Meskeniyet şikayetinin dinlenmesi için borçlunun sürekli o evde oturması şart olmadığı gibi, birden fazla taşınmaza sahip olması da bunlardan biri hakkında meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmez. Şikayetçi borçlunun hangi taşınmazının meskeni olduğu konusunda seçme hakkı mevcuttur....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda dava konusu taşınmaz üzerinde Görele Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi'nin ipoteğinin bulunduğu, mahkemece bu hususta herhangi bir araştırma yapılmadığı anlaşılmıştır....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/322 esas sayılı dosyası ile meskeniyet şikayetinde bulunduğunu, mahkemece şikayetin kısmen kabulüne, satışın 180.000,00 TL'den az olmamak üzere yapılmasına karar verildiğini, bu arada taşınmaz üzerine 19/12/2019 tarihinde yeniden haciz konulduğunu, borçluya 103 davetiyesi tebliğ edildiğini, borçlu vekilinin icra müdürlüğüne başvurarak meskeniyet şikayetlerinin kısmen kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle karar gereği işlem yapılmasını talep ettiğini, icra müdürlüğünce 30/08/2020 tarihinde taşınmazın satışının talep edilmesi halinde mahkeme kararı doğrultusunda işlem yapılmasına karar verildiğini, meskeniyet şikayetinin 08/12/2017 tarihli hacze yönelik yapıldığını, 19/12/2019 tarihli haciz için meskeniyet şikayetinde bulunulmadığını, bu nedenle icra müdürlüğü kararının iptali gerektiğini ileri sürerek, 30/08/2020 tarihli memur işleminin iptaline, 19/12/2019 tarihli hacizle ilgili olarak satıştan sonra borçluya pay ayrılmamasına karar verilmesini talep etmiştir...
Aile Mahkemesinin 2019/643 Esas - 2020/466 Karar sayılı dosyası ile sabit olduğunu, AYM'nin emsal kararı gereği şikayet hakkı bulunduğunu, bu nedenle müvekkillerinin aile konutu olarak kullandığı taşınmazının haczedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan yerel mahkeme kararının kaldırılarak, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; somut olayda; şikayetçi-muris ...'un icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı olmayıp, diğer taraftan, borçlu hakkındaki takip ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip olup meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağından yerel mahkeme kararının yerinde olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 16/06/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından başlatılan icra takibinde 09/03/2020 tarihinde Rüstempaşa Mah. 1417 ada 6 parsel sayılı taşınmazın ihtiyaten haczedildiğini, müvekkilinin takibi öğrendikten sonra 10/03/2020 tarihinde itiraz dilekçesini icra dairesine verdiğini, ancak kendisinin herhangi bir hacizden haberi olmadığını, haczin tatbikinden müvekkiline tebliğ edilmediğinden haberi olmadığını, icra dairesi sehven takibi durdurmuş ve ardından aldığı kararla devamına karar verildiğini, müvekkilinin hacizden haberdar olmadığı için meskeniyet davasına yönelik sürenin başlamadığını, 7 gün olarak kabul edilse dahi takip durduğundan açılan davanın süresinde olacağını, hacze konu evin müvekkilinin aile ile yaşadığı evi olduğunu ve malik olduğu tek evi olup haczedilmez olduğunu, meskeniyet şikayetinin herhangi bir şarta bağlı olmadığı, borcun kaynağının ne olması gerektiğine ilişkin yasal bir düzenleme de getirilmediğini, meskeniyet...
Mahalesi, ... mevkii, 980 Ada 20 parsel sayılı taşınmazın haczedildiğini, haczedilen taşınmaz üzerinde evlerinin bulunduğunu, bahse konu evin haline münasip evi olduğunu ileri sürerek, meskeniyet şikayetinde bulunmuş, mahkemece meskeniyet şikayeti açısından belediyeden su faturasının mesken olarak kesilip kesilmediği sorulmuş gelen yazı cevabında meskeniyet iddiasında bulunulan yerin işyeri olarak faturalandırıldığı, 31.10.2014 tarihinde yapılan keşif sırasında borçlunun bu yerin işçilerin yemek vs ihtiyaçları için kullanıldığı beyanı esas alınarak haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verildiği görülmektedir. İİK’nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince; borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, T.C.... Bankasının 13.08.2018 tarihli müzekkere cevabında; ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, 242 ada 3 parselde kain, 10 nolu bağımsız bölüm üzerinde banka lehine konut kredisinin teminatı olarak ipotek kaydının bulunduğunun bildirildiği,tapu Müdürlüğünün 07.08.2018 tarihli müzekkere cevabı ekinde ipotek resmi senedinin gönderildiği görülmektedir. Şikayete konu taşınmaz üzerindeki ipoteğe ilişkin resmi senette yer alan; “Türkiye... Bankası A.Ş. Merkez ve ........
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, T.C.... Bankasının 09.08.2018 tarihli müzekkere cevabında; ... İli,... İlçesi,... Köyü, 242 ada 3 parselde kain, 10 nolu bağımsız bölüm üzerinde banka lehine konut kredisinin teminatı olarak ipotek kaydının bulunduğunun bildirildiği,...Tapu Müdürlüğünün 06.08.2018 tarihli müzekkere cevabı ekinde ipotek resmi senedinin gönderildiği görülmektedir. Şikayete konu taşınmaz üzerindeki ipoteğe ilişkin resmi senette yer alan; “Türkiye... Bankası A.Ş. Merkez ve........
Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden meskeniyet şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar. Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu taşınmaz üzerinde .... Bankası lehine tescil edilmiş 02/06/2011 tarihli 1. derece ipotek şerhi olduğu görülmektedir....