Davalılar vekilinin 1080 ada 2, 9, 10 ve 11 parseller bakımından temyiz itirazlarına gelince; miras bırakan Süleyman Kapan’dan intikal eden taşınmazların 19.5.2002 tarihli sözleşmeyle taksim edildiği belirlendiğine, her ne kadar taksim sözleşmesi mirasçılardan davacı ... vekili tarafından imzalanmış ise de, adı geçen mirasçının taksimin yapıldığı mirasçının evine aralarındaki kırgınlık nedeniyle gitmeyerek tayin ettiği vekiline verdiği talimat doğrultusunda sözleşmenin imzalandığı anlaşıldığına, mirasçı ...’ın taksime icazet verdiğinin kabulü gerektiğine ve buna dayanarak dava açtığı belirlendiğine, taksim sözleşmesi geçerli olduğuna, mahallinde yapılan keşifle taksim sözleşmesi uygulanarak taksime konu parseller belirlendiğine göre davalılar vekilinin aşağıdaki hususlar dışında temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Dava, miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Dava, miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 1.Davacılar murislerinden intikal eden taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası açtığına göre tüm mirasçıların davada taraf olarak yer alması gerekir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, mirasçılarından ...’un taksim sözleşmesinden sonra ancak dava tarihinden önce vefat ettiği, mirasçılarından ...’un ise davada taraf olarak yer almadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda Mahkemece ...’un davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası ile ilgili karar verilmesi gerektiği halde taraf teşkili sağlanmadan esas hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır. 2. Hemen belirtilmelidir ki, TMK'nin 676. maddesi hükmüne göre; tapulu taşınmazlara ilişkin paylaşma sözleşmesinin geçerliliği tüm mirasçıların katılımı ile yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır....
Taraflar arasındaki miras taksim sözleşmesinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı dava dilekçesinde; davalı ile aralarında görülen ortaklığın giderilmesi davasında davalının "miras taksim sözleşmesi" sunduğu, sözleşmede tarih ve imzaların bulunmadığı, davacının hile ile kandırılarak sözleşme düzenlendiğini, sözleşmenin irade fesadı ile alındığını, usule aykırı olduğunu ileri sürerek miras taksim sözleşmesinin iptalini talep etmiştir. II....
den 303 parsel sayılı taşınmazın 13.02.1985 tarihli taksim sözleşmesine göre ekli krokide dört numara ile gösterilen 10.328 m2 miktarındaki kısmını satın almayı vaad etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 676. maddesine göre, paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlı olup bütün mirasçıların katılması zorunludur. Dosya içerisinde bulunan taksim krokisinde murisin tüm mirasçılarının yer almadığı, davacının paylaşım yaptıklarını iddia ettiği 18.05.1965 tarihli miras taksim sözleşmesinin de dosya arasında bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece öncelikle yapılması gereken 18.05.1965 tarihli taksim sözleşmesinin dosya arasına getirtilerek geçerli olup olmadığının incelenmesi gerekir. Ayrıca dava konusu taşınmaz ile ilgili Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/40 Esas sayılı dosya ile ortaklığın giderilmesi davası olduğu bu dosyanın Kumluca Asliye Hukuk Mahkemsinin 2007/131 Esas sayılı dosyasının sonucu beklediği anlaşılmıştır....
Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi, gereği düşünüldü KARAR Davacı ... vekili, davalının ortak muris ...’ten kalan miras ile ilgili hakları ile ilgili feragatname düzenlediğini, tarafların babalarının ölümü üzerine bir araya gelerek miras yolu ile intikal eden menkul ve gayrimenkul malları miras taksim sözleşmesi ile aralarında taksim ettiklerini, bu taksim sonunda davacıya 27 ada 120 parselde 4 numaralı dairenin kaldığını, davalı ...’ın miras taksim sözleşmesi ile kendine düşen malları aldığını ancak diğer mirasçıların hisselerine düşen gayrimenkul malların adlarına tesciline rıza göstermediğini açıklayarak 4 numaralı dairenin yazılı miras taksim sözleşmesine istinaden davacı adına tapuya tesciline, muris ...’in malik kaydının kapatılmasına karar verilmesini istemiştir....
TMK.nun 676.maddesi gereğince geçerli olduğunu açıklayarak taksim sözleşmesi gereğince tapu kayıtlarının iptali ile taksim sözleşmesinde belirtildiği biçimde parsellerin hak sahibi mirasçılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemişlerdir....
TEMYİZ 4.1.Davacı vekili, kararı temyiz etmiştir. 4.2.Temyiz Nedenleri 4.2.2.Davacı vekili, miras taksim sözleşmesinin taşınmazın tapu kaydının olmadığı dönemde yapıldığını, davalı ...’nin de miras taksim sözleşmesi yapıldığını kabul ettiğini, mirasbırakanın diğer taşınmazlarının da bölüşüldüğünü, hükümle tapuda iptaline karar verilen pay oranının hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. 5.YARGITAY KARARI 5.1.Dava, Türk Medeni Kanununun 676. maddesinde düzenlenen mirasçılar arasında miras taksim sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 5.2.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinin 2. fıkrası gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. 5.3.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 1601 parselin...
DAVA 1-Asıl davada davacılar, dava konusu 35, 62, 321, 294, 430, 439, 696, 706, 804, 957, 970 ve 1019 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan ...’nin ölümü ile mirasçılarına kaldığını, taksim sözleşmesi ile paylarının davalılara devredildiğini, 11.11.1977 tarihli taksim sözleşmesini imzalamadıklarını, taksim sözleşmesinin yapıldığı tarihte Tapu Dairesine hiç gitmediklerini ileri sürerek, miras taksim sözleşmesindeki imzalar kendilerine ait olmadığından hükümsüz olduğunun tespiti ile taksim sözleşmesinin iptalini ve taşınmazların miras payları oranında tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tesciline, olmazsa miras payları oranında taşınmazın günümüz koşullarına göre değerlerinin hesaplanarak şimdilik 5.000,00 TL'den toplam 10.000,00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. 2.Birleştirilen davada davacılar, asıl davada belirtilen nedenlerle, dava konusu miras taksim sözleşmesine konu 35, 62, 321, 294, 430, 539, 696, 706, 804, 957, 970 ve 1019 parsel sayılı taşınmazların...
Mahallesi, Bodrum+Zemin Kat 6 Nolu bağımsız bölümdeki davacı ve davalının tam hisse ile malik bulunduğu tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, ... ili, Merkez ilçe, Küme Mahallesi, Bodrum Kat 4 Nolu bağımsız bölümdeki davacı ve davalının tam hisse ile malik bulunduğu tapu kaydının iptali ile davacı ... adına 1/2, davalı ... adına 1/2 oranında tapuya kayıt ve tesciline” karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, dosyaya ibraz edilen miras taksim sözleşmesine göre, muristen intikal eden taşınmazlardan, ......
ve fiilen 37 yıldan bu yana müvekkili tarafından kullanıldığını, miras taksim sözleşmesinin müvekkilinin babası Şerif Mehmet Pala'ya ait veraset ilamında görülen tüm mirasçıların katılımıyla oluşturulduğunu, hatta oluşturulan miras taksim sözleşmesinde müvekkilinin diğer mirasçılarla anlaşarak muristen öteki taşınmazlar yönünden itirazlarını geri çektiğini ve bu anlaşma çerçevesinde 1483 parsel sayılı taşınmazın müvekkiline bırakıldığını, tüm bunlara rağmen miras taksim sözleşmesi gereği müvekkiline 1483 parseli de kapsayacak şekilde ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, her ne kadar ilgili davaya karşı cevap dilekçesinde bu hususları belirtmiş iseler de miras taksim sözleşmesinin zamanaşımına uğradığı ve geçersiz olduğunun iddia edildiğini, bu suretle miras taksim sözleşmesinin gereğini yerine getirmekten kaçındıklarını belirterek, İzmir ili, Torbalı ilçesi, Dağkızılca mahallesi, Başpınar mevkii 1483 parsel (yeni 171 ada 12 parsel) sayılı taşınmazın 22/03/1982 tarihli miras taksim...