WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

konusu ödeme emrine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, takibin durdurduğunu, borçlu şirketin itirazı haksız, kötü niyetli ve müvekkili şirket alacağını sürüncemede bırakma kastına yönelik olup itirazın iptali gerektiğini, davalı/borçlu ile huzurdaki dava sürecinden evvel Türk Ticaret Kanunu'nda ---tarihinden itibaren uygulanan arabulucuya başvurma şartı gereğini ----- ----- dosya numarası ile görüşme yapıldığını ancak taraflar arasında dilekçeleri ekinde ibraz ettiğini tutanaklar ile de sabit olduğu üzere, anlaşma sağlanamadığından işbu dava ikame edildiğini, borcunu ifa etmemiş olan davalı tarafın borca itirazının iptali ile kötü niyetli olarak inkâr ettiği borcu yerine getirmesine ve haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz etmesi sebebiyle aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Somut olayda, kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen, usulsüz hacizle tahsil edilen paranın davacıya henüz ödenmediği, icra tehdidi altında ödenen iş bu paranın da davacıya geri iade edilmesi gerektiği ve MİRASIN REDDİ KARARININ KESİNLEŞTİĞİ anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar verilmesi yerindedir....

    Somut olayda, kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen, usulsüz hacizle tahsil edilen paranın davacıya henüz ödenmediği, icra tehdidi altında ödenen iş bu paranın da davacıya geri iade edilmesi gerektiği ve MİRASIN REDDİ KARARININ KESİNLEŞTİĞİ anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar verilmesi yerindedir....

    Somut uyuşmazlıkta, murisin adına tüm bankalarda mevduat ve kredi kaydı bulunup bulunmadığının tespiti ve tapu sicil müdürlüğüne muris adına kayıtlı taşınmazların kayıt örneklerinin celbi için müzekkereler yazılmış, terekenin durumuna özgü olmak üzere sosyal ekonomik durum araştırması yapılmış, murisin ölümü itibariyle yapılan araştırma sonucu murisin hiçbir aktifinin bulunmadığı, çok miktarda borcu bulunduğu, bu itibarla terekenin borca batık olduğu ayrıca mirasçıların terekeden faydalandıkları yönünde de bir ispat yapılamadığından en yakın tüm mirasçılar tarafından mirasın hükmen reddi defisinde bulunulması ve terekenin borca batık olması sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı borçlunun yargılama aşamasında vefat etmesi ve mirasçıların mirasın hükmen reddi defisinde bulunmaları ve hükmi red nedeniyle davanın reddine karar verilmesi nedeniyle hükmi red davalarının niteliği de gözetilerek davacı aleyhine davalı lehine yargılama giderlerine hükmedilmemiştir....

      İcra Müdürlüğü 2019/... sayılı icra takibi başlatıldığını, borca haksız olarak itiraz edildiğini, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, bu nedenle haksız itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir. CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, uyuşmazlık konusunun ticari iş olmadığını, iddia edildiği üzere bir borçlarının bulunmadığını,davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2021 NUMARASI : 2017/1041 ESAS 2021/670 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 13....

        Somut olayda, ödeme emrinin, borca itiraz eden borçluya 11/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreden sonra 17/05/2017 tarihinde icra mahkemesine itirazlarını bildirdiği, ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne dair bir şikayetinin de bulunmadığı görülmektedir. O halde, ilk derece mahkemesince, itirazın süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekirken; borca itirazın yazılı belge ile kanıtlanamadığından bahisle reddine karar verilmesi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesince; HMK'nun 353/1-b-2. maddesi gereğince, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesi bu yönden düzeltilerek yeniden esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi doğru değil ise de sonuçta istem reddedildiğinden karar sonucu itibariyle doğru olup, bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekmiştir....

          Borçlunun başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, İİK'nun 168/5. maddesine göre, borca itirazın beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre ödeme emrinin, itiraz edene tebliğinden itibaren başlar ve hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir. Somut olayda, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emrinin 21.04.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük itiraz süresinin sona ermesinden sonra 30.04.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak takibin iptalini talep ettiği, süresinde itiraz edemediğinden talebinin süresiz şikayet olarak ele alınmasını talep ettiği görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, İİK’nun 168/5. maddesi uyarınca borçlunun borca itirazının süre aşımından reddi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru kararın onanması gerekmiştir....

            İlk derece mahkemesi kararında özetle: İcra hukuk mahkemesi sınırlı yetkili bir mahkeme olup, borcun olmadığı, itfa veya imhal edildiğine yönelik itirazların ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde yapılması gerektiği, süresinde yapılan itirazların da resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde kabulü mümkün olduğu, davacının dayandığı belgelerin bu türden bir belge olmadığı, dosya arasına celp edilen banka dekontlarında yer alan ödemelerin takip konusu bonoya ilişkin borca yönelik olduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmadığı sabit olmakla; yerinde görülmeyen borca itiraz davasının reddine (söz konusu takibin muvakkaten durdurulmasına karar verilmemesi sebebiyle borçlu aleyhine takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmemiştir.) karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu