Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Miras taksim sözleşmesinin ana ilkeleri: 1- Tereke mallarının tamamını kapsaması gerekmez. 2- Paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı olan taşınmazın, paydaşları arasında tapu dışı taksimi geçerli değildir. 3- Paylaşma sözleşmesinin kapsamında olmayan taşınmazlar hakkında istek dışına çıkılarak karar verilemez. 4- Paylaşma konusu şeyin miras bırakana ait olması gerekir. 5- Paylaşma sözleşmesinin geçerli olması için paylaşmada eşitliğin olması zorunlu değildir. 6- Paylaşmaya yönelik olmayan sözleşme paylaşma sözleşmesinin sonuçlarını doğurmaz. 7- Miras taksim sözleşmesinin iptalini isteme hakkı ise, bu sözleşmenin tarafı olan mirasçılara aittir. 8- Miras taksim sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapılması yeterlidir. 9- Miras taksim sözleşmesi bütün mirasçılar tarafından imzalanmalıdır....

olmadığı bu nedenle vesayet altına alınması gerektiği, mahkemece dinlenmesinde fayda olmadığı kararı verildiğini, yine kendilerince T6'ın davaya esas harici miras taksim sözleşmesi yapmaya ehil olmadığı gerekçesi ile harici miras taksim sözleşmesinin ehliyetsizlik sebebiyle iptali davası açıldığını, davada taraf teşkili usulüne uygun sağlanmadığını" öne sürerek kanun yoluna başvurmuştur....

ın aynı gün 04/08/1974 tarihinde vefat ettiği, geriye mirasçı olarak davacı ve davalıların kaldığı, mirasçılar arasında 16.04.1982 tarihinde miras taksim sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmeye tüm mirasçıların katıldığı, sözleşmede 21 numaralı bağımsız bölüm ile 65 parsel sayılı taşınmazın davacı ...'a isabet ettiğinin yazılı olduğu, miras taksim sözleşmesinde, davacı ...'ın kendi adına asaleten çocukları Günay ve Yadigara velayeten imza attığı anlaşılmaktadır. TMK 676 ncı ve 677 nci maddelerine göre; elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlarda elbirliği maliklerinin, yazılı olması koşulu ile miras taksim sözleşmesi veya pay devri sözleşmesi yapmaları mümkündür, bu maddeye göre sözleşmenin yazılı yapılması geçerlilik şartıdır. Somut olayda, mirasçılar arasında yapılmış yazılı bir taksim sözleşmesinin varlığı ve tüm mirasçıların dava konusu sözleşmeye katıldığı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacılar, miras bırakanları ......'dan intikal eden tüm taşınmazları sözlü anlaşma ile fiilen taksim ettiklerini, fiili taksim sözleşmesinin yerine getirileceğine inanarak 21953 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını tapudan davalıya devrettiklerini, Ne var ki; fiili taksim sözleşmesinin uygulanmadığı ileri sürerek 21953 ada 1 parsel sayılı taşınmazda davalıya devrettikleri payın iade yolu ile adlarına tescilini istemişlerdir. Davacılar, fiili taksim sözleşmesine dayanmayıp, açıkça mülkiyet hakkına dayanarak iade yolu ile tapu iptali ve tescil isteminde bulunduklarından ve Asliye Hukuk Mahkemesince de karar verildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine aittir. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.05.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      ada 5 numaralı parselin tapu kaydının iptali ile davacıların miras payı oranında adlarına tesciline, yine davalı Kadriye adına olan Tokat Köyü 77 numaralı parselin tapu kaydının iptali ile davacıların miras payı oranında adlarına tescilini talep ve dava etmiştir....

        Davalılar, dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazı 2015 yılında gayrımenkul satış vaadi sözleşmesiyle sattıklarını, dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde kadastro çalışmalarının 25.12.1972 tarihinde başladığını, ... ada ... parselin kadastro tespitinin 28.08.1973, ... ada ... parselin 28.08.1989, ... ada ... parsel (eski ... parsel) sayılı taşınmazın tespitlerinin 12.03.1990 tarihinde kesinleştiğini, 19.11.1964 tarihli miras taksim sözleşmesinin kadastro tespitinden yaklaşık 10 yıl önce yapıldığını, 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra kadastro öncesi sebeplere dayalı olarak dava açılamayacağını, davacıların mirasbırakanının sağlığında aynı mahkemenin 2014/182 esas sayılı dosyasında “ kendisinin miras taksim sözleşmesinin düzenlendiği tarihte yaşının küçük olması, babasının olmaması, eğitimli olmaması nedeniyle kandırıldığını, miras taksim sözleşmesi için verdiği vekaletnameyi okumadığını, davalıların mirasbırakanlarının kendisini aldatarak işbirliği içinde hareket...

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/322 KARAR NO : 2021/381 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BULANCAK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09.07.2020 NUMARASI : 2017/637 ESAS - 2020/393 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklı) KARAR : Taraflar arasında görülen "Tapu İptali ve Tescil (Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklı)" davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen nihai karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yolun başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....

          'dan intikal eden dava konusu ...,...,... 12, 818, 804, 594, 1182 ve 696 parsel sayılı taşınmazlar hakkında miras taksim sözleşmesi yaptıklarını açıklayarak, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile taksim sözleşmesinde belirtildiği üzere davacılar ve davalılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., dava konusu taksim sözleşmesini kabul etmediği için yırttığını, geçerli bir taksim sözleşmesi bulunmadığını, davalı ... ise imzaladığı belgenin tapuda intikal işlemine ilişkin olduğunun söylendiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır. Mahkemece, (ilk kararda) davalı ...'nın taraflar ayrılmadan sözleşmeyi yırtma eyleminin sözleşme yapma iradesi olmadığı, sözleşmedeki imzasını geri çektiğini gösterdiği, mirasçılar arasında geçerli miras taksim sözleşmesinin bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 8....

            Mahkemece; "Dava dilekçesi, taraf beyanları, müzekkere cevapları ile tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Dava, miras taksim sözleşmesinin hile ve tehdit, hukuki sakatlık nedenleriyle iptali talebine ilişkindir. İrade fesadı iddiasında bulunan taraf bu iddiayı ispatla mükelleftir. Dosyaya taraflar arasında düzenlenmiş mirasçılık taksim belgesi ibraz edilmiştir. Tanık dinlenmiştir. Ayrıca dava konusu sözleşmenin yapıldığı dönemde tapu müdürü olarak görev yapan İlker Ihlamur tanık olarak dinlenmiştir. Kendisi beyanında, dava konusu olayı hatırlamadığını, hatırladığı tek olayın bir miras taksim sözleşmesi nedeniyle kardeşlerinin kendisinin hakkını yediğini söyleyen bir hanımefendinin tapuya geldiğini belirtmesidir, söz konusu beyanın değerlendirilmesinde, tapuya gelen kişinin davacı olduğu net olarak anlaşılamadığı gibi tek başına bu beyan miras taksim sözleşmesinin iradi fesadıyla yapıldığını ortaya koymaz....

            (Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 26.06.2018 tarih ve 2018/10954 E.-14433 K.sayılı kararı) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 676. maddesi (Mülga 743 sayılı TKM'nin 611) uyarınca miras ortaklığına (terekeye) dahil taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için tüm mirasçıların katılımı ile adi yazılı şekil yeterlidir. Miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras malları için söz konusudur. Paylı mülkiyete dönüştürülmüş ya da diğer mirasçıların oluruyla bir veya birkaç mirasçı adına tescil edilen durumlarda miras taksim sözleşmesi yapılması sonuç doğurmaz. (Yargatay 8. Hukuk Dairesi'nin 2021/122 E., 2021/4895 sayılı K. kararı)....

            UYAP Entegrasyonu