WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, mirasbırakanın sağken traktörünü satıp, bu satımdan elde edilen parayı ve süt satımı karşılığı aldığı (10.000 Tl. tutarındaki) çeki, davalıya karşılıksız olarak verdiğini ileri sürerek, traktörün satımından elde edilen para ile çek bedelinden miras payına düşen miktarın davalıdan tahsilini istemiştir. Bu paraların davalıya mirasbırakan tarafından herhangi bir karşılık alınmaksızın verildiği dava dilekçesinde belirtildiğine göre, bu istek, niteliği itibariyle mirasta denkleştirmeye (TMK: m. 669) ilişkindir. Yasal mirasçılar mirasbırakandan, miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denkleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler....

    Muris tarafından miras payına mahsuben davalıya ödenen 120.000 Euro'nun denkleştirilmesi talebi bakımından ise, Yargıtay bozma ilamının usule yönelik olduğu, Dairemizce yeniden yapılan değerlendirmede, dosyaya getirtilen banka kayıtlarına göre muris tarafından davalının banka hesabına 14.03.2014 tarihinde 15.451,16 Euro, 25.04.2014 tarihinde ise 302.000,00 TL para gönderildiği, yasal mirasçı olan davalının TMK'nın 669. maddesi gereğince miras bırakandan miras payına mahsuben elde ettiği sağlararası bu karşılıksız kazandırmaları terekeye geri vermekle yükümlü olduğu, tarafların murisin mirasında 1/2 oranında hak sahibi oldukları anlaşılmakla, muris tarafından davalıya verilen 15.451,16 Euro yönünden davacının miras payına isabet eden 7.725,58 Euro ile yine, muris tarafından davalıya verilen 302.000,00 TL yönünden davacının miras payına isabet eden 151.000,00 TL yönünden davanın kısmen kabulüne, miras payına mahsuben davalıya ödenen 120.000 Euro'nun denkleştirilmesi talebi bakımından fazlaya...

      TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 499 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Davacı sağ eş, mülkiyeti ölen eşine ait birlikte yaşadıkları konut üzerinde miras hakkına mahsuben kendisine mülkiyet hakkı tanınmasını istemiş; mahkemece, taşınmazın davacının miras payı dışında kalan payının 2005 yılında belirlenen değerinden, davacının talebi üzerine kayınvalidesine bakmış olması karşılığı tespit edilen bakım giderleri indirildikten sonra, kalan miktar depo ettirilmek suretiyle, taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesine göre sağ eş, ölen eşine ait birlikte yaşadıkları konut üzerinde miras hakkına mahsuben mülkiyetin kendisine özgülenmesini isteyebilir. Mirasbırakan 06.09.2003 tarihinde altsoy bırakmadan ölmüştür....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 1199 ada, 243 parsel sayılı taşınmazda inşaat yapımı konusunda dava dışı yüklenici şirket ile yaptıkları gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye isabet eden 1 ve 4 nolu bağımsız bölümleri haricen satın aldıklarını, tapuda ferağ verilmemesi üzerine Tüketici Mahkemesinde açtıkları iptal ve tescil davasının kabulle sonuçlandığını, yüklenici adına kayıtlı 1/10’ar payın iptali ile adlarına tesciline ilişkin kararın deracattan geçerek kesinleştiğini ancak bu arada davalının alacaklı sıfatı ile yüklenici şirket aleyhine yürüttüğü icra takibi sonucu alacağa mahsuben yüklenici hissesine haciz konulduğunu ve takiben cebri ihale yoluyla yüklenici şirket adına kayıtlı payı tapudaki hak ve mükellefiyetleri ile yüklü olarak adına tescilini sağladığını, mahkeme ilamından kaynaklanan mülkiyet haklarına öncelik tanınması gerektiğini...

          Her ne kadar, davacı vekili temyiz dilekçesinde TMK.nun 652/1. fıkrası uyarınca, sağ kalan eşe tanınan yasal hakkı kullanarak konut ve ev eşyasının mülkiyetinin miras hakkına mahsuben kendisine (vekil edenine) verilmesini istemiş ise de, uyuşmazlık şu aşamada miras hakkına yönelik olmayıp, mal rejimi sözleşmesinden kaynaklanan haklara ve TMK.nun mal rejimine ilişkin hükümlerine ilişkin bulunmaktadır. TMK.nun 652. maddesi uyarınca sağ kalan eş miras payı karşılığında mülkiyet hakkının tanınmasını isteyebilir. Bu durumda aynı Kanunun 658. maddesinde de, açıkça vurgulandığı üzere görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmiştir. TMK.nun 240. maddesinde ise, sağ kalan eş; edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı karşılığında ev eşyası ve konut üzerinde mülkiyet hakkının tanınmasını isteyebilir. Bu bakımdan davacı vekilinin bu yöndeki iddiası pek yerinde görülmemektedir....

            Eşlerin birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa, sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. (TMK. m. 652/1) Türk Medeni Kanununun 652. maddesine dayanan isteklerde görevli mahkeme, paylaşma isteklerindeki görev kurallarına göre belirlenmelidir. Her mirasçı, terekedeki belirli malların aynen, olanak yoksa satış yoluyla paylaştırılmasına karar verilmesini sulh hukuk mahkemesinden isteyebilir. Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ait davalarda sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun belirlenmesi görevi aile mahkemesine ait ise de özgülenme istemine ilişkin talep yönünden Türk Medeni Kanununun 652. ve devamı maddeleri dikkate alındığında görev sulh hukuk mahkemesine ait bulunmaktadır....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1882 KARAR NO : 2021/1355 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KEMER SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2020 NUMARASI : 2020/249 ESAS - 2020/240 KARAR DAVA KONUSU : Miras Hakkına Mahsuben Mülkiyet Hakkı Tanınması KARAR : Kemer Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/249 Esas - 2020/240 Karar sayılı dosyası üzerinden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize intikal eden dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müteveffa Hüseyin Atmaca'nın müvekkilinin eşi olduğunu, terekenin tespit edilmesini, müvekkiline ait tereke alacağından mahsup edilerek Antalya ili Kemer ilçesi Beldibi Mah. 329 parselde bulunan Hüseyin Atmaca mirasçıları adına 3/4 hissenin mülkiyetinin müvekkil adına tescilini talep etmiştir....

              Mahkemece verilen 26.11.2013 tarihli ilk kararda, davanın kabulüne, 4 nolu bağımsız bölümünün tapu kaydının iptali ile TMK'nin 240/3 maddesi uyarınca davacıya mülkiyet hakkı tanınmasına ve taşınmazın davacı adına tapuya tesciline, davacının katılma alacağı ve 1/4 oranında miras hissesi mahsup edilmek suretiyle davacı tarafça mahkeme veznesine depo edilen 22.500,00 TL'nin 1/4'er miras payları oranında hesap edilen 7.500,00 TL'sinin davalı ...'ye, 7.500,00 TL'sinin davalı ...'ye ve 7.500,00 TL'sinin dahili davalı ...'a ödenmesine karar verilmiştir....

                Ortaklık mallarında eşler arasında elbirliği mülkiyet esası geçerli olmaktadır. Eşlerin her biri ortaklığa koydukları malların miktarı ne olursa olsun, ortaklık malları üzerinde yarı paya sahip olurlar. Böylece genel mal ortaklığında eşlerin ortaklığa koydukları mallar üzerindeki bağımsız mülkiyet hakları ortadan kalkar. Artık eşler, ortaklık mallarında yarı yarıya elbirliği mülkiyet halinde malik olurlar. (743 sayılı TKM. m.629, TMK. m.701) Mal ortaklığı rejiminde yasal kural, yarı yarıya paylaşım olmakla birlikte bunun yerine sözleşmeyle başka bir paylaşım yöntemini de kabul edebilirler. Ölüm halinde tasfiye yapılırken kural olarak, ortaklık malların yarısı sağ eşe, kalan yarısı da sağ kalan eşin miras hakkı saklı kalmak üzere ölenin mirasçılarına geçer (743 TKM m. 221, 222, TMK. m.276). Yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Eşler, 20.07.1959 tarihinde evlenmiş, mal rejimi ...'un 02.03.2004 tarihinde vefatı ile sona ermiştir (TMK m. 225/1)....

                  Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 30.05.2023 tarihli ve 2023/703 Esas, 2023/1014 Karar sayılı kararı ile; "...dinlenen davalı tanıklarının beyanına göre tarafların miras bırakanları tarafından davalıya verilen paranın miras payına mahsuben olmaksızın ve iade edilmemek kaydıyla verildiğini davalı tarafın ispat ettiği, kazandırmanın miras payına mahsuben verilmediğini, murisler tarafından davalının kendileri ile ilgilenmesi karşılığı murisin bağış iradesiyle hareket ettiği tüm dosya kapsamından anlaşıldığı,.. murislerin temlikleri saklı payı ihlal kastı ile yapıldığı ispatlanmadığından tenkis talebinin de reddine karar verilmesi gerektiği...." gerekçeleriyle "...davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine..." karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda (IV.C) bendinde belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

                    UYAP Entegrasyonu