ve itiraz reddedilir " hükmüne yer verilmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dairemizin 2021/1301 Esas 2021/1345 Karar 16/09/2021 tarihli ilamı ile mahkeme kararının davacının imzaya itirazının incelendiği, ancak borca itirazına ilişkin herhangi bir inceleme yapılmadığından HMK'nun 297. maddesine aykırılık sebebiyle HMK'nun 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırıldığı, sonrasında yapılan yargılamada borçlunun borca itirazının İİK'nun 169/a maddesinde yer alan belgelerle borçlu olmadığının ispatlanamadığı, ödeme iddiasının da davalı alacaklı tarafından kabul edilmediğinden borca itirazının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

        Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, diğer ortak şirketler tarafından takibe itiraz edildiği halde müvekkili şirket tarafından usulsüz tebligat sebebiyle borca itiraz edilemediğini belirterek müvekkili açısından kesinleşen takip nedeniğle davalıya borçlu olmadığının tespiti talep etmiştir. Davalı cevabında, davanın reddini istemiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davalı alacaklı tarafından adi ortaklık aleyhine başlatılan icra takibine diğer ortaklar tarafından itiraz edilerek takibi durdurdukları halde, usulsüz tebligat nedeniyle takibe itiraz edemeyen müvekkili şirket yönünde takibin kesinleştiğini, mahkemece adi ortaklığı oluşturan dava dışı diğer iki şirketin muvafakatlerinin sağlanması için yetki ve süre verilmediğini ileri sürmüştür. Tüm dosya kapsamına göre taraflar arasında elektrik tesisatı yapılması işini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu çekişmesizdir....

          UYAP Entegrasyonu