TMK'nın 612. maddesinde yer alan "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddedilen miras sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir" hükmüne göre miras reddedilmiş olmakla tasfiyeye tabi tutulacağından murisin ikinci derece mirasçıları hakkında takip yapılamaz. Yani miras murisin ikinci derece mirasçısı olan babasına geçmemiştir. Miras kendilerine geçmemiş olanların ise mirası reddetmeleri söz konusu olamaz. Mirasın ret hakkı mirasın daha önce mirasçı olmayanlara geçmesi halinde doğar. Mahkemece davanın bu sebeple reddi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2015 tarihinde oybirliği karar verildi....
Belediyeden gelen cevaplara göre ifrazı mümkün olmayan bir yerde tapu iptali ve tescil kararının doğru olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 676 ncı maddesi. 3. Değerlendirme Mahkemece dava konusu 372 ada 23 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 14.04.2022 tarihli fen bilirkişisi raporundaki A harfi ile gösterilen 616,11 m2'lik kısmın davacı adına tesciline; B harfi ile gösterilen 816,12 m2'lik kısmın davalılardan ... adına kayıt ve tesciline ve dahili davalılar ..., ..., ..., ..., ... yönünden ise davanın husumet yokluğundan reddine yönelik verilen hükmün infaza elverişli olmadığı anlaşılmıştır....
Kişilere devir ve temliki ile ilgili her türlü tasarrufun önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasının talep edildiğini, Davanın MK 617 md. uyarınca mirasın reddinin iptali davası olduğu ihtiyati haczin İİK 281 md. uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarında mümkün olduğu, davanın tasarrufun iptali davası olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, 2- Öncelikle, davaya konu uyuşmazlığın İİK 277 vd maddelerinde düzenlenen Tasarrufun İptaline yönelik olduğunun belirtilmesi gerekli olduğunu, Mahkemeye sunulan dava dilekçesi ve ekinde sunmuş oldukları yüksek mahkeme kararları göz önünde alındığında takip borçlusu tarafından diğer davalı kardeşe yapılan Tasarrufun İptalinin talep edildiğini, borçlunun malvarlığının artışını önleyici işlemleri de ( borçlunun kendisine miras bırakanından gelecek mirası reddetmesi veya miras hisselerinin bedelsiz devredilmesi gibi ) tasarrufun iptali davasına konu olabileceğini, mahkemece dava konusu yanlış yorumlandığını, 3- Mahkemece belirtildiği üzere dava...
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22.Hukuk Dairesi'nin 2020/81 Esas 2020/304 Karar sayılı ilamında "TMK'nın 617. maddesi uyarınca; borcunu ödemeyen, güvence vermeyen ve mal varlığı kendi borcunu ödemeye yetmeyen, alacaklılarına zarar verme kastıyla mirası reddeden mirasçının alacaklıları veya iflas masası, ret tarihinden itibaren 6 ay içinde reddin iptali davası açabilir. Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir. Bir ya da birkaç mirasçının reddinin iptaline karar verilirse ilgili mirasçıların miras payları resmen tasfiye edilir. Sulh hakimi, reddeden mirasçıların yerine kayyım atar, diğer mirasçıların hakları korunur. TMK'nın 617/1. maddesinin açık hükmü karşısında, mirasın ret tarihinden itibaren altı ay içerisinde mirası reddin iptali isteminde bulunulması gerekir. Bu süre, hak düşürücü süredir....
Mirasçılıktan çıkarmanın iptali davası, mirastan çıkarma işleminden yararlanacak kişilere husumet yöneltilerek açılmaktadır. Somut olayda, miras bırakan tarafından noterde düzenlenen işlemler ile çocukları ... ve .... mirasçılıktan çıkarıldığı, mirasçılıktan çıkarılan .....in çocuklarının bulunduğu, mirasçılıktan çıkarılanların çocuklarının (..., ., . ve ....) davada davalı taraf olarak yer aldıkları anlaşılmıştır. 4721 sayılı Kanunu'nun 511 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince; miras bırakan ... tarafından ölüme bağlı tasarruflarında mirastan çıkarılanın payına ilişkin bir tasarrufta bulunulmadığından, miras payı mirasçılıktan çıkarılanın alt soyuna geçecektir. b. Bilindiği üzere, bir sonraki zümrenin mirasçı olabilmesi için bir önceki zümrede hiçbir mirasçının bulunmaması ya da var olan mirasçıların hepsinin ret, mirasçılıktan çıkarma, mirastan feragat gibi sebeple, mirasa nail olamamaları gerekir....
Davalılar cevap dilekçesinde özetle; davaya konu vasiyetnamenin şekil şartları yönünden geçerli bir vasiyetname olduğunu, murisin akli melekelerinin yerinde olduğuna dair rapor çerçevesinde tanıklar ve noter huzurunda yapıldığını, dolayısıyla vasiyetnamenin iptali talebinin reddinin gerektiğini, tenkis talebi yönünden ise davacının saklı payının ihlali söz konusu olmadığından tenkis talebinin de reddinin gerektiğini belirterek netice olarak davanın reddini talep etmişlerdir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/93 Esas, 2021/54 Karar sayılı gerekçeli kararında, davanın reddine karar verildiği görülmektedir....
olan taşınmazlarda, mirasbırakan ... tarafından vekaleten ...’ya devredilen paylarının iptali ile adına tescilini, mirasbırakan ...’ye ait iken ...’ya temlik edilen payların ise miras payı oranında iptal tescilini, olmadığı taktirde tenkisini istemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesince miras bırakanın son yerleşim yeri adresinin, ''Kartal/...'' olduğu gerekçesi ile yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... ... Sulh Hukuk Mahkemesince ise mirasın gerçek reddinin çekişmesiz yargı işi olduğu ve davacıların adresinin ''Yenimahalle/...'' olduğu gerekçesi ile karşı yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı TMK'nın 609. maddesinin dördüncü fıkrasında ''Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir.'' hükmüne yer verilmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre mirasın reddi istemi, mirasın açıldığı yerin sulh hukuk mahkemesinde mirasçı tarafından sözlü veya yazılı beyanla yapılabilir. Buradaki yetki kesin olup, miras bırakanın son yerleşim yerindeki sulh hukuk mahkemesi görevli ve yetkili mahkemedir (TMK 609. md - Y.2.HD 2009/129191 E. - 2009/17413 K.). Somut olayda miras bırakan ...'...
SAVUNMA: Davalı vekili beyan dilekçesinde özetle; mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğunu, davayı birlikte takip etmelerinin gerektiğini, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, zaman aşımı itirazlarının bulunduğunu, dava konusu taşınmazların ölünceye kadar bakım karşılığı devredildiğini, devir iradesinin ölünceye kadar bakım olduğunu, miras bırakan ile ölümüne kadar müvekkilinin ilgilendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Dairemizce verilmiş olan 18/10/2021 tarih ve 2021/1664 esas 2021/2029 karar sayılı kaldırma kararı sonrası ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada;"...Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili davasıdır....
"İçtihat Metni" Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın reddinin iptali r ile .. aralarındaki mirasın reddinin iptali davasının kabulüne dair Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 01.04.2014 gün ve 424/206 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının vekil edenini zorla kaçırmak ve alıkoymaktan tazminata mahkum edildiğini, bu tazminat sebebiyle borçlu olduğunu, borcun tahsili için İcra Müdürlüğü'nün 2010/7090 sayılı dosyası ile takip yapıldığını, davalının miras bırakanı vefat edince davalıya intikal etmesi gereken mallara haciz işlemi yapıldığını, ancak davalının alacaklıları zarara uğratmak için Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 10.07.2013 tarih, 2013/786 Esas- 2013/839 Karar sayılı kararı ile babasından gelen mirası kayıtsız şartsız reddettiğini, icra dosyasından...